KENDİNİ ARAYAN ADAM
(KENDİM ARAYIŞLARIM- KENDİM ÜZERİNE DÜŞÜNMELER)
Bugün kendi kendime dedim ki sen neredesin be Adam, başladım aramaya, buldum ama hayli aradım, size de öneririm, zaman zaman kendinizi kaybettiğiniz zaman kendinizi arayın… Ben arayışlarımı 3-4 yönden yaptım, siz daha fazla yapabilirsiniz, bakın ben, beni nerelerde buldum…
Önce coğrafi olarak aradım, Evren den baktım Dünya da oturuyorum, Dünyadan baktım, Türkiye de, Türkiye den, Kastamonu da oturuyorum, Kastamonu dan baktım, köyümdeyim, Köyümden baktım evimdeyim, benden bana baktım yüreğimdeyim, beynimdeyim yani canım… Vay be dedim…
Sonra kendimi biyolojik aradım, Evren de, Dünya diye bir yer var, bura da binler ce canlının içinde insan diye bir canlıyım, bunların için de erkek diyorlar, birinin eşiyim, birinin babasıyım vesselam, ben neymişim be abi…
Sonra Siyaseten aradım, neredeyim diye kendime sordum, buldum da, bakın nerede buldu kendimi? Dünya diye insanların yaşadıkları bir yer var, insanlar buraları sınırlarla bölmüşler, bunlara da Ülkeler demişler, ben bu ülkelerden biri olan Türkiyeliyim… Bu ülke sınırları için de bir kurum var, buna devlet diyorlar, bu devlet bu ülkede yaşayanlara vatandaşım diyor. Ben bu vatandaşlardan biriyim, Adım Fikri, soyadım da Adil… Burada vatandaşlar, partiler kurarak devleti yönetecekleri, kim daha iyi, iyi yönetir diye seçimlerle belirliyor… Bu belirleme işine siyasal tercihler diyorlar.. Ben kimim, neredeyim diye siyaseten düşündüğüm de ise şurada olduğumu gördüm… Ben Sosyal adaletçi/demokrat biriyim, bu siyasal grup biraz sınıfsal, ekonomik çelişkilerden siyaseti okur, ben hayatı okuduğumda tam öyle olmadığını görüyorum… Bunlar bence görüşler, kimseye de dayatmıyorum, benim görüşüme katılırsanız sevinirim, katılmazsanız da saygı duyarım… Siyaseti sadece sınıfsal çelişkilerden okuyamıyorum, biraz da dindarım, biraz da milliyetçiyim, onun için Sosyal demokratlığımın yanı sıra biraz da maneviyatçılığım da var… Ben şimdi hangisinden vaz geceyim hepsi de benim siyasal kültürel kimliklerim… Siyasal kimliklerle kültürel kimlikler karıştırmaması gerektiğini düşünüyorum, ama toplum olarak o kadar çok karıştırıyoruz kanıksamışız bile…
Sonra kendimi Kültürel olarak aradım, önce şunu kabul ederek arayışıma başladım, ne dini kimliğimizi oluşturan din, nede milli kimliğimizi oluşturan dil ve milli kültür diğer medeniyetlerden ve kültürden ister istemez ilke, kural, kültürel alış veriş içinde olmuş, biraz bizken, biraz da onlarız yani… Bunu kabul etmediğimiz de kendimize öyle bir duvar öreriz ki, ne biz dışarı çıkabiliriz, nede başkaları bize misafir, olarak gelmek istese gelemez… Bunun için insana dair kültürler, inançlar bize yabancı değil farklılar… Bende onlara göre farklıyım… Saygı beklerim saygı duyarım… Ben kültürel olarak kendimi arayacaktım, nereye gittim dur, diyen de yok, durayım… Dünya barınağında barınan insanlar için de ben kendimi Müslüman Türk olarak buldum, hem Türk Hem de Müslüman olarak bir kültürel bağ içindeyim… Türklerin içinde Oğuz boyu, Müslümanların İçinde de Hanif’i mezhebi mensubuyum… Bu kültürün içine doğduk, bu kültür ve inanç yöntemi bana bazı şeyler öğütlüyor, kimini gönüllü kabul ediyorum, kimini ise toplumsal kural olduğu için, dolayısıyla bu toplumun bana katkıları var, hatta benim topluma katkımdan daha çok… O yüzden bende bu topluma katkı sunmak istiyorum, içinde yaşadığımız bu kültürün çocukları olarak, hem maddi, hem de manevi olarak bu toplumdan aldığımızdan daha çok, topluma katkı sunmalıyız ki, toplumumuzu hem maddi, hem de manevi yoksullaştırmayalım…
Kendim arayışına, ben üzerine düşünme işine ekonomik olarak konumumu belirlemeye çalışarak devam edeyim neredeyim? Burada ki ölçü zengin veya fakirdi, pek sevmedim, zaten ne fakirdim nede zengin, kendimi fakirlere daha yakın buldum… Ekonomik olarak ürettiğimiz değerlerin adil paylaşılmadığını gördüm, daha adil bir paylaşım gerektiğine inanıyorum, bunun için çalışıyorum..
İşte bunlar benim beni arayışımın bazı sonuçları, aslında daha da beni, arayabilirdim, karakteristik arama, psikolojik arama, seven nefret edenle, zalim merhametle arama, iyi kötü ile kıyaslayarak yapılan arama, adalet adavet le arama, ahlakla, ahlaksızlıkla arama, dindar, dinsiz gibi aramalar da yapılabilirdim… Ama bunlarında farkındayım, iyi kötü nerede olduğumu biliyorum… Önerim sizde kendinizi abartmadan, aşırıya kaçmadan arayın, Allah korusun ya bulamazsanız, bu sefer de kayıp insan olursunuz…
Kendimizi, kendimiz olarak aramak ve yine kendimiz olarak bulmak dileğiyle selam ve sevgilerimle…
Adavet: Düşmanlık, Kine bağlı Nefret, zulüm…
|