|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
İÇİ BOŞALAN TOPLUM -2 |
İÇİ BOŞALAN TOPLUM -2
İçi Boşaltılan Mabet
Mabet, toplumun fertleri olarak eşit şartlarda ibadet yapmak üzere yan yana gelinen, toplumsal dayanışma ve kaynaşmaya neden olan yerlerdir. Biz mabetlerimizi artık sadece namaz kılmak için kullanıyoruz, toplumsal dayanışma, toplumsal işleyişle ilgili sorunların tartışıldığı yerler olmaktan çıkarılmış acele Namaz kılınarak terk edilen yerler haline getirmişiz. Aslın da ilk dönemler de buralar sanki bir istişare bir meşveret yerleriymiş, bir tanışma kaynaşma yerleriymiş de sonraları iktidar baskıları buraları sadece Namaz kılınıp hızla terk edilen yerler haline getirmiştir. Bugün bu kelimelerin(meşveret, İstişare) karşılığı karşılıklı düşünce alışverişi, tartışma ve danışma diyebiliriz. Buralar da böyle şeyler yoktur, neden Mabetlerin de içi boşaltılmıştır. Buradan gelecek birlik ve sevgi ruhu da kaybolmuş, bizim sadece ilgilendiğimiz tek şey vardır. Toplumun aleyhine de olsa kendi gelirimizi ve refah seviyemizi nasıl artırırız hesabıyla başkasının hak hukukunu unutan, ibadetlerini sadece şekle indiren, ibadethanelerini sadece şekli hareketler yapılan yerler haline getiren toplumlar bana göre dinden uzaklaşmış ve fesefeyle de bağını kuramamış içi boşalmış toplumlardır. Bu toplumlara Allah korusun bir şekliyle nusubetler bulaşır, yada kendi doğru yapıyorum diye nusubetlere, fitneye, fesata bulaşır.
Oysaki mabetler yoksulların, borçluların sorunlarının çözüldüğü yerler olabilir, olmalıdır. Şimdi buraları daha işlevsel hale getirelim derken bu ibadetleri siyasete çekmemek gerekiyor. Zaten dindarlar dünyevi iktidar peşinde koşmaya başlayalı dinin içi daha bir hızla boşalmıştır. Dini kurallara dayalı iktidar yerine dini kurallarıyla siyaset yapan dindarlar topluma daha büyük hizmetler edeceklerdir kanatindeyim. Din ve kültür siyaset dışıdır, biz imanlı ve kültürlü kimseler olarak siyasete girer ve bu düşüncelerimizle adalet ve ahlak ölcülerine göre toplumsal sorunlara yaklaşarak toplumsal sorunlarıa çözüm üretebiliriz. Ama biz ne dinden etkileniyor, ne felefeden nede mantıkdan etkilenmiyorsak, ne ibadethanelerimizde ne de meclislerimizde kişilerin ve toplumun sorununu tartışmıyor ve yardımlaşmalarla ve dayanışmalarla sorunları çözmüyorsak ibadethanelerimizin içini boşaltmışız demektir.
İbadetlerimizin yanı sıra buraları dayanışma ve paylaşma merkezleri, mahallenin sorunlarının tartışıldığı meclisler haline getirebilirsek, gençlerin internete girmeleri ve gazete, kitap okuma yerleri haline getirebilirsek buraların içini doldurmuş ve toplumun maneviyatına hizmet eden yerler haline getirebiliriz. Size karşılaştığım ilginç bir olayı aktarayım da içi boşalan toplumun nasıl olduğunu dana iyi anlaşılır umudundayım. Afganistandan gelen ve burada parasız kalan birinin yaşadıklarını üzerinden Camilerimizin nasıl içini boşaltığımızı görebiliriz. Adını bilmediğim ama Özbek Türklerinden olduğunu söyleyen ve güzel Türkce konuşan bu kişiyle Emekli olduğum Cankaya belediyesinin kapısın da karşılaştım… Hayırdır kimi arıyorsunuz dediğim de Başkanla görüşecegiz dediler, üç kişiydiler ama digerleri çok konuşmuyor, genel de hep o konuşuyordu. Ben başkanla görüşmenizin zor olduğunu söyledim.. Ne demek dedi o, o koltukda ne için oturuyor benle görüşmesin senle görüşmesin, benim sorunumu çözmesin senin sorununu çözmesin dedi. Ben bu arada kurumlarımızın da içini boşaltmışız dedim.. Sonra bu arkadaşları çorba içmeye davet ettim ve bana dedikleri sen çocuklarının rızgını bizimle paylaşmak zorunda degilsin bunu Başkan halledecek dedi… Ben ısrar ettim helal ettiğimi söyledim ve çorba içerken sohbet ederken yaşadıklarını bana anlattılar. Önce Camiye gittik İmama dedik ki, biz Tanrı misafiriyiz ve yardıma ihtiyacımız var cemaate söyle hali vakti iyi olanlardan biri bize yardım etsin dedik, İmam benim böyle bir şey demeye yetkim yok demiş ve bunlar şaşırmış. Sonra bir esnafdan iki üç günlüğüne iş istemişler ve üç gün sonrasında uçakları kalkacakmış o da gidin pis Afganlar demiş ve orada kavga etmişler. En son belediyeye gelmiş buradan da sonuç alamadılar. İşte içi boşalan toplum örnegine en iyi uyan toplumuz. Bu kişi bizim toplumumuz da ferdi olsa aynı sıkıntılarla karşılaşacaktı. Ama sosyal yardımlaşmasını sağlam temeller üzerine oturtan toplumlarda Din ne emreder bilinir, ibadethaneler de paylaşacak kimseler çıkar, kültür de dayanışmanın önemini topluma vermiştir ve devletin kurumları da böyle durumlar da ne yapacagını bilir ve onu yaparlar ve kimse mağdur olmaz
Dinin asıl amaçının İman ederek Ahlak ve Adalet üzere iyi, doğru ve güzel işler yapmak anladığımız da dinimizin asıl mesajını da almış bu mesajları özümsemiş kimseler oluruz. Dinimizde ki ibadetlerin ve dinin amacının daha iyi insan, daha iyi fert, daha iyi bir Mümin ve daha huzurlu ve refah seviyesi yüksek mutlu gelişmiş bir toplum olarak dünyada ki yaşamımızı kolaylaştırmaktır. İbadetlerin ve dinimizin içini boşaltarak benim içtihadım doğru senin içtihatın yanlış gururu ve kibirleriyle gururun ve kibirin aramıza soktuğu fitne ve fesata yenik düşmemizin de yegane nedenlerinden biri ibadetlerin içini boşaltmak ve Kuranı sadece yüzünden anlamadan sadece okumak olmuş olmak için okumanın dinsel mesajı alamamamıza neden olduğu böylece bize ulaşmayan mesajı anlayamamanın eksikligiyle kendimizi Müslüman sanma yanılgısıyla yüz yüzeyiz diye düşünüyorum. Öte yandan anlayarak üzerin de düşüne düşüne okumuş olsak, bize gönderilen mesajları özümsemiş olsak dinin gönderilme amacı gercekleştirmiş olmazmıyız, oluruz bunun içindir ki daha çok okumak ve daha çok bilmek gerektiği düşünceleriyle Selam ve sevgiler…
Fikri Adil – www.vatandasfikri.com - Temmuz 14
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|