YARGISIZLIK
Yargı/Yargısızlık nedir, üzerine düşünelim mi?
Kişisel yargı, hukuksal yargı, toplumsal yargı bunların hepsi ayrı ayrı, bu konuyla ilgili bilgi sahibi olmak istiyorsak, bizde düşünsel yargılar, kanaatlar oluşturacak olan kavramlarla ilerleyelim mi?
Yargı: kişinin, bir şey konusunda olumlu ya da olumsuz düşünce söylemesi, dersek kişisel yargıyı belirtmiş oluruz.. Bilgi üzere Düşünme, kavrama, karşılaştırma, değerlendirme gibi yollara başvurularak, kişi, durum ya da nesnelerin eleştirici bir biçimde değerlendirilmesi ile ortaya çıkan daha derunine düşünme gerektiren bir yargı dersek hala kişisel yargı alanındayız demektir… Biraz daha derunine düşünürsek, buradaki çıkacak yargılar ise felsefi düşünce ile ortaya çıkacak entelektüel yargılar ise zihinsel olarak daha iyi olanı aramak üzere oluşmuş acık zihinli kişiler aracılığıyla, topluma yön veren aydınlarla, yazarların kanaati, yargılarıdır… Bunlara da düşünsel alanda yazar, çizer, siyaset üzere düşünenler diyebiliriz.. Bir üst yargı aşamasına ise, Felsefi, düşünsel yargı denilebilir..
Yargı, bir olgu veya kavramlar üzerine kurguyu, daha çok soyut bir iddiayı dile getiren ifadeler olabileceği gibi, önceden var olan değer yargılarına dayalı olarak kişilerin, toplumların olgulara yüklediği anlamlara bağlı olarak ortaya çıkan yargılar da olabilir… Bunlar kişiye bağlı değerlendirme içerdiklerinden özneldir, toplumun genel kanatlarına dayalı olursa genel yargılardır… Bu felsefi yargının bir de eleştirel yargıları vardır ki…
Siyasal, dini, bilimsel, alanlarda soyut, somut, düşünsel, kavrama, bu kavramalar üzere çok kötü, kötü, az iyi, iyi, çok iyi üzerine karşılaştırma, değerlendirme gibi yollara başvurularak, kişi, durum ya da nesnelerin eleştirel bir biçimde değerlendirilmesiyle ortaya çıkan düşünsel yargılara da felsefi yargı diyebiliriz… Gelelim, hukuki yargılara, yargılamalara…
Yasamanın (vatandaşlarca veya temsilcilerince oluşmuş meclis) çıkardığı, yasalara dayalı yargılamalar yapan adli sistem içinde oluşan yargılamalara adli yargılamalar diyebiliriz… Yargı, yasa çıkarmaz, hazır bulunan yasaların işlerliğini sağlar yasalara göre anlaşmazlıkları çözer ve denetler… Demokratik hukuk sistemi içinde yasalar önünde her vatandaş eşittir, değilse de eşit olmalıdır anlayışına dayanılır, yargı sistemi için de bu eşitlik ilkesine bağlı kalarak yargıçlar görevlerini yerine getirmeye çalışır… Bu çalışmalar sonucu hukuk ve adaletle sonuçlanır, sonuçlanması beklenir.. Hukuk ve adalet nedirle devam edecek olursak..
Yasalara göre mahkemece bir olay ya da olgunun doğuşuna etken olan nedenlerin de göz önünde bulundurularak değerlendirilmesi sonucu verilen kararlara hukuk alanının işleyişi denilebilir…
Hak ve hukuka uygunluk, doğruluk, töreye, uygun olan, insanların birbirine yaptıkları haksızlıkları düzeltilmesiyle sonuçlanan, Yasayı/Töreyi uygulayan, yerine getiren devlet örgütlerine de adalet sistemi diyebiliriz… Herkese kendine uygun düşeni, kendi hakkı olanı verme işine adalet der… Son olarak da, adalet dagıtmakla görevli yüksek mahkeme başkanının adalet sistemine önerileriyle yargı, yarğısızlık konumuzu bitirelim mi?
Anayasa Mahkemesi Başkanı Z. Arslan "Hukuk devletinde adaletin yegane adresi mahkemelerdir. Mahkemelerin adalet arayışına cevap veremediği, bağımsız ve tarafsız yargılama ilkelerine uygun bir şekilde uyuşmazlıklara çözüm üretemediği bir yerde hukuk dışı arayışların ortaya çıkması kaçınılmazdır" dedi. Devam etti, insan hak ve özgürlükleri konusunda, hem ulusal ve hemde uluslararası alan da, kişi mahremiyetini yok edecek kadar kişisel alanlara dijital imkanların artmasına dayalı olarak girilmesine tepki olarak da… Z. Arslan konuşmasında "1984" kitabının yazarı George Orwell'a atıf yaparak, "'Küresel büyük birader'in ortaya çıktığını görmekten dolayı dehşete düşerdi" diyerek kişisel alanlara müdahalelerin boyutunu gözler önüne sergileyerek önlemler alınmasına işaret etmiştir… Yargısız, adaletsiz, olmaz!!
En basit karpuz alırken bile hangisi iyidir yargısına ihtiyaç vardır, siyasal seçimlerde yargılarımızı kim, nasıl, oluşturarak oy vermemizi sağlar, oluşturulmuş algılara göre oluşan yargı bizim yargımız mıdır? Bir çok olan da duyduklarımız, ya takliden oluşanlar, ya nakille gelenler akılla oluşacak yargıları boşa çıkararak yargısızlığa neden olabilir.. Bu nedenle ne ile yargılıyoruz, nasıl yargılanıyoruz, sonuçta yargılarımız neye neden oldu, oluyor olacak? Adaletle, iyi olan olacak olana ulaşacak yargılamalarımız, yargılanmalarımız olsun dileğiyle selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – vatandasfikri.com –30.6.2021
Kaynaklar
2* http://www.dildernegi.org.tr/TR,274/turkce-sozluk-ara-bul.html
|