BİLİMSEL ÇALIŞMALAR DA DURUMUMUZ
(2019 İtibarıyla, Bilim de Durumumuz)
Bilim dünyasında yerimiz neresi, kendimizi şişirmek için bir Türk dünyaya bedel mi diyeceğiz, her alana baktığımız gibi dini, siyasi, mezhep, tahrikat gözlüğüyle mi bakacağız? Yada 1000 yıl geri gideceğiz nasıl bilimde ileriymişiz mi diye övüneceğiz? Kendi kendimize, biz şöyleyiz, biz böyleyiz diye bize, biz propagandası mı yapacağız, yoksa gerçekleri görecekmiyiz? Bilimsel çalışmalarda çok gerilerde kaldığımızı artık görme zamanı gelmedi mi? Bence geldi haydi görelim mi?
Türkiye nüfus oranıyla kıyaslandığın da kendisinden daha az nüfusa sahip ülkelerden geride kalarak bilim yarışında Avrupa da 19 sıraya, Dünyada 39’uncu sırada yerini aldı… Bunu bilim kurullarımız, bilimsel çalışma yapacak akademilerimiz, miting meydanlarında kostak kostak gezen siyasilerimiz, bunu görüyorlar mı? Dünyada belli başlı bilim kurulları arasında bizim olmadığımız gibi hiçbir Müslüman ülkede yok, bunun nedeni ne olabilir derseniz? Bence, Müslüman ülkelerde ki iktidarlar toplumu eğitim aracılığıyla kontrol etmek için, eleştirel düşünmeyi öldürmeleridir… Eğitim de neredeyse dini eğitimle bilimsel eğitime eşit zaman ayırmakta oldukları görüldüğü içindir… Hatta bazılarının dini eğitimi önemsediği kadar, bilimsel eğitimi önemsemediğini de söyleyebiliriz. Eğitimi dini ağırlıklı yapmaları, dini eğitimi de fıkıh ve rivayetler üzerinden yaptıkları için sadece bilimsel çalışma sorunları değil ahlaki duyarlılık sorunları da yaşanmaktadır, kısmen bizde yaşmaktayız… Her neyse bu başka bir konu… Biz bilimsel çalışmalarda ki durumumuzu değerlendirmeye devam edelim…
Ülkemiz bizim İstanbul kadar Nüfusu olan Yunanistanın gerinde kalması, Müslüman Ülkeler arasında 10 yıl öncesine kadar bizim yarışan İran’ın yarıya, yarıya gerisin de kalması, Arabistan’ın bile bizi geçmesi, Üniversite sayımız artarken bilimsel çalışma üretme kapasitemizin azalması üzerinde ciddi ciddi düşünmemiz gereken bir durumken… Biz toplum olarak desteklediğimiz siyasetçinin kazanması için her türlü söylemi/eylemi yaparken… Neden, bunun yerine bilimsel çalışmalarda icat/patent almak için her türlü çalışmayı desteklememiz ve bu bilim yarışında başarılı olmak zorunda olduğumuzu es geçiyoruz?
Son beş yılı değerlendirdiğimiz de Ülkemiz yıllık ortalama 69 yayın yaparken, ABD ortalama 20.000, Çin 11.000, Almanya 4.400, İngiltere 3.600 bilimsel yayın yapmış… Hemen şu savunmayı duyar gibiyim bu bilimsel yayın kurumları, dergileri nerede, bizde olmadığı aşağıda ki şu listeyle sabit… Ciddi bir bilim kurumları oluşturamamışsak bunun sorumlusu kim, uzaylılar mı?
Dünyada etkin bilimsel kurumlar nerede/kimde?
1* Çin - 4, 2* ABD - 4, 3* Almanya- 2, 4* İngiltere- 2, 5* Fıransa-1, 6* Japonya-1, 7* İsviçre- 1… Görüldüğü Dünya üzerinde belli başlı 15 bilim kurumunun olduğu ülkeler bunlar… Bizde neden bilim kurumlar bu nitelikte olmaz? Bizde devlet kültürü kendine sadık bilim insanı ister onu denetlemek yerine onun itaat etmesini sağlayacak eğitim sistemini tercih eder… Sonra siyasal iktidarlar bunu daha da abartır, bilimsel yeteneğine/çalışmasına bakmadan kendine bağlı kişileri, eski siyasileri, bilimsel kurullara din adamlarını atar geçer… Sonuç gün be gün daha az bilimsel çalışma… Bilim dini ve siyasi baskıları kabul etmez, o laboratuvarda ne veri elde edilirse, varsa ona bakar… Deneysel/gözlemsel sonuçlar neyse onu rapor eder, çalışmalarını ona göre günceller, bunlara dayalı çalışır…. Her neyse, bilim bir bilim kültürüyle yapılır, bizde biraz az sanırım… Yazıyı ülkemizde ki bilim kurumlarımızla devam ederek bitirelim…
Bu kurumlar kendi bilimsel kurumlarımızla kıyasladığımız iyi olanlar, bunlar bizim için bilimsel gelişme motorlarımız olabilir… Bunların yönetimleri, bilimsel çalışmaları, bilim adına ürettikleri/üretecekleri projeleri, siyasal/dini/tahrikat/etnik kimliklerine, kimin yönettiğine bakmadan desteklemek lazım, lazım ki bilimsel gerilikten kurtulabilelim…
Ülkemizde ki Bilim Kurumları Sıralaması: 1* İstanbul Teknik Üniversitesi, 2* Bilkent Üniversitesi, 3* ODTÜ, 4* Koç Üniversitesi, 5* Boğaziçi Üniversitesi, 6*İstanbul Üniversitesi, 7* Gebze Teknik Üniversitesi, 8* Sabancı Üniversitesi, 9* Ege Üniversitesi, 10* Pamukkale Üniversitesi, 11* Kocaeli Üniversitesi, 12* Dokuz Eylül Üniversitesi, 13* İzmir Yüksek Teknoloji Üniversitesi, 14* Atılım Üniversitesi, 15* Hacettepe Üniversitesi…
Bunlar bizim bilimsel çalışmalarımızı yapan, bundan sonra da yapacak olan kurumlardır, bunları desteklemek devlet, hükümet, vatandaş olarak toplumsal sorumluluğumuzdur… Bu zamana kadar sanayi devrimini kaçırdık, bilim devrimini kaçırmak üzereyiz, bu bilim devrimi yazılımlara dayalı, insansız, robotik araçlar ve yapay zekayla üretim tekniklerini içermektedir ki… Buda kaçarsa, artık bu bilim yarışından kopacağız, gelişme umudu olmayan ülkeler arasına düşeceğiz… Düşmemek dileğiyle, Selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – vatandasfikri.com –25.9.19 ---
Kaynak: Herkese Bilim ve Teknoloji Dergisi Sayı 181 (HBT)
|