ERDEMLİ, ERDEMLİLER
(Erdem Kavramı İle Kavram Yolculuğu)
Kavramlar bize, bazı mesajlar verir, bizde kavramlarla düşünür, davranır, yaşarız, acaba “Erdem” kavramı bize ne mesajı veriyor, farkındamıyız? Kavramları tanımazsak, anlamazsak özümsemezsek onlarla nasıl davranırız yaşarız? O zaman bir kavramı, duyduğumuzda onun içini dolduran nedir düşünmeliyiz… Bunu o kavramın yan kavramlarıyla da onun, üzerine düşünerek, örneğin, “ERDEM” kavramını tanımaya çalışalım mı?
Biz bunu 12 yan kavramla yaptık, siz bu sayıyı daha da çoğaltabilirsiniz, yan kavram, asıl kavramın içini dolduran, onu tamamlayan kavramdır… Bu ana kavramı anlamak için yan kavramlarla anlamımızı güçlendirmeliyiz, güçlendirelim mi? Güçlendirmezsek ne olur, Erdemli’yi Mersin’in bir ilçesi, bir yerleşim yeri olarak düşünürüz, bize davranış, karakter olarak hiç anlam veremez, sadece deniz, kum gibi çağrışımda bulunur… İsmimiz Erdem, olur ama Erdemli davranamayız.. Bunun içindir ki kavramların bize verdiği mesajları iyi okumaları, iyi özümsemeli, davranışlarımıza yansıtmalıyız… Buyurun, önce Erdeme, sonra yan kavramlara bakmaya, anlamaya ve özümsemeye, bunlarla yaşamaya…
Erdem: Ahlakın övdüğü iyi olma, alçak gönüllülük, yiğitlik, doğruluk, cesaret, ölçülülük gibi niteliklerin genel adı, insanın ruhsal olgunluğuna ulaşma hali denilebileceği gibi… Ahlaksal iyiye yönelmiş olma hali, İnsanın tinsel ve ruhsal yetkinliğe ulaşması da denilebilir… Felsefe tarihi boyunca, filozoflar Erdem kavramına değişik anlamlar verilmişler. Filozofların ahlak öğretileri, genellikle Erdeme -ahlaksal iyiye, verdikleri anlamlarla birbirinden ayrılmış olmalarına rağmen… Platon'dan beri temel erdemler olarak şunlar sayılır: bilgelik, yiğitlik, cesaret, doğruluk, ölçülülüktür… Erdemi tamamlayan bu kavramlar üzere düşünmeyi öneriyorum…
Etik: Ahlak felsefesi, Felsefenin ‘ödev, ‘yükümlülük, sorumlulukve erdemgibi kavramlarının üzerine düşünen,analiz eden, doğrulukveya yanlışlıkile iyiveya kötüyle ilgili ahlaki yargılarıele alan, ahlaki eylemin doğasınısoruşturan ve iyi bir yaşamın nasıl olmasıgerektiğini açıklamaya çalışan felsefenin bir dalıdediğimiz de… Sanki bizden uzaklaşıyor, oysaki bu düşünce ve analizlerle belirlenen iyi veya kötüyü davranışlarla, tavırlarla yaşamak lazımı da düşünmeliyiz, değil mi? Yoksa Erdem, Erdemli, Etik sadece felsefe ve din kitapların da kalır… İyi, Doğru, Güzel insana bir Moral, motivasyon (İstekli Yaşama Hevesi) verir, insan böylelikle daha iyiye, daha iyiye ulaşarak sanki bir iyi arayış yolculuğu için de yaşar…
Moral: Bir insanın ruhsal gücü, manevi güç, maneviyat, moral gücüdür, ister morali ahlaki değerler acısından ele alalım, ister kaygıdan üzüntüden uzak olma hali olarak ele alalım… Morali bozuk bir insan, sağlıklı, mutlu, iyi, doğru davranmak da zorlanan insandır… Alın bakın işin içine bir yan kavram daha girdi, Doğru nedir?
Doğru: Yasa, yöntem ve ahlaka bağlı, dürüst, namuslu, ahlak ve etik kurallarına, ilkelerine göre davranma, bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık olmama durumudur… Söz de, haber de ise gerçek, yalan olmayanlardır… Ancak doğru davranışlarla iyiye, yüksek iyiye ulaşabiliriz, bunun için iyi nedire bakalım mı? İşte bakın, erdem üzerine düşünürken bir kavram üzerine daha düşüme gereği…
İyi: Geniş anlamında ele alırsak, işe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun yapı, olması, durması gereken yerde olan, İstenilen, beğenilen değerli olan… Daha iyi değere yönelmiş, Ahlaki değere ilişkin, değerle belirlenmiş, ekonomik olara da değerli olan… Ahlakın ve ahlak felsefesinin temel kavramı, Ahlakça onaylanan, değerli olan kötü olmayan… Ahlak felsefesinde iyi, şu anlamlarda kullanılır, Skolastik dönem de Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyumlu olma hali… Somut kişi ya da edim değerleri acısından İyi, değerler düzeninde yüksek değerleri seçmede ortaya çıkan durumlar. Ayrıca iyi için, Yararcılık, acısından baktığımız da, Yararlı olan İyi Olandır da diyebiliriz, ya da hazcılık acısından baktığımız da Haz veren iyidir de denilmektedir… Ahlak, iyiyi içerir, Erdemin de içeriğini tamamlayan temel kavramlardandır, ahlak konusunda düşünürler, iyi varken, kötüyü degil iyiyi tercih etmektir demişlerdir, kavramlar arası ilişkiyi görüyormusunuz? Devam edelim mi, ahlakı biraz daha genişleterek göremeye, anlamaya ve yaşamaya çalışalım mı?
Ahlak: Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları, aktöre, sağtöre denilebileceği gibi… Ahlak: Belli bir dönemde belli insan topluluklarınca benimsenmiş olan, bireylerin birbirleriyle ilişkilerini düzenleyen törel, geleneksel davranış kurallarının, ilkelerinin toplamıdır da denilir... Ahlak üzerine kavramsal öğretiler olarak dinden ve felsefeden kaynaklarını almaktadır… İnsanların kişisel ve toplumsal yaşamdaki ahlaksal eylemlerine ilişkin sorunları inceleyen dini ve felsefi öğretilerinin ulaştığı toplumsal değer yargılarıdır da denilebilir… Bu arada töreye de bakalım ki, bazı yerleşik kuralların oluşmuş hali olan töre, nedir?
Töre: Bir toplulukça benimsenmiş, yerleşmiş eyleme ve yaşama biçimlerinin, kuralların, görenek ve geleneklerin, ortaklaşa alışkanlıkların, tutulan yolların tümüne… Bir toplumdaki ahlaki davranışbiçimleri, adap, edep gibi geleneğin inşa ettiği toplumsal durumlar… Töresel davranışlar kişiler de bir karakter oluşturur, o zaman karakter nedirle devam edeceğiz demektir?
Karakter, başka kişi ve toplumlardan ayırt edici nitelikler denilebilir... Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen, üstün ana özellik, öz yapı, ıra, seciye gibi özellikler diyebiliriz… Bakın yeni kavramlar ortaya çıkıyor, bir kavramı anlamak için ne kadar çok kavram yolculuğu yapmak zorundayız değil mi? Öte yandan, bireyin kendi kendine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütününe karakter diyebiliriz… Bütün bunlar bizde, erdemli olma yolcuğu sonucu oluşacak ve bir olgunluğa neden olan hal, kemale erme durumu, bakın başka bir kavramı daha incelememiz gerektiğine işaret ediyor… Buyurun, Kemal kavramını incelemeye…
Kemal: Bilgi ve erdem bakımından olgunluk, yetkinlik, erginlik, eksiksizlik, haline olgunluk diyebiliriz… Bizde bunları yapma isteği uyandıran nedir derseniz, düşünürler buna Eros demişlerdir, eros nedir ki, bizim bildiğimiz cinsel içerikli filmler mi, yok başka bir şey nedir bu?
Eros: Eski Yunanlılar da her şeyin bir tanrısı varmış, işte bu eros da sevgi tanrısıymış… Her türlü yapmanın, sanatsal ürün ortaya koymanın ana ilkesi olduğuna inanılan bir ruh kaynağıdır… Platon'a göre ise güzele, iyiye duyulan ilginin kaynağıdır… Bu ilgi haz duyma için değil, güzel olandan bir şey ortaya koyma, doğurtma, üretme eylemi için bizde oluşan istekleri tümüdür de diyebiliriz… Eros için düşünürler, ölümsüz olana doğru yönelişin güdücüsü ve duyusal dünyadan ideler, ruhsal, soyutlar dünyasına doğru dini ve felsefî bir yükseliş tutkusudur da denilmektedir… Ancak bu yükselişle mutluluğa ulaşılacağını söyler düşünürler… Bakın bir kavrama daha bakmak zorundayız, acaba mutluluk nedir? Ya, bu yolculuk ne zaman bitecek artık şu kavram yolculuğunu bitirsen diyenleri duyar gibiyim, ama ben bir yazan olarak devam etmek isteyenlerle, durmak isteyenlerin arasında denge olmak zorundayım… İşte bu nedenle biraz uzattım, son kavram olarak mutluluğu ele alarak yazıya son veriyorum, siz devam etmek isteyenler, kavram yolculuğuna yan kavramlarla devam edin… Mutluluğa ne neden olur, dediğiniz de yan kavramlar ortaya çıkar… Size hayırlı yolculuklar, hepimize mutluluklar…
Mutluluk: Genellikle insanların kendilerine en yüksek erek, amaç, gaye olarak koydukları değerler bilincine ulaşma hali denilebilir… Bu bilincin içini dolduran tam bir doygunluk durumu da denilebilir… İstek ve eğilimlerin tam bir uyumu ve doygunluğu da diyebiliriz…. Kişisel mutluluk duygusu, haz, şen, sevinç hali de diyebiliriz…. Ahlak felsefesi acısından düşündüğümüz de şu anlamlar yüklendiği görülür… Bireyin mutluluğuna, Kişinin Kendinin, Toplumun mutluluğuna neden olanları yaparak, ulaşılan sonuç, mutluluktur… Sevgi, güven ve hazın mutluluğa katkıları üzerine kavram yolculuğuna devam etmek isteyenler, bunlar ve yan kavramları üzerine düşünerek devam edebilirler…
Bizde Erdemliler toplumunun fertleri olarak, iyi olma ve iyi kalma mutluluk için çalışma mücadelemiz devam edecek, mutluluğumuz mutluluğunuz olsun, mutluluğunuz mutluluğumuz olsun, dilek ve temennileriyle… Selam ve Sevgilerimle…
Fikri Adil – 11.12.17 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
2- Türkçe Sözlük- Dil Derneği
3- Prof. Dr. Mehmet Kanar – Osmanlı Türkçesi Sözlüğü
|