GELEN BİLGİ, ARADIĞIM BİLGİ Mİ?

BİLGİ İLE KONTROL EDİLMEK!

Biz yaşadığımız dönemde bazı bilgilerle karşılaşırız, bunların bazıları ilk yazılı tarihlerden bu yana gelen insanlığın tecrübi birikimi ile oluşmuş, bunların yeniden, yeniden yorumu ile üretilmiş bilgiler, bunların birçoğu kültür olarak bizim ve başka toplumlar tarafından kabul edilmiş bilgiler içine doğmuşuz… Bunların yanı sıra bu bilgilere günümüz toplumları yani bizler de eklemeler yaparak insanlığın gelişimine katkı sunmaya devam ediyoruz… Bu katkı sunma yapılırken bize ışık tutacak bilgileri de edinmemiz gerekiyor… Bunun için bize verilen bilgileri, bize ulaşan bilgileri, bizim ulaştığımız bilgileri amaçlarımız doğrultusunda işlememiz gerekmektedir… Evet, beynimiz bir bilgi işlem merkezi ise biz, bunu ne kadar ne amaçla kullanıyoruz, bunu düşünmemiz gerek… Bu Gelen bilgilerle bizim üzerimiz de ne amaçladığını da düşünmemiz lazım, biz bilgi peşine düşmeden, bilgi bize geliyorsa acaba bir amaçları mı var?  Bu bilgilerin neliği üzerine düşünmemiz gerekmez mi? Bu birde bizim aramadığımız bilgi ise, bilginin bu kadar çok rahat ulaşılmadığı bu dönem de, bu bize neden ulaştı sorusu üzerine çok durmamız gerekir… Bu bilgi neden bize ulaştı, her bilgi geldiğinde bunu sorun, soralım, gelen bilgileri sorgulayalım ki, bizi bilgi ile kontrol etmesinler…

Bence, günümüzün en önemli sorunlarından biride, bilgi ve iletişim kanallarını, haber kaynaklarını kontrol edenlerin bizi kontrol ettikleriyle ilgili ciddi şüphelerim var… Bunun için bu sorunun önemini düşünüyorum ve sizlere de öneriyorum… Şöyle düşünün bize gerçekten de lazım olacak bilgiler, şimdilerin kasası şifrelerle kilitli ise, bizden kasalarda saklanıyor ise, bu bilgiler önemli kişisel, bilimsel, toplumsal, teknolojik gelişmeye neden olacak amaçlı bilgiler ise, ama bize ulaşan bilgiler, ne!?

Ya kültürel saldırılar, kültürümüzü erezyona uğratacak bilgiler, yada siyasal yönlendirmeye dönük bilgiler, bizim hangi siyasal partiyi ve lideri seçeceğimize dönük yönlendirici, bilgiler ki biz seçerken biz olarak değil bize verilen, bilgiler ve çakma düşünceler üzerine onların istediği seçimleri yapıyorsak, biz mi seçimler yapıyoruz? Sonuç hüsran, sonuç mutsuzluk, sonuç bize verilen bilgilerle, düşüncelerle, bunları bize verenlere, bilerek veya bilmeyerek genelde bilmeyerek hizmet ediyoruz… Bunu aşmanın yolu amaçlı bilgi edinmek ve bize ulaşan bilgileri sınıflandıracak kadar bilgi işleme yeteneği edinmemizdir… Bu nasıl olacaktır?

Biz önce kendimiz bilgi avcısı olacağız, bilgileri neden edindiğimizi bileceğiz, bilgilerin bize ulaşma maksatları üzerine kendi kendimizi eğiteceğiz, gelen bilgileri şüpheyle karşılayacağız ve bunları başka kaynaklardan doğrulayacağız… Ancak böylece bilgi gürültüsünü aşabiliriz, iletişimciler iletişim üzerinde ki gürültüden bahsederler, yani mesajınızın karşıdakine iletilmesi üzerinde ki engellerden bahsederler ki… Bu bilgi edinmede beklide birkaç defa daha fazladır… Önce devletler sistemlerini korumak için bilgiyi yamulturlar, Sonra siyasiler bunu yaparlar, daha sonra dini otoriteler otoritelerini korumak için bilgiyi yamulturlar,  kısacası bizi kontrol etmek isteyen herkes bilgilerimizle oynar… O zaman biz bu konu üzerine neden düşünerek önlem almıyoruz ki?

En basitinden bir doktorla görüştüğümüzde bize bir sağlık sorunumuz söylendiğin de, biz hemen başka bir doktorla görüşerek bu bize verilen sağlık bilgisinin doğruluğunu test ediyoruz da... Deden bir tahrikat şıhının, cematin liderinin verdiği bilgiyi kesin doğru kabul ediyoruz? Yada emperyalistlerin, paraya ve iletişim kanallarını kontrol edenlerin verdiği, bize bilinçli ulaştırdıkları bilgiyi başka kaynaklardan teyit etmiyoruz? Bana kalırsa, bize ulaşan bilgileri birde, bu bilgi kaynaklarına muhalif edenlerden dinlemekte yarar var…

Bize ulaşan bilgileri ince eleyip sık dokumak dileğiyle. Amaçlı edinilmiş, doğruluğu test edilmiş, sağlıklı bilgilerle sosyal olarak da sağlıklı yaşanabileceğini düşünüyor… Sosyal ve ruhsal acıdan sağlıklı kalabilmek için doğrulanmış test edilmiş, muhalifleri de dinlenmiş bilgilerle sağlıklı yaşamlar dilerim… Selam ve Sevgilerimle..

Fikri Adil – 22.8.17 – vatandasfikri.com