DİYALOG (DİYALEKTİK)

Bizim kişi, kişi, kişi toplum, toplum kişi, devlet vatandaş, vatandaş devlet, işçi patron, patron işçi, kadın erkek, erkek kadın, yaşlı genç, genç yaşlı, insan doga, doga insan, insan Tanrı, Tanrı insan arasında ki ilişkilerimizde büyük bir diyalog kopukluğu olduğunu iddia ederek bu düşünme eylemine başlayabilirim… Bu ilişkiler, diyalog ne kadar sağlıklı olursa o kadar nitelikli yaşanacağını, bunun için de diyaloga kesinlikle ihtiyacımızın olduğunu söyleyebilirim… Bu saydıklarımızla diyaloğumuz zayıfsa, sorun yaşama ihtimalimiz yükselir, sorun yaşıyormuyuz, evet diyorsanız bu yazıyı okumanızı öneririm… Öncelikle diyaloga kavramsal acılardan bakalım mı?

Diyalog; i- Karşılıklı konuşma, konuşmadığımız bir gün var mı, yok… ii- Oyun, roman, hikâye vb. Konuşmaya dayanılarak yazılmış eserlerde, iki veya daha çok kimsenin konuşmasına da diyalog denilmektedir. iii- Anlaşma, uyum sağlama veya bu yolda çalışmalar yapmak üzere yapılan görüşmelerdir dediğimiz de… Bizi ilgilendiren üçüncü şıktır, işin toplumsal soruna neden olan yanını düşünmek zorundayız… Biz toplulukların taraftarları olarak nasıl bir diyalog veya diyalogluksuz içindeyiz? Bunu herkes karşı taraf için ne düşünüyor diye sorarak öğrenebiliriz… Bunun için diyalog kadar birbirimizle, öyle yada böyle vatan, din, dil, vatandaşlık bağları içinde olduğunu düşünecek kadar diyalektik bir düşünceye sahip olmalıyız. O zaman karşımıza diyalektik düşünce nedir çıkıyor? Şimdi bana sol jargonla konuşuyor diye kızanlara şunu söyleyebilirim… Düşünme insani bir eylemdir, sagı solu olmaz, az düşünen, çok düşünen, sadece günlük, anlık düşünenler olur… Bunun için olayları neden sonuç ilişkisi içinde düşünmek için diyalektik düşünceye ihtiyacımız vardır. Diyalektik üzerine öbür yazıda duralım, şimdi diyalog üzerine durarak devam edelim, ne dersiniz? Bu düşüncelerimizi kendi grubumuza ve karşı düşünce gruplarına iletebilmek için de diyalog gerekir… Buna iletişim içinde olmak da diyebiliriz… Evet, iletişim için de diyalog gerekli, yoksa düşüncelerimizi yüklediğimiz mesajları nasıl ulaştıracağız, bu yazıyı yazma maksadı diyalog üzerine oluşturduğum düşünceleri okuyanlara iletmektir, işte burada diyalog ve iletişim iç içe girmiş durumdadır… İletişim üzerine durarak yazımıza son verelim mi?

İletişim; Bilgilerin bir gruptan başka bir gruba iletilebilmesi için, iletişime ihtiyaç duyarız ve neredeyse kişisel ve toplumsal hayatın için de iletişim ve diyalog zorunludur. Biz istemesek de, istesek de iletişim ve diyalog gerekmektedir, o zaman biz bunun daha niteliksel nasıl yaşanabilir üzerine durarak, düşünerek daha sağlıklı, nitelikli, daha mutlu huzurlu barış içinde yaşayabiliriz…

Diyalog üzerine düşünelim, biz neden diyalog içinde olmak zorundayız, siyasal rakiplerimiz bizim neyimiz olur, onlarla neden diyalog kurmalıyız, meshepsel farklılıklar neden oluşmuştur, biz diğer meshep mensupları tarafından nasıl görülüyoruz, biz onları nasıl görüyoruz, toplumsal roller nasıl oluşuyor ve burada ki roller, siyasal ve dinsel kabuller düşmanlığa neden olabilir mi? Toplumsal gerilimlerin kaynakları nedir, bu çelişkiler, çatışmalar nasıl en aza indirilebilir? Bunların kontrollü bir şekilde olabilmesi neyle mümkündür? İşte hepsi diyalog ve diyalettikle çözülecek sorunlardır… Çeliş ki, Çatışma, Gerilim varsa bunları çözmenin yolu diyalogdur… Hadi diyaloglaşmaya… Selam ve sevgilerimle..

Fikri Adil – 23.7.17 – vatandasfikri.com

Kaynaklar

1-    Erham Arda - Sosyal Bilimler El Sözlüğü – Alfa Yayınları

2-    Dil Dernegi- Türkçe Sözlük

3-    http://www.tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&view=bts