NEDEN RAHATSIZIZ?

Bizi rahatsız  eden bazı olaylar olur, bu olayların kaynağını merak edermiyiz bilmem, etsek bizi rahatız eden olayları bu kadar sık yaşarmıydık bilmiyorum? Bizi rahatsız eden olayları üç gruba ayırabiliriz bir, doğal olanlar, iki içinde yaşadığımız toplumdan kaynaklı, üç kendimizin kendimize verdiği rahatsızlıklar diyebiliriz…

Biz doğal hayatın içinde yaşarken susarız, acıkırız, sıcak ve soğuk gibi hava olaylarından rahatsız oluruz, bu alanda yapacağımız şey sınırlıdır, ufak tefek önlemlerle de birçoğunu aşarız aşamadıklarımıza da uymaya çalışırız, bu alanda daha da fazla bir şey yoktur… İki içine doğduğumuz toplum bizi kendine uydururken, biz bu durumdan rahatsız oluruz, direniriz toplumla biz bir çatışma içine gireriz… Bu çatışma bizi rahatsız eder, bunu düşük seviyede tutmak, hem bizim toplumsallaşmamıza yardım eder, hem de toplumsal aidiyetimizin gelişmesine lüzumundan fazla zarar vermez… Bu aidiyet duygusu bizde müştereklerimizin oluşmasına yardım eder… Biz içine doğduğumuz toplumun bize sunduğu kültürel değerlerle çatışmamızı bizi rahatsız etmeyecek seviyeye çekebilirsek, toplum bize bu esnekliği sunarsa, toplumla bizim çatışmamız bir dengeye oturacak bu alandan bize gelen rahatsızlıkları en aza indirebileceğiz diye düşünüyorum… Toplumu biz, bizim toplumu rahatsız olmadan kabulleneceğimiz bir denge de bulabilirsek bu alanın vereceği rahatsızlığı da aşabiliriz… Üçüncü olarak da bizim bize verdiğimiz rahatsızlıklardır ki, bu yukardaki saydığımız ilk ikisi kadar belki de daha fazla olduğunu düşünüyorum… Neden?

Gelelim, bizim bize verdiğimiz rahatsızlıklara… Bence, bizim bize verdiğimiz temel rahatsızlıkların başında bizim mutsuzluğumuzun kaynağı ahlak, adaletsizliğimizin, topluma güvensizlik olarak yansıması ve bunun bize ve birbirimize verdiğimiz rahatsızlıklara dönüşerek sorun olmasını nasıl göreceğiz bilmiyorum… Güvensizlik karşılıklı şüpheleri ve kaygıları besler ve bu iki neden de, hem bizi hem de birlikte yaşadıklarımızı rahatsız eder… Bu rahatsızlığımızın kaynağı içimizde ki adalet bekçisi olan vicdanımızdır, o adalet ve ahlak önerir, biz alışkanlıklara ve isteklere dayalı bu ahlaksızlık, adaletsizliklerimizle vicdanımızı rahatsız ederiz, oda bizi eder… Bu rahatsızlığı aşmanın yolu ise adalet ve ahlak üzere bizde erdemin oluşması, oluşturulması gerekir, bunun için ilk yapılacak şey bu alanda ki eksiklikleri kabul etmektir… Ahlak ve adalet alanında durumumuz nedir, vicdanımız neden rahatsız, bizi neden rahatsız ediyor? Bu soruları piyasaya göre değil, ahlak ve adaletin bekçisi vicdana göre cevaplarsak biz rahatsızlık veren sorunları aşabiliriz… Umuduyla selam ve sevgilerimle…                           

Fikri Adil – 4.5.17 – vatandasfikri.com