İKİ KURAKLIK BİR KITLIK!!!
(Ekonomik ve İklimsel Kuraklık)
Dünyamız, iki kuraklıga girecek görünüyor, bunun nedenleri ve sonuçları farklı olabilecektir…
Birinci kuraklık ekonomik mi, iklimsel olarak mı kuraklık mı desek, herkes ekonomik der neden sürekli ekonomik kavramlar bize ulaşır, döviz çıktı, bitcoin uçtu, enflasyon emekliyi ezdi, asgari ücrete şu kadar zam yapılmalıdır… Derken küresel ısınma ve iklimsel kuraklık her şeyi daha çok etkilerse, 3*4 yıldır bugday verimi baya düştü, bunun nedenini kuraklı bağlıyor uzmanlar… demek ki birinci sorunumuz iklim kuraklığı…
Oysa bana göre iklimsel kuraklık birinci gündemimizi oluşturması gerekir… Cünkü iklimsel kuraklık yaşamı tehdit eder, edecektir.. Ekonomik kuraklık ise sermaye sahiplerinin ve bunların etkisinde kalmış devleti yönetenlerin yanlış kararları sonucu olan bir kuraklıktır.. Bu daha kolay çözülebilecek bir kuraklık olduğunu düşünüyorum… Biz vatandaşlar liberal ekonomiyi savunanları seçimle görevden alarak sosyal demokratlara devleti yönetme görevi verirsek, ekonomik kuraklığı çözerler… Yeşiller, çevreci siyaset agırlıklı siyaset yapan siyasilerimiz ne yazık ki azlar, hatta yok seviyesindeler, bu siyaset yanımızı da güçlendirmemiz gerekmektedir… Bunları sosyal demokrat bir iktidarla koalisyon yapabilecek kadar güçlendirirsek.. Hem ekonomik kuraklığı, hemde iklimsel kuraklığı çözebiliriz, bu iklimsel kuraklığı çözmek için dünya insanlığı ortak çözümler aramalı ve bulmalıdır aynı zamanda…
İklimsel ve Ekonomik kuraklığı biraz daha anlamaya çalışarak devam edelim mi?
İklimsel Kuraklık: Herhangi bir iklim bölgesinde, mevsimlik ya da yıllık yağış tutarlarının alışılagelene uymayan yetersizlik durumudur… Öte yandan küresel ısınma tüm dünyanın ısındığını göstermektedir, en belirgin göstergesi kutuplardaki buzulların erimesidir ki, ciddi iklim değişikliklerine neden olabilir, bu nedenle ülkemizin su ile ilgili kurumlarının şimdiden önlem alması gerekmektedir.. Şimdi mevsim ve İklim yerine ekonomi, yazarak devam edeceğiz…
Ekonomik Kuraklık: Herhangi bir toplum da, gelirlerin, giderleri karşılamama durumudur, tutarların temel ihtiyaçlar karşısın da yetersizlik durumudur…
Ekonomik kuraklığın nedeni şudur, insanlar ekonomik hayatın, yatırım, üretim, paylaşım, tüketim sistemi, işletmeleri içinde yer alır… Bunlar yaptıkları işe göre maaşlar, ücretler alır, kimi imalatcıdır, kimi üreticidir, kimi aracıdır, kimi hizmet sektörün de çalışarak toplumsal hayata katkı sunarlar… Bu işletmelerde bazıları hak etmeden, bazıları hak ettiğinden fazla, bazıları hak ettiğinden az gelir sahibi olurlar… Bu durum uzun vadede en alt gelir grubunda soruna neden olarak ekonomik kuraklıga neden olmaktadır… Hele birde geliri olmayanlar var ki, onlar sanki her halleriyle ekonomik hayatın dışında kuraklığın en zor şartları yaşarlar… Bu kuraklığın çözümü gini kat sayısı denen gelir eşitliğini gösteren gösterge, gelir eşitligine yakın bir şekil de getirilmelidir… Bunu patronlar kendi ailelerine reva gördükleri lükslerinden bir bölümün vazgeçerek bunu yapabilirler… Devleti yönetenler ise vergileri kullanarak, çok geliri olandan daha çok vergi, lüks mal, araç, gereç alanlardan daha çok vergi alarak, buradan gelen gelirlerle en alt gelir gruplarına dagıtılarak oralar, bir nebze olsun kuraklıktan kurtarılabilir…
İklimsel kuraklığı aşmak için nehirlere barajlar, bunlara bağlı su kanalları, sulama sistemleri yapmak gerek ki, yeter mi yetmez, doğal alanları muhafaza etmek, doğal alanlardan bozduklarımızı da yeniden doğaya kazandırmamız gerekmektedir… Bütün bu kuraklıkları toplum ve insanlık olarak aşabildikçe daha iyi yaşanılacak dogal ve sosyal ortamlar oluşacaktır… Bu ortamların oluşması için bazı kişisel olarak alabileceğimiz önerilerle devam edelim mi?
-
Yerel üretimi kurumsal olarak devlet eliyle destekleyerek, yerelde üretileni tercih ederek yaşanılan bölgede üreterek, bu ürünleri tüketme yoluna gidilmelidir.. Kısacası her il, her ilçe kendini besler duruma gelmelidir… Ayrıca nakliye, ulaşım maliyetlerinden de kurtulmuş daha az enerji harcanmış olunacağından dogaya daha az zarar verilmiş olacaktır…
-
Hayvansal Kaynaklı Ürünlerin daha az Tüketilerek, Bunların yerine Bitkisel Kaynaklı Beslenme tercih Edilerek Hem Ekonomik Hem İklimsel Kuraklıkla Mücadele Etmiş Oluruz..
-
Tek Kullanımlı Plastiklerden Ambalajlardan Uzak Durarak, Doganın Kirlenmesinin Önüne Geçilebiliriz…
-
İster Ekonomik, İster Biyolojik, İster Başka Bir Kaynaktan Gelen Kaynakları İsraf etmemeliyiz ki İklimsel ve ekonomik kuraklıkla mücadele etmiş olalım…
-
Öncelikle Çöpleri Az Çıkaralım, Geri Dönüş Yöntemiyle Kazanabileceklerimizi kazanalım, kazanamadıklarımızı ise çevreye en az zarar veren yöntemlerle depolayalım veya bertaraf edelim…
-
Çevre Dostu Sivil Toplum Örgütleri destekleyelim, Alış Verişlerimizi Sınırlandırarak Hem İklimsel/ekonomik Kuraklığın yaşanmasına neden olmayalım…
-
Sürdürülebilir Tarım ve Hayvancılık, Balıkçılık, gibi alanlarda Yenilebilir enerjiyle üreterek hem iklim, hemde ekonomik kuraklıkla mücadele edelim…
-
Gıda Okur Yazarlığı, Finans Okur Yazarlığı, Siyasal Okur Yazarlığı Gibi okumalarla, Kendimize bir hedef, amaç koyarak Bu kuraklıklarla Mücadele İnsaniyet Farzıdır…
İnsaniyet Farzı, insan sorumluluğu İnsan ve Doga İçin Ne İyi İse, Biz Bunu Yaparak, insanların daha iyi yaşayarak mutlu olmasına, olmamıza neden olacak şekilde yaşamak dilegiyle umuduyla, selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – vatandasfikri.com – 15.1.2022
Kaynak
1* Dilara Kocak Oksijen Gazetesi -17.12.2021
2* https://sozluk.gov.tr/
|