|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
ÇOCUK YETİŞTİRMEK |
Çocuk yetiştirmede yaptığımız başlıca hatalar.
Çocuklar bizim canımız ciğerimizdir, bizim içinde toplum içinde kendileri içinde önemleri tartışılmaz, bu kadar önemli olan, insan yavrularını yetiştirmek de o kadar önemlidir. Çocuklarımzı hem kendileri, hem toplumsal hayat için hazırlamamız gerekmektedir. Buda ancak egitimle mümkün olmaktadır, bu egitim doğmakla başlayıp hayat boyu sürecek bir egitimdir. Bu bilinçle yetiştirelim derken, yetiştirirken yaptığımız bazı hatalarımzı hep beraber görelim isterseniz.
1 - Çocuklarımızın şımarıklıklarının nedeni onların küçükken bize göre olan küçük isteklerini gerekli gereksiz karşıladık, kendileriyle birlikte istekleride büyüdü, her istegi karşılanan çocuk, genç oldu gençliğinde daha çok ihtiyac ve istekleri oldu, bizimde gelirimiz aynı kaldı onun ihtiyaç ve isteklerini karşılayamaz olduk, oysaki onun her söylediğini yapıyorduk, onda da şöyle bir kanaat oluştu herkes benim söylediklerimi yapmakla görevlendirilmiştir. Karşılanmadığında hem bizde, hemde onda sıkıntılar, üzüntüler başladı ve bu durum çatışmaları tetikledi ve hem toplumsal sorunların, hemde aile içi sorunların temelini her istenileni yapılan çocukta arayabiliriz.
Aile reisi artık ne anadır nede baba reis çocuklardır.
2 - O kafasına göre konuştu benim yavrum ne akıllı dedik, o arkadaşına saçma sapan sözler söyledi biz normal karşıladık, o küfür etti onu sevdik, o herkesin saçmalıklarına karşı bizim gibi yaklaşacağı kanaati edindi, ama aynı şartlarda şımartılan bir çocukla iş veya toplumsal hayatta karşılaştıklarında birbirine tahambül edemez insan tipleri ortaya çıktı, çünkü o akıllıydı, o çok ideal bir çocuktu hep karşısındaki sorunluydu. Bencil tipler yetiştirdik, çekecegimiz var çekecegimiz…
Kendisinden başka akıllı olduğunu düşünmeyen tipler aramızda ve gittikce büyüyorlar, çıkardığı sorunlarda büyüyecektir…
3 - Aslında her dediğini yaparak hiç sorunla karşılaştırmadığımız bu çocuklar düşünmeyede ihtiyaç duymadılar, düşünmeye ihtiyaç duymayanlar hayatı bir sanal dünaydan ibaret sayarak yaşamaktadırlar. Biraz daha ileri boyutu soyut olanla, somut olanı karıştırmaktır. Her dediğini yapmak yerine kendisi ile ilgili öncelikle ne yiyecek, ne giyecek, kendi odasının düzeni gibi kararları almasını sağlayarak düşünmesini sağlayabilirdik.
Düşünmemek demek ilk çukurda düşeceğiz demektir. Fikri Adil
4 - Ben çocuklara bakıyorum, arkadaşlarıma soruyorum davranışları nasıl diye, hepsinin ortak özelliği çok dağınık olmaları olduğnu söylüyorlar ve görüyorum. Sebebine gelince o attı biz aldık, o dagıttı biz topladık, o kirletti biz temizledik hiçbir kareketinin sorumluluğunu almamayı ögrendi…. Sorumluluklarından kaçan insanlar birlikte yaşadıklarına hep sorun olur, ister ana, ister baba, ister sevgili ister kardeş, arkadaş sorumluluğunu almayan, alamayan kimsenin her türlü ilişkiside sorun olur….
5 - Çocuk evde karı koca kavgasıyla büyüyor, okula gidiyor şimdilerde azalmasına rağmen ögretmenden ciddi azarlar ve hakaretler görüyor, güçlü olanın hayatta haklı olmasına gerek olmadan bazı şeyleri güçsüze dayattığını görüyor, oda güçlü olduğunda aynı şeyleri yapmayı pusuya yatarak bekliyor… Güçlendiklerinde anmız alayacak demektir.
6 - Çocukla para ilişkisine gelince hep almayı vererek ögretiyoruz, kazanma zahmeti denen şeyi yaşamadan genç oluyor ve harcaması arttığında hem kendisine dert çıkarıyor, hemde bize dert oluyor… Para ve hayat ilişkisini ögrenmeden büyüyor…
7 -Günümüzde sadece çocuklar ve gençlerde görülen bir yanılsama degil, orta yaşlılarda ve yaşlılarda görülen bir istek ve ihtiyaç yanılsaması her yaş grubunda görülmektedir. Bu istekler ihtiyaç haline dönüşmeye görsün tüketen, sürekli isteyen insan tipi gelecekteki sorunların habercisidir. Tüketme beraberinde de çevre kirliliğini getirmektedir, sade ve dogal olanı tecih etme düşücesini insanlık oluşturmadıkca lüksün ve tüketimin pencesinden kutulamayacaktır…
8 - Yaşadığımız toplumda bizim gibi inanmayan olabilcegi gibi farklı düşünen insanlarda olmaktadır. Toplumsal hayatın içinde kamu görevlilerine, komşularına, aile fertlerine, okulda, sinemada nasıl davranılacağına varıncaya kadar bir toplumsal hayat kültürü verememişsek çocuğumuza yaşadığı her ortamda sorun yaşayacak ve çıkaracaktır. Toplumsal hayatın temelinde toplumun diger fertlerinin hakkına sayğı yatmaktadır bilinci oluşmadan büyür toplumsal hayata atılırsa kendisine ve topluma sorunlar yaşatacagı aşikardır…
Bütün bunları biz istemeden yapıyoruz, farkında olmadan sen önemlisin dderken başkalarının önemininde altını çizmeliyiz, senin isteklerin olabilir ama aile fertlerini ve toplumun diger fertlerinide dikkate alarak istek ve davranışlarda bulunması gerektiğini ögretmeliyiz. Her istegin bir zahmeti olduğunu bu istegin kendisnin olduğu için zahmetinide öncelikle onun çekmesi gerektiği bilincini verirsek, başkalarını kullanma, sömürme hesapları olmayacaktır…
Vicdanlı bir çocuk yetiştirmek hepimzin görevidir, yoksa öncelikle kendi çocuklarımız olmak üzere, birlikte yaşadığımız toplumun içindeki çocuk ve gençlerin vicdansızlığa varan haretleriyle hepimizin karşılaşma ihtiöali yüksektir. Bu nedenle kendi inanç dünayamızın bize verecegi ruhla adaletli, ahlaklı, erdemli ve vicdanlı gençler yetiştirmek ailelerin ve egitim kurumlarının sorumluluğudur. Sorumluluklarımızdan kaçmak sorunlara davetiye çıkarmaktır, kaçmayalım diyerek selam ve sevgilerimle…
www.vatandasfikri.com >>Fikri Adil <<
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|