TARTIŞIRKEN, TARTIŞMAMAK!!!

Önce tartışma ne için yapılır ona bakalım mı, isterseniz önce kaç türlü tartışma olabilir onunla başlayalım...

Kişisel tartışma, kişi hak ve konumunu korumak için yapılabilecegi gibi, kişi makamını/parasını korumak içinde olabilir, kimi haklı çıkma egosuna dayanarak tartışır...

Sonra grupların tartışmaları, bunu dini, siyasi gruplar yapar, bunlarda kendi inanç yorumlarını ve siyasal düşüncelerinin iyi olduğunu kanıtlamaya yönelik tartışmalardır...

Birde  toplumsal sorunları aşmak için yapılan tartışmalar vardır, ortak akılla, ortak sorunlar çözmeye çalışılır, burada hükümetler sorunları degil başarıları tartıştırmak ister....

Asıl tartışma düşünürlerin tartışmasıdır, filozoflar günlük faydaları degil,  kişisel faydaları hiç degil, daha iyi nedir, onun üzerine düşünür tartışırlar, bizde bu tür tartışmalar ya yok gibi, yada ne yönetenlere, nede halka ulaşabilecek kadar yüksek sesle yapılamıyor... Bu tartışmaların sonucu ortaya çıkan iyi arayışına dayalı bilgiler, düşünceler, çok dar gruplarda kalıyor, bu nedenle toplumda etkisi az oluyor ... Bu durumda biz ne yapacağız?

Artık yeteri kadar olgunlaştık, duygulara oynayanları hemen tanımalıyız ki, onların bizi dini inançların kişisel yorumları ve milliyetçilik gibi sadece yerel dar, evrensel insanlığın ulaştığı bilgisinden zihninden uzaklaşarak, biz dindarlara dini propaganda, biz milli bilinci olanlara milli propaganda yaparak.. Biz iyiyiz, onlar kötü propagandalarının tuzağına düşmeyelim!! Şimdi biz iyiyiz, onlar kötü tezine kısaca bakalım mı? Bunu kültürel ve ekonomik, yaparsak...

Almanların ve Japonların bir dini inançları var, ahlak kuralları ve hukuk sistemleri var, onların ekonomik zenginlikleri bunlara mı dayanır, yoksa onların bunlara dayanarak çalışmasına mı? Bir örnek daha verecegim, oturup dini tartışmalar yap, kalkıp ne kadar dindarız gösterisi yapalım, işe girerken liyakat kurallarına uymayalım... Liyakat ne demektir, sorusundan önce ahlak ne demektir, ahlaklı insan nasıl davranır sorularını sormamız gerekir... Liyāḳat, lâyık olma, işe duruma uygunluk, örnek vermek gerekirse İstiklâl madalyasına liyâkat, layık olanlar kimler olmalıdır, vatanın vatandaşın istiklali için mücadele edenler ve kazananlar olmalıdır degil mi?  Şimdi, bir kişiye çok dindar veya milliyetçi diye istiklal madalyası verilebilir mi? Bu kişileri bu nedenlerle bir göreve getirirsek, işin ehli degilse, liyakati yoksa,  lâyık olmaya sebep teşkil eden yetenek ve yeterlilikleri taşımıyorsa!! O toplumda işler nasıl daha iyi yapılabilir? Baştan dügmeyi yanlış ilikledik, ahlaksızlıkla işe başladık... Son olarak G.Kore örnegi vereceğim ve diyecegim ki, bu örnekler var, onlar daha iyi olana nasıl ulaştılar, G.Kore K. Kore arasında 1950-53 arası savaş oluyor biz Türkler buradan ta oralara savaşmaya gidiyoruz, G.Korenin mevcut sınırlarının çizilmesinde büyük katkılar sunuyoruz... Onların durumu o zamanlar bizden iki defa daha kötüyken, şimdi akılla, bilimle, ahlakla çalışarak bizden üç kere daha iyi olmuşlarsa... Bunun nedeni nedir derseniz, iyi olana görev vererek, iyi olanı  yaparak, iyi olunur derim... Biz iyi olmak için mi tartışıyoruz, taraf olduğumuz grubun haklı gibi görünmesi için mi tartışıyoruz derseniz?

Ben size hak, adalet, ahlak, daha iyi olan nedir, kötü olan nedir, bizim durumumuz dünya ile kıyaslandıgın da iyi mi, kötü mü diye tartışmak yerine... Ekonomik fayda nedir, kültürel olan nasıl daha iyi yaşanır yerine, 1000 yıllık düşünceleri bugünün teknolojiyle, araçlarıyla, gereçleriyle  yaşamaya çalışıyoruz... Bugün yapamadıklarımızın yerine, yapmak ve onunla övünmek yerine, atalarımızın tarihte başarılı olunmuş bir zaman diliminde yaşıyormuş gibi o başarılarla ve o zamanla övünüyorsak... Bunun  yanlışlığını iddia edenlerede hain bizim kültürü bozmaya çalışıyor diye, sürekli Yıldırma (Mobbing) uyguluyoruz... Daha iyi nasıl yaşanır? 

Yaşanılan sorunlar neden başımıza geldi, bu sorunlar nasıl aşılır, kader deyip razı olursak sorunlar çözülür mü? Deli sorular sorma zamanı geldide geçiyor, bu tür tartışmaları siyasal/dini fanatiklerin, elinden artık normal insanlar alması lazım... Her grubun aklı selimi, kendi grubunun fanatiklerini kontrol etmeli.. Yoksa daha iyi nasıl yaşarız yerine sadece sorunlardan kurtulmayı düşünüyormuş gibi, iyi düşünce bulmuş gibi kibirli, kibirli dolaşır, karşı mahalleye hava atar dururuz... Daha iyi yaşamanın yollarını bulmak ve yaşamak dilegiyle, Selam ve Sevgilerimle...

Fikri Adil – 13.7.2020 vatandasfikri.com

Kaynaklar

1* http://www.lugatim.com/s/liyakat

2* https://tr.wikipedia.org/wiki/Kore_Sava%C5%9F%C4%B1

3* https://www.psikiyatri.org.tr/halka-yonelik/15/yildirma-mobbing