TOPLUM OLARAK YAPTIĞIMIZ ÜÇ HATA
Bir muhalefetteyken çok demokrat olmak, demokrasi talep etmek, özgülükleri savunmak iktidara gelince bu demokrasinin, özgürlüğün topluma fazla geldiğini iddia etmektir, bu aşağı yukarı her grup yapıyor, şimdi ki iktidar uzun süredir iktidarda olduğu için daha çok göze batıyor… Bunu parti içi ilerleyişten, muhalefetten alınca iktidar muhalefet, memur amir, baba oğul, anne kız ilişkine kadar götürebiliriz..
Adam genç babasının baskıcılığından şikâyetçi, aynı adam baba olunca oğluna çok yüz verdiğini düşünüyor, kadın kız annesinin lüzumsuz baskılarına isyan ediyor, kendi anne olduğunda daha çok baskı yapıyor… Bunu siyasal ilişkilere yada amir memur ilişkisine vurduğumuzda da öyle oluyor, şimdiki iktidar en çok devletle ve devleti idare edenlerle sorunu olan grubun iktidara gelmiş olanları, onlardan ilk dönemlerinde ki olğunluklarını hep beklerdim, ama ne yazık ki iktidar tuzağı olan magruriyet tuzagına olanlarda düştüler… Dilerim toparlanırlar… Amire en çok tepki gösteren ve en çok isyan edenlerin amirliklerinde de en çok çalışan arkadaşlarına baskı yaptıklarına iş hayatından tanıklığım vardır, bunları da anlamakta zorlanmışımdır… Muhalefetken, Memurken, gençken gördüğün sorunu neden konumun değişince görmezden gelirsin ki? Yada bu soruna neden olan davranışlarda bulunuruz ki? İşte ilk hata bu, hem de toplum olarak yapıyoruz… Ne iktidardayken ne muhalefetteyken, ne gençken ne ana babayken sınırımızı bilmiyoruz, her hakkın, her özgürlüğün bir sorumluluk, bir sınırlılık getirdiğini bildiğimiz de, her gücün adil ve ahlaklı, hukuki kullanılması gerektiği bilinci kişiselleştikçe, toplumsallaştıkça bu çatışmalar azalacaktır umudundayım, böyle bir niyet görüyormuyum derseniz kişisel cabalar var dileriz toplumsallaşır… Gelelim ikinci hataya, o nedir?
Kültürle, siyasetin çok iç içe girmesi, kültür toplumların çimentosudur, az çok hepimizi etkiler etkilemesi de gerekir, ama bizde bir siyasal grup diğerini dinsizlikle, kafirlikle, kansızlıkla suçluyor bunun siyaseten hiçbir temeli yok bunu biliyoruz ama bunun tuzağına düşüyoruz… Kafir olan birinin illede ahlaksız olacağı da garanti değil, nasıl Müslüman olan birinin ahlaklı olacağı garanti değilse… Bu kültürün inanç ayağı, diğeri ise geleneksel kültürel etkiler bunlar da bizi etkiler, etkilemelidir de… Ama dünyada genel bir gidiş var, kültürel alışverişler hızlandı, karşılıklı kültürel etkiler luzumuzndan fazla ve hızlandı buda bizi haklı olarak kaygılandırıyor, acaba dilimiz mi bozuluyor, inancımız mı bozuluyor, giyim kuşam bizi biz yapan kültürel değerlerimiz mi erezyona uğruyor… Evet doğru deriz ama emin olun siyasetin dini inancımıza daha ilk dönemlerden başlayarak verdiği zararı, yine siyasetin kültürel değerlerimize benim tanık olduğum dönem verdiği zararı kimse veremez, vermedi de… O zaman kültürle siyaseti, inançla siyaseti ayıracak bir yöntem geliştirmek zorundayız, bunu batı dünyası laiklikle yapmış rasyonel demokratik siyasetle yapmış… Başarılı da olmuşlar, dilerim bizde başarırız… Üçün bir hata da hayatımızı çok etkiliyor, buna da değinmeden geçemeyeceğim, geçmemeliyiz…
Siyasetçilerin ve kamu yöneticilerinin denetimi evet, ciddi hatalarımız var ve bize bu denetimsizlik çok pahalıya maloluyor, bunu nasıl denetleyeceğiz derseniz? Yolu yordamı belli, bağımsız yargı, bağımsız yasama bu ne demektir? Bunun adına güçler ayrılığı derler, yani yürütmeden bagımsız olur yasamada yargılamada bu yetmez gibi… Denetimin, denge firen sisteminin alt yapısı hazırlanmadan yeni değişikliklerle yürütmenin güçlendirilmesi gündem de, demek ki hata üstüne hata yapacağız demektir… Dilerim dönülür, dilerim tahmin ettiklerimize bağımsız yasama üyeleri karşı çıkar… Bunun için alt yapı gerekir… Yasamanın güçlendirilmesi için parti liderleri değil parti üyeleri yasama üyelerini belirlemelidir, yargının bağımsızlığı içinde hakimler kendi aralarından kendi yöneticilerini ve HSYK üyelerini seçmelidir, özlük haklarında yine Hakimler ve Savcılar Yük Kurulu aracılıyla hakimler kendileri söz sahibi olacak bir mekanizma oluşturulmalıdır, Yüksek yargı üyeleri yine yargıçlar tarafından seçilmelidir… Ne yazık ki bunlara uzağız ve sorunlar hataların sonucudur bunu da bilmiyoruz… Dilerim öğreniriz ve çözüm üretiriz hatalarımızdan daha çok zarar göremeden döneriz dileklerimle… Selam ve Sevgilerimle..
Fikri Adil --- 20.12.16 --- vatandasfikri.com
|