ŞAHSİYET/KİŞİLİK SORUNUMUZ
“Tek Kimliklilerin İradesizliğe Dayalı Şahsiyet/Kişilik Sorunu”
Şahsiyet nedir, bizde değerlere dayalı olarak oluşmuş bir karakterdir, şayet oluşmuşsa ve bunu özümsemişsek, bunu savaşta bile çiğnemeyiz… Dünyanın merkezine, kendini koyan bencil otoriter babalar gibi yada takipçileri tarafından en büyük lider ilan edilenler, her durumda, tüm adalete ve ahlaki ilkelere rağmen, kendi grubundan olanlara ayrımcılık yaparak, onu onaylamayanlara, muhaliflere karşı vatandaşlık/insan haklarını yok sayacak, daha ileri durumlarda zulme varacak kadar, dışlayıcılık varsa o toplumda kişisel ve toplumsal değersizliğin neden olduğu şahsiyet sorunu var demektir… Ben 40-45 yılı inceleyebilecek yaşta olduğum için bir çok dönemde bu sorunu gördüm, hatta kendim de yaşadım… Bunun nedeninin, bilerek veya bilmeyerek ekonomik, siyasal, dini otoritelerin kişileri kişiliksizleştirmelerine dayalı olduğunu düşünüyorum… Kişiliksizleştirilmek, Şahsiyetsizleştirilmektir, kendi otoritelerine karşı ölü gibi ol, irade sergileme, düşünce beyan etme, otoritelerin/liderlerin düşüncelerinin doğruluğunu yanlışlığını sorgulamayarak… Evrensel değerlerin, kendi yerel kültürümüzün, ahlaka, adalete dayalı hukukun bile ihlal edilmesi durumunda bile keramet, hikmet araması gibi bir iradesizlik duruma düşecek kadar… Kişinin, kişiliğinin kazanmasını engellenerek, kişiliksiz duruma getirilerek kendisinin, içinde yaşadığı toplumun bile aleyhine durumlara razı etmektir… Bunu ise kendi doğasını, başkalarının varlığını yok sayacak kadar otoritelerin önerdiği kimliği tek kimlik olarak seçmesine bağlayabiliriz… Kimliksizlik nasıl insanda soruna neden oluyorsa tek kimliklikte o derece akıl, bilgilenme, bilebilme, düşünce ve bunlara dayalı davranışlara neden olacak zihin körlüğüne neden olabilmektedir… Bu tehlikeyi gördük, nasıl kişilikli/şahsiyetli olabiliriz ki?
Şahsiyet/Kişilik, Kişiye değerini veren özelliklerdir, evrensel, yerel devamında içine doğduğumuz bölgesel, ailesel toplumsal olarak yerleşmiş ahlak ve adalet kurallarına riayet ederek yaşadıkça oluşan bir durumdur… Bu durum bizi öngörülebilir bir kişi yapar, yani bizimle temas edenler, o şunu yapar, şunu yapmaz diye bir kanaate sahip olurlarsa… Biz karakterliyiz/kişilikliyiz diyebiliriz, bizden çok karşılaştıklarımız, rakiplerimiz bunu derse gerçekten de karakterliyiz, kişilikliyiz/şahsiyetli bir insanız denilebilir… Yazımızı şahsiyet/kişilik nedirle bitirelim mi? Biraz tekrar olacak ama, bazen tekrarlamadan kalıcı olmuyor bilgi ve davranışlar…
Kişilik: Bir kimseye özgü belirgin/baslın özelliklerdir, tinsel ve ruhsal niteliklerinin tümüyse değerlendirilerek insanlara yakışacak durum ve davranışların kişiden ortama yansımasıdır diyebiliriz… Bireyin toplumsal yaşamı içinde edindiği alışkanlıkların ve davranışların tümünün değerlendirilmesiyle ortaya çıkarak kişi olmasını sağlayan insani özelliktir diyebiliriz… Bütün bunlar insanda yani bizde bir karaktere neden olur, bakın yazı uzuyor ama karaktere de kısaca değirerek bu düşünmeye çalışma, çalışmasına son verelim ama nasıl daha iyi olabilir, yaşanabilir üzerine en önemli insan eylemi olan düşünmeye her daim devam edelim…
Karakter Bir nesnenin, bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran belirgin özellikleri ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen ana özellere karakter dersek, kişilik ve şahsiyetle ilişkisini görebiliriz.. Bireyin iradesiyle, bilgiye, iyi olana, ahlaki olana, adil olana bağlı kalarak kendi kendisine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve davranışlarının tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütününe karakter diyebilir… Allah ve Bilgi, Akıl, Düşünce Bize Şahsiyet/Kişilik/Karakter versin dileklerimizle… Selam ve Sevgilerimizle..
Fikri Adil -- vatandasfikri.com -- 7.1.20
Kaynaklar
2* https://sozluk.gov.tr/
|