(KAPANMA TEHLİKESİNDEN, KAPATMA DÜŞÜNCESİNE)
Biz dogu toplumlarının genel karakteri, herkes bizim gibi düşünecek, herkes bize uyacak, geri kalanlar, bizim gibi düşünmedigi, bizim gibi inanmadığı, bize itaat etmediği için, ya hainlerdir, ya düşmanlardır, ya da işte öyle bir şeylerdir… Eee bunlara ne yapmamız gerekir?
Partilerini kapatmamız, baş örtülerini çıkartmamız, dillerini yasaklamamız, inançlarını tanımamamız tepkilerini dikkate almamız gerekir… Eyvallah, onların bize karşı düşünceleri nasıl olacaktır?
Onlar da, devletin gücünü, ekonomik gücü, sosyolojik cogunluğu ele gecirdiklerin de bize aynısını yapacaklardır… Bu kısır döngü devam edecek ve gidecekmidir?
Bence gitmemelidir, bunun için de demokrasinin siyasal özgürlüklerine ve laikligin verdiği inanç özgürlügüne ihtiyacamız vardır. Ama ben her siyasal taraf da şunu görüyorum, demokrasi sadece benim grubuma, partime, toplumuma hak ve özgürlük veriyorsa iyidir, laiklik sadece benim inanç özgürlüklerimi garanti altına alıyorsa iyidir… Ama karşı tarafa bir hak veriyorsa bu kandırmacadan ibarettir, batı aleminin bize dayattığı yönetim ilkesidir, burjuivazi kandırmacasıdır.. Eyvallah… Siz yerine ne öneriyorsunuz? Benim düşüncemi, ya kabul etmeyenler olursa? Sen hainmisin yok degilim de kabul etmeyenlere ne olacak? Ya seve seve, ya da s…s … kabul edecekler! Eee o zaman çatışma olmayacak mı, toplumsal barış bozulmayacak mı? Ya bu adamı batılılar zehirlemiş, demokrasi diyor, laiklik diyor, en iyisimi biz işe bununla başlayalım ne dersiniz arkadaşlar…. Alkış alkış vurun haine… Böyle nereye?
Gücü gücü yetene, kim kimi bastırırsa o geri de duracak, bunun nedeni doguda ki otoriter yönetim anlayışıdır, karşı tarafı hoş görüyle, saygıyla karşılama yerine saldırmaktır, yok saymaktır… Onlara ne yaşayacaksan duvarının arkasın da yaşa demektir… Sen bu ülkenin kamusal alanın da görünme demektir… Buda biz dahil, kime denilirse denilsin rahatsızlık verecektir. Bu çözümü nedir derseniz?
Yönetim de demokrasi, yönetimi demokratik seçimlerle devralma ve devretme, hukuk sistemin de demokratik hukuk sistemi, inançlara yaklaşımda ise karşı ki inancın alanına ve kabullenenlere saygı için laikliktir. İnsanlık bu iki sistemden daha iyisini henüz keşfedememiştir… Biz demokrasinin ve laikligin herkes için olduğunu anlayıncaya kadar, bu sıkıntılar devam edecek… Daha sı bir birimizi bastırma sevdamız devam edecek ve bir gün gelecek birileri bizim partimizi kapacak, diger gün fırsat elimize geçecek biz başkalarının partilerini kapatmaya çalışcagız… O partiye oy veren vatandaşlar da kendilerinin iradesinin ipotek altında olduğunu düşünerek kendini bu ülkenin gercek vatandaşları sayamayacak… Gerci bu ülke de gercek vatandaş kim?
Bu ülkenin vatandaşlık kimligini taşıyan herkes, bunun cevabını bu şekil de veremedikce, her iktidara gelen ülkenin kendisinin olduğunu sanısına kapıldıkca, devletin gücüyle kendi gücünü karıştırdıkca sorun yaşamaya devam edecek bu toplum… Sorun yaşayama devam edelim mi etmeyelim mi?
Bu kararı kim verecek Türkiye halkları olarak, bu ülkenin vatandaşları olarak biz, bizi temsil eden siyasetciler ve bizim devletimizin kurumları da bizim düşüncelerimize dikkat eden karar alarak, ülkemizde yaşanılan gerilimler düşürülerek demokratik normlar uygulanarak bir birimize verdiğimiz sıkıntıları aşarız umudu taşıyabilirmiyiz? Evet ve hayır cevabı verilebilir…
Dokunulmazlıkların kaldırılmasının seslendirilmesi, parti kapatılması ifadeleri ne kadar olumsuzsa, bir legal partinin, şidete baş vuran bir terör örgütüyle arasına mesafe koyamaması da bir o kadar yanlıştır … Dagların da illegal silahlı unsurların olduğu devlet tavrı ancak bu kadar esnek olabilir, bundan sonrası için de barış isteyen silahlı unsurlar gerekli adımları atmalıdırlar. Sosyolojik meseleler de, siyasal meseleler de iki yanlış birçok doğruyu götürür… Yanlışlara izin vermemek dilegiyle, toplumsal barışın ve istikrarın sağlanması için herkesin konuşmalarına, acıklamalarına, davranışlarına dikkat ederek toplumumuzun istikrarına katkı sunabilir. DEMOKRATİK ACILIMDAN DEMOKRATİK KAPANMAYA GECİLMEMESİ düşüncesiyle selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – www.vatandasfikri.com Agustos 15 ---
|