|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
İÇİNDE YAŞADIĞIMIZ TOPLUMU OKUMAK - 3 |
TÜRKİYE TOPLUMUNU OKUMA ÇALIŞMASI - 3
(Siyasal Acıdan Okuma)
Siyasal acıdan, siyaseti karşılıklı kayıkcı kavgasına dönüştüren, iktidarı ele gecirdiğin de denetimden hoşlanmayan, muhalefeti luzumsuz bulan, küçümseyen, karşılıklı demokratik kültürün gerektirdiği sisyasal kültürü özümseyemeyen, ne parti içi demokrasi, nede genel olarak demokrasi istemeyen bir siysal kadronun siyasete hakim olduğunu görüyorum, inşallahbenimkisi yanlış bir gözlemdir… Bir secime gidiyoruz, Bir parti kazanırsa sistem, rejim sorunu çıkacak ve ortalık çok gergin, hakim medya sistemi savunmak adına sürekli saldırıyor… Kurtuluş savaşından bahsediliyor, canakkale savaşından bahsediliyor siz sürekli sarhoş mu geziyorsunuz bunları sarhoşlar bile söylese güleriz, ama bizim lider söyledigi için ellerimizi patlatıncaya kadar alkışlıyoruz… Sürekli katı uygulanan bir laikligin olduğu ülkemiz de laiklik savunusu yapılıyor… Karşı taraf ise buna din elden gidiyor ile cevap veriyor… Karşılıklı demokratik bir seçime degil de sanki meydan savaşına hazırlanıyoruz havası arasın da söz de dinine sahip çıktıkları sanısını yaşatanlar kazanıyor… Laiklik taraftarları kaybediyor, laiklik yumuşayarak devam ediyor… Burada bir eksiklik var, gercekten de laik bir ülkeysek, inançlar üzerinde öyle veya böyle baskı olmamalıydı, ayrıca Alevilerin taleplerine çözüm bulunmalıydı gereginin altını çizelim… Son seçim biri çıkıyor seçimle sitemi degiştirecegim diyor, millet oylarını azaltarak destek veriyor… Yani sitemi degiştirme gücü vermiyor, işin tuhafı diger partilere de iktidar olma gücü vermiyor… Vatandaş sanki artık bizi germeyin diye feryat ediyor, ben gerginlik için de oy vermeyecegim partilere bile oy veriyorum.. Yani yangından mal kurtarma sevdasına düşüyorum, sağlıklı bir seçim yapamıyorum… Gerginligin verdiği tarafgirlikle siyaset yapmayı ve toplumu germeyi bırakarak demokratik sınırlar için de siyaset yapılması geregini hatırlatarak.. Devam edelim…
Arkadaş sanırım bizim sorunumuz demokratik bir sistem için de anti demokrat davranıyor olmamızdır. Demokratik hakları sadece ve sadece kendi grubumuz için talep ediyoruz… Laik bir sistem için de laikligin geregi inançlara saygıyı yine sadece ve sadece kendi grubumuzun yararlanacagı bir düşünsel sistem sanıyoruz… Kamu güçünü seçimler aracılığıyla ele geçirince bizim adamların dışın da kimseye toplumsal hayatta ve kamusal alan da yaşam hakkı elimizden gelse tanımayacagız, işe bizim adamlar giriyor, ihaleleri bizim adamlar alıyor… Yani toplumun bir yanı budanıyor diger yanı iktidar güçüyle hormonlanıyor şişiriliyor… Bunu da Ekonomik gelişme sayıyoruz… Aşırı bir kadro ve sermaye degişikligine gidiliyor… Bunları son iktidar için söylemiyorum genel olarak tavrımız bu ve yanlış tavır… Kamu gücünü kullanan iktidarlar hukuk, adalet, ahlak, uzlaşı, barış, demokrasi, laiklik, vatandaşlık hakları, insan hakları gibi olgulara dayalı bir demokratik hukuk düzeni bizim vatandaş olarak haklarımızı güçlendirecek, toplumsal barışımıza büyük katkılar sunacak ve ülkemizin de uluslararası itibarını artıracaktır… İstiyormuyuz?
Selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil --- Haziran 15 -- www.vatandasfikri.com
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|