SEÇİM Mİ, SAVAŞ MI, YAPIYORUZ?
İki, üç grup var, bunlar kimi dini kurtarıyor, kimi devleti, kimi de bir etnik grubu, siyasetin konusu hukuk kuralları içinde yönetmek değil de kurtarmak olunca tabiki gerginlikler de oluyor… Hatta gerginlik siyasi bir gelenek oluyor, ben yoksam din elden gider, biz yoksak devlet sistemi elden gider, biz yoksak sizi tanımazlar gibi söylem ve eylemle sanki seçim değil savaş yapıyoruz havası yaratılıyor… Size bir şey söyleyeyim mi, bunlardan hangisi gelirse gelsin aşağı yukarı böyle devam edecek… Sorun algısı ve sorun çözme düşüncelerinde karışıklık var, yada özellikle toplumun, vatandaşların kafasını karıştırarak bulanık suda vatandaşların seçimlerini etkileyerek kendilerinin seçilmelerini sağlayamaya çalışıyorlar…
Zaten bir taraftar kitleleri var, bir ortalama oy kullanan tam taraf olmamışlar var, taraf olmuş nasıl olsa tarafım onun oyu cepte, asıl o tarafsızları etkilemek için biraz germek gerek, gerdiğim de, siyasetimi kutsallar üzerinden yaparsam, yaşamsal nedenlere dayandırırsam, vatan, bayrak, din, devlet, laiklik, demokrasi elden gidiyor dersem etkilenmediler mi? Beka sorunu dersem, istikrar gidiyor dersem, ben olmasam kaos dersem, tufan dersem… De diyebildiğini, ger gerebildiği kadar, Allah bu topluma sağduyu vermiş, size uymaz, sizin hırslarınızın maşası olmaz, gider demokratik hakkını kullanır seçimini yapar, yapmalıdır da… Siyasiler iktidarı devretme ve devralma demokratik rekabetini iktidarı ele geçirme zapt etme, elden çıkarmayıda devleti kaybetme, savaşına döndürmüşseler… Bu vatandaşları etkilemek için rol değil bir de gerçekse, biz vatandaşlar olarak çok dikkat etmeliyiz… Neden mi?
Biz vatandaşların içinde bulunduğu siyasi grupların için de mizaçları gereği fanatik tipler var, bu tipler bu tiyatral gerginlikleri gerçek sanıyorlar, takdir etmek gerekirse, bu vatan kurtaran din kurtaran, millet kurtaran, devlet kurtaran siyasal tipler de… Allahları var rollerini iyi oynuyorlar ben bile zaman zaman gerçekten mi bunlar bizi kurtaracak diyorum… Bizi kimden kurtaracak deyince uyanıyorum, ne vatanda işgal altında, ne devlet düzenimiz tehlikede, ne de din elden gidiyor, Allaha şükür Millet 4000-5000 yıldır dünya üzerinde var, din üç büyük dinden biri 1500 yıldır bize rehberlik yapıyor… devlet sistemimiz 100 yıla yakındır yaşıyor, ayakta… Yani onların kurtarmaya çalıştıkları şeyler, bizim daim değerlerimizdir… Onlar olmazsa, o kurtarıcılar da zaten yoktur demektir… Bunlardan vatanın olmadığını düşünsenize, … Nasıl devletleşeceğiz, nasıl devlet sistemi kuracağız, nasıl demokrasimiz olacak ve seçim yapacağız?? Bunlar üzerinden siyaset yapanları ciddiye almamayı öneriyorum… Ne üzerinden siyaset yapılsın öneririm???
Biz, neden sanayi evrelerini düzgün yaşayamadık, sanayi 1.0, 2.0, 3.0, şimdide bilimsel gelişmelere dayalı sanayi 4.0 evlerinin neresindeyiz? Neden siyasilerimiz sürekli gelişiyoruz, sürekli büyüyoruz demelerine rağmen dış ticaretteki zararımız büyüyor, borçlarımız artıyor? Neden Çin 1.5 milyar vatandaşını beslerken, biz 80 milyon vatandaşımızı besleyecek tarımsal üretim yapamıyoruz? Terör nasıl çözülecek, işsizlik nasıl çözülecek, ekonomik büyümeye rağmen ekonomik durgunluk nasıl aşılacak, toplumsal sorunları sadece kendi gözlüğümüzle değerlendirmekten ne zaman vazgeçeceğiz? Siyasilerimiz birbirlerini düşmanlaştırmaktan ne zaman vaz geçecekler? Bize bu soruların cevaplarını sunan siyasileri dinleyelim, onları destekleyelim… Demokratik hukuk düzeni içinde siyasi söylem ve eylem içinde olanları canı gönülden destekleyelim… Elinde ki mikrofonu savaş baltası sananlarla ilgilenmeyelim, onları alkışlamayalım… Saygı, sevgi, Hoşgörü, halnaz, diğerğâm, empati yaparak karşı siyasal düşüncelere yaklaşalım, herkes düşüncelerini kamuoyuna, vatandaşlara anlatsın, iyi düşünce seçilsin, kazansın hem siyasilere, hem de vatandaşlara önerimdir… Gerginlikten uzak, farklı düşüncelere ve bu düşüncelerin demokratik sınırlar içindeki iktidar olma yarışına saygılı olmalıyız dileklerimle… Selam ve Sevgilerimle…
Fikri Adil ---11.6.18 --- vatandasfikri.com
|