KURAL YAŞATIR, KURALLSIZLIK ÖLDÜRÜR!!
Teknik ve Sosyal Anomi!!
Bazı kurallar vardır, insanlar bu kuralları ölmemek için inşa etmişlerdir, bu ne demektir, viraja 50-60 km hız ile degilde 150-160 kilometre hız ile girersen ölürsün, ölürüz, daha önce bazı insanlar bunu denemiş ve ölmüşler, yaralanmışlar… Bizde ölmek ve yaralanmak istemiyorsak bu kurallara uymak zorundayız bu kadar net!!
Sonra acımız taze 40-50 bin canımız gitti, 100 bin yaralımız oldu, daha enkazlarımız ortada, bazı cenazelerimize ulaşamadık, neden öldük ki? Deprem mi öldürdü, yoksa kuralsızlık mı? Bunu anlamak için dünyanın kurallı medeni toplumlarına bakalım mı? Japonya da da deprem oluyor aynı şitdette, onlar neden ölmüyor, oradaki depremler Japonlara torpil mi geçiyor, yok onlar inşaat yapım kurallarına, tekniklerine harfi harfine uyuyor, neden? İnşaat yapım kuralları ve teknik hesaplara uyulmadığında, deprem anında binalarının yıkılacağını biliyorlar, bu bilgiye dayalı olarak kurallara uymamazlık yapmıyorlar ve deprem bizde can alırken onlarda almıyor… İşte kural yaşatır, kuralsızlık öldürür diyebilecegimiz tecrübelerdir bunlar… Sonra sosyal kurallar olan hukuk kuralarına uymadığımızda ne oluyor biliyormusunuz? Anomi, degersizlik, aidiyetsizlik!!!!
Örnegin en üst hukuk kuralları olan Anayasa herkesi baglar, yani başkanıda bağlar, yargıcı da bağlar, yargılanıda bağlar, kısacası dağdaki çobanıda, bağdaki bagcıyada, yönetim merkezindeki başkanıda bağlar…. Bu nedenle bu kadar bağlayıcıdır? Anayasalar ya kurucu iradeyle kurulur, oluşturulurlar, yada vatandaşların ekseriyetinin oylarıyla referandumda değiştirilirler, burayı biraz açalım mı? Örnegin başkan 5 yıllığına %50+1 ile seçilebiliyor, Anayasal referandumlar da bu coğunlukla degişiyor, bana kalırsa %60 ile degişmeli veya yeni anayasalar onaylanmalıdır… Ayrıca vatandaşların seçtiği temsilcilerden oluşan meclisler ise (TBMM) anayasayı degiştime önergesi için sanırım 360, evet, degiştirmek için ise 400 vekil onayı gerekiyor, o zaman bunun referandumda temsil karşılığı nedir derseniz ben size %66-67 derim… Anayasalar neden zor degişir, degişmelidir derseniz, her devletin bir sistemi vardır, kimi monarşidir, kimi krallıktır, şimdilerde bunların batıdakileri semboliktir.. Dogudakiler genelde Orta dogudakiler yönetimin direk başındadırlar.. Neyse konumuz sistem, günümüzün yönetim sistemi ise vatandaşların iradeleriyle yönetimi belirledikleri cumhuriyettir, demokrasidir.. Cumhuriyetin ve demokrasinin korunması için, yada krallıksa krallığının korunması için sistem içinde, yani Anayasal düzen içinde kalınması gereginden dolayı Anayasalar en üst hukuk normaları/kuralları olduğu için zor degiştirilir ve öyle de olmalıdır.. Sorun burada degildir, sorun şuradadır…
Anayasa uymayan kişilere ne yapılacaktır, savunmasız vatandaşlarsa, muhalif yazar çizerse yargılanırlar ve ceza alırlar.. Yönetim yetkisi elindeyse, bir siyasi partimizin liderinin söylemine göre.. Anayasa fili olarak ihlal edilmektedir, fiili duruma göre Anayasayı degiştirerek hukuki duruma dönüştürülmelidir… Eyvallah vatandaşlar uymadığında da aynı şey yapılacaksa… Neyse çok siyasal tartışmalara girmeden kurallara uyulmazsa ölürüze geri dönelim… İster anayasal, ister kanun, ister yönetmelik, ister tüzük olsun, kurallara uyulmadığında ne olur? Son olarak, bu soruya cevap bulmaya çalışalım…
Ne olacak toplumda siyasal, sosyal grupların ve kişilerin birbirlerine karşı güvenleri ölür, bu güven ölümü demek, kişilerin grupların içinde yaşadıkları topluma aidiyet duygularının ölmesi demektir.. Kendini içinde yaşadığı topluma ait hissetmeyenlerin oranı yükselir ki.. Bu oran arttıkça, toplumsal birliğimiz ölür, dirliğimiz, barışımız bozulur… Bu uzun sürerse o toplumda ..
Toplumun hukiki ve sosyal kurallarına güvenmeyen kişi sayısı artacağından… Sosyal kontroller zayıflar, bunun yerine eşit şekilde uyulacak, karşılıklı uzlaşıya, yada yukarda bahsettiğimiz gibi %66-67 hatta %70 gibi onay alan, rızayla kabul gören kuralar oluşturulamazsa… O toplumda ahlaki ve siyasal kısıtlamalar, baskı ve zulüm aracı gibi algılanılarak direk denetimin olmadığı yerlerde kısmen de olsa ortadan kalktığında anomi sosyal degersizlik, kuralsızlık kendini gösterecektir… Bu durumlar özellikle sanayileşme ve kentleşme gibi hızlı toplumsal değişme dönemlerinde, Osmanlıdan sonra Cumhuriyete geçiş gibi, siyasal degişimlerin hızlı olduğu dönemlerde, geleneksel normların işlemediği veya ortadan kalktığı durumlarda daha yaygınlaşmıştır, günümüzde de bilişim ve iletişim coğrafi, kişisel ve kültürel sınırları kaldırdığından daha artacaktır. İşte bu gibi durumlarda yapılacak şey uzlaşıya, konsensüse dayalı en üst kurallar olan Anayasalar kurallar toplumsal yaşamın, yaşatıcısı olacaktır… Kişilere kültürün, gelenegin, eğitimin verdiği degerler karakter verirken, toplumlarada anayasalar, kanunlar, kaideler karakter veriler, işte bu karakterler kişide ve toplumda hayatı kolaylaştıracaklardır… Son söz, teknik konularda kuralsızlık öldürür, akla, mantıga, hukuka dayalı, insan dogasına saygılı kurallar ise toplumsal hayatta daha iyi yaşatır.. Yaşanması dilegiyle, Selam ve Sevgilerimle..
Fikri Adil – vatandasfikri.com – 20.2.2023
Kaynaklar
1* https://dinsosyolojisi.com.tr/anomi-emile-durkheim/
2* https://www.sosyologer.com/anomi-nedir/
|