BEKLENTİLER
(Bizi mutsuz eden beklentilerimiz olmasın)
Hepimiz beklenti içindeyiz, farkındayız degiliz, gercekleştiğinde mutlu gercekleşmediğinde mutsuz oluyoruz. Sonra da mutsuz edildik yanılgısına kapılıyoruz, aslında bizi mutsuz eden aşırı beklentilerimizdir desek abartmış sayılmayız…
Erkekler kadınlardan, kadınlar erkelerden, Ana/Baba çocuktan, Çocuk Ana/babadan, vatandaş devletten, devlet vatandaşdan, işçi patrondan patron işçiden hep bir beklenti içindedir. Biz kendimizden de bazı beklentilerimiz olur, başarı bekleriz, para kazanmayı bekleriz, spor yaprak zinde kalmayı bekleriz, kiloluysak zayıflamamızı bekleriz, beklemek bedava, yapmak zor… Eee karşılanmazsa ? İşte o zaman ver elini mutsuzluk ve elini karşılıklı tepkiler, isyanlar, bastırma çabaları ve işte günümüz insanı…
Önce hangi beklentileri ele alalım desek, en sorunlusunu derim, ama hangisi sorunsuz ki? İşçiler ve Patronlar mı beklentilerini dengeleyebiliyor, kadınlar erkekler mi beklentilerini dengeleyebiliyor, devlet vatandaş ilişkilerin dede fark yok, Ana/baba Çocuk ilişkileri de farksız ben şahsen ya sorun görüyorum yada sorun yaşıyorum…
Sanayide çırak oldum, çıraklara nasıl davranıldığını çırakların beklentilerinin önemli olmadığını yaşayarak gördüm, Fabrika da İşçi oldum Ustabaşının Müdürün, Patronun yanında bırakın beklentilerimi degersizligimi hissettim… Baba oldum çocuklarım okusun adam olsun bekledim oldu olmadı, bana itaat etsinler istemedim ama birlikte yaşamanın gereklerini yapsınlar istedim/bekledim kah oldu, kah olmadı… Ve geldim 50 yaşına beklentilerimden mutsuz olduğumu anladım, işte bu yazıyı yazıyorum siz çok şey bekleyerek mutsuzluğunuza hayal kırıklığınıza neden olmayasınız diye bu tercübeyi sizlerle paylaşıyorum… Benim hayatım ortamalanın üzerinde sayılır, ama ya altındakiler, ya üstünde olmalarına rağmen abartılmış beklentileri yüzünden mutsuz olanlar az mı? Çok hem de çok… İşte bu nedenle kendimize bir beklenti ayarı yapalım ne dersiniz?
Evet, beklenti ayarı yapalım nasıl yapacagız? Vatandaşın devletten beklentisini ele alsak, yoksa erkeklerin kadınlardan beklentilerini mi bence ikisini de ele alalım ve bunu genel beklentiler üzerinden degerlendirelim…
Evet vatandaşız, devlet hastane yapsın sağlık sorunlarımızı çözsün bekleriz, okul yapsın çocuklarımızı bedava egitsin bekleriz, polis ve jandarma teşkilatı kursun biz vatandaşların güvenligini sağlasın bekleriz, yol yapsın ulaşımımızı kolaylaştırsın bekleriz, baraj yapsın susuz kalmayalım bekleriz, elektirik enerjisi, dogalgaz, mazot, benzin gibi enerji sorunlarını çözsün bekleriz… Eeee bu devlet bunların kaynagını nereden bulacak tabiki vatandaşından vergi alarak… Ya vatandaşlarının vergi verme alışkanlığı yoksa uluslararası finans kuruluşlarından borç alacak ve bunların maliyetlerine faiz gideri de eklenerek yapmaya çalışacak… Ülkemizin 400 milyar dolara yakın borcu olduğu var sayısılırsa… Vatandaşın devletten beklenti dengesizligi ortaya çıkar…
Allah'tan cennet bekleriz, bu beklentinin dünyada, iman ederek, Ahlak ve Adalet üzere iyi ve güzel işler yapan mümin olmak olduğunu unuturuz, sonra da beklentimizi abartığımızı düşünür vah tüh deriz... Her beklenti bir mükellefiyet getirir unutmamak gerekir...
Erkek de, kadın da sevgilim olsun bekler, ama sevgili olma sorumluluğunun sevmek gerektiğini unutursak, beklentilerimiz boşa çıkar sevgili olamamanın sonucu sevgili beklentimizin boşa çıkmasıdır… Bir çok beklenti böyle boşa çıkar…
Kadın erkekden neler beklemez ki, ev alsın bekler, araba alsın bekler, kendisiyle yattığın da tatmin etsin bekler, yemege götürsün bekler, hediye alsın bekler, kendisine karşı romantik, çocuklarına karşı sevecen olsun bekler, bekler… bekler. Yine bunların bir çogu haklı beklenti dairesi içindedir…
Erkek, kadından ne bekler, kendisine saygı duysun bekler, çocuklarına ve evine iyi baksın bekler, yatakda her sitediginde hazır olsun bekler, bekler… bekler makul beklentilere evet ama aşırı beklentilere hayır…
Patron işçisinden zamanın da gelmesi bekler, zamanı dolmasına rağmen hala çalışmasını bekler, işini düzgün yapsın bekler, kendince hainlikler yapmamasını bekler, kendisine kar ettirmesini para kazandırmasını bekler…
İşçi maaşının zamanında düzgünce ödenmesini bekler, geçinebilecegi kadar maaş almayı bekler, çalışma sürelerine uyulsun, zamanında işine geldigi gibi zamanı dolunca da evine gitmeyi bekler, kendisinin iş yerinin bir emekcisi olunduğunun farkında olunmasını bekler, bekler…. Bekler.
Yalnız şunu unutmayalım her beklenti bize bir yükümlülük yükler… Her beklentinin bir külfeti bir maliyeti vardır, bunu birileri yüklenir. İşte tam bu noktada beklenti dengesi karşımıza çıkar, evet beklenti dengesi nedir?
Evet beklenti dengesi nedir, vatandaşsak, vatandaşlık sorumluluklarımızı yerine getiririz, devletten de devlet olmasının gereklerini bekleriz isteriz, karşılanmazsa tepki gösterme hakkımız dogar… Kadınlardan beklediklerimzin aynısı bizde yapmak durumundayız, kadınlarda erkeklerden ne bekliyorsa bu beklentilerin külfenin farkında olarak, beklemek geregini anladıklarında… Erkekler kadınların kendilerine karşı hoş görülü olmalarını bekler, o zaman hoş görme gerekmez mi?Beklenti dengesi için biraz karşı tarafın haklarının ne olduğunu düşünmek gerektiğini düşünüyorum... Yani o meşhur laf empati kardeşim empati...
Kendimizden, beklentilerimizi, ben olarak ne kadar yerine getiriyoruz? İşte kendimize gösterdiğimiz hoş görüyü başkalarına da göstermemiz gerekmez mi? Yada başkalarından beklediğimiz hoş görüyü biz de onlara göstermemiz gerekmez mi?
Bakın hep bekliyoruz, ama karşı beklentileri hiç de umursamıyoruz, o zaman beklenti dengezilikleri doğuyor ve hem bizi hemde karşımızdakileri mutsuz ediyor… Acıksası bu beklenti işinde aşırı bencil davranıyoruz ve çevremizin mutsuzluğuna neden oluyoruz bu aşırı beklenti bencilliğiyle… Eee çevremiz mutsuzsa biz de mutsuzuz demektir… Bunu öğrendiğimizde beklentilerimizi dengeleyebilecegiz sanırım…
Hayattan, hiç bir şey beklememeliyiz mi desek, yok bekleyecegiz ama, benlentilerimizle cabalarımızı dengeleyerek... Beklenti dengesizliginden kurtularak başka beklentileri dikkate alarak yaşayarak, mutlu olma dilegiyle selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil --- Şubat 15 – www.vatandasfikri.com
|