İŞSİZLİK VE TOPLUMSAL SORUNUN KAYNAGIDIR

Toplumsal sorunların bazıları kültüreldir bazıları ise ekonomiktir, kültüreldir yaşanmak isteyip de engellenen kültürel olgu, onay beklerken baskı gördüğünde daha çok korunur ve savunulur hal alır, daha bir baskı olursa toplumsal barış tehlikeye girer.

Ekonomik sorunlar ise daha çok paylaşımda ki adaletsizliklerden olduğu kadar, işsizligin verdiği yoksulluk ve boşluğun verdiği şaşkınlığın, toplumun kedisine sahip çıkamadığı düşüncesine dayanarak topluma karşı sevginin yok olması ve nefretin başlaması ve nefretin tepkiye, tepkinin de şitdete dönüşmesiyle toplumsal sorunların bir kaynagı da işsizliğin oluşturduğunu görürüz.

Bizim toplumumuza gelin ce işsizligin %10 civarın da olduğunu görüyoruz, gercek işziligin biraz bunun üstün de olduğu düşünülürse işsizligimizin sorun olma yolunda olduğunu söyleyebilriz. Bu ndenle ki iktidarların işsizlige çözüm arayışları her dönem de gündemlerin de olmuştur.

İşsizligi iki yöntemle önleyebilrsiniz biri iş, istihdam yaratmak için yatırım yapılması, iki işsize işsizligi dönemin de işsizlik ödenegi verilmesi…

İki ayak dada zayıflığımızın bir makro nedenleri iki mikro nedenleri vardır, makro nedenleri üretimin uzak doğuya kayması, uzak doğudaki hammadde, enerji ve işgüçü malşyetlerinin düşük olmasına dayalı maliyeti düşük üretim üretimin uzak doğuya kaymasına neden olmuştur. Bu makro sorunun aşılması uzun vade planlamalara dayalıdır.

Yalnız mikro çözümler ise bizim elimizdedir, nasıl mı?

Bazı başlıklar altında degerlednirelim ve daha çok Çalışma Bakanlığının, alanı olduğu için bu bakanlık yetkililerinin dikkatine sunalım…

1- Uzun çalışma süreleri çalışanları üzerinde hem psilkolojik baskı yapmakta, hemde ailesiyle gecirecegi zamanı azaltarak ailevi sorunlara neden olmaktadır. Bunun için vardiyalı çalışma sistemi öncelikle özendirilmeli, sonra ise zorlanmalıdır.

2- Ülkemiz de ister sıgınmacı, ister çalışma maksadıyla gelen kacak çalışanlar, ister herhangi bir sebeble işsizligimizi körükleyen kacak çalışmalar mutlaka engellenmelidir. Bizim işçilerimizin 60-70-80 liraya yaptığı işleri 20-30 liraya yapan kaçak çalışanlar işsizligimizi körükleyerek ve toplumumuzu toplumsal sorunlara gebe hale getirmektedirler. Önlem polisiye olabilecegi gibi çalışma alanında ki bilincin artırılmasıyla ve denetlenerek de alınabiliecektir.

3- Kamu kurum ve kurluuşlarına alınan kişilerin işe alınması yerine işsizlik mamaşına bağlanması daha mantıklı gelmektedir. İşe aldığımzı birine 3000 lira maaş vermek yerine, üç kişiye işsizlik maaşı verilebilir.

Bu üç şey soruna pansuman yapılmasına neden olacak, toplumsal soruna neden olacak işsizlerimizin topluma kazanılmasının önünü acacaktır. İşsizlik maaşları için kaynak varmıdır sorusu akla gelebilir buyrun işsizlik fonuna bir bakalım ne kadar para birikmiş…

"İşsizlik fonundan 12.5 yılda 5 milyon işsize 7.1 milyar TL ödendi. Fonda 78.3 milyar TL var. Yani paranın %10’u bile işsizlere ödenmemiş gözüküyor ki… Her fonu, fonun amaçları dışın da kullanma alışkanlığımızın gelenekselleştigi ortadadır. Sendikaların ve muhalefet partilerin bu konuyu hassasiyetle izlemeleri gerekmektedir. 

78.3 milyar TL hesaplar da beklerken, işsizleri kamu kurumlarına alarak gizli işsizlik yaratmanın sorunun çözümüne hizmet etmediğini bilerek işsizlik fonunu daha geniş bir tabana yaymalıyız diye düşünerek, fonun dagıtımında ki engeller kaldırılmalıdır.

Toplumsal sorunu tetikleyen işsizligin gercek çözümünün iş alanları yaratacak yatırımlar olduğunu, kacak ve fazla çalışmaların önüne geçmek olduğunu bilerek işsizligin önleyerek toplumsal sorunlarımızdan birinin çözülmesi demek olduğu bilinciyle bu sorunu ve çözümü yetkililere hatırlatır, çözümünü bekleriz… Selam ve saygılarımızla…

Fikri Adil – Ekim 14 – www.vatandasfikri.com

Kaynak : Cem Kılıçcem.kilic@milliyet.com.tr