KAMUNUN/KÜLTÜRÜN SİYASALLAŞMASI
Kültür olanla siyasal söylem bir yere kadar yapılabilir, ama yine kültür olanla siyasal kararlar alınırsa, hem toplumsal hem de uluslararası sorunlar yaşarız… Neden mi?
Aşağı, yukarı Dünyanın belli başlı tüm toplumlarının yaşadığı ülkeler ya mezhepsel farklılıkları, yada etnik farklıkları, hatta çok yerde bizim gibi ikisini birden toplumları içinde barındırmaktadır. Bu kültürel bir durumdur... Hatta ABD gibi ülkeler de etnik kimlikler o çeşitlidir ki, inanç farklılıkları o kadar çeşitlidir ki kültürle siyaset yapmak toplumsal birliği sağlayan vatandaşlık bilincini dinamitlemektir… Biz dinamitliyormuyuz neyiz?
Evet, biz partili Cumhurbaşkanı, Partili Belediye başkanı, parti etkisinde ki yargı, parti etkisinde ki Kaymakam Vali, parti etkisinde ki müdür ve memur derken… Bu etkileşimleri kendi kültürel penceremizden de yaparken rahatsız olanların rahatsızlığını anlayamamamıza da şaşırıyorum… Devlet ihalesini biz alalım, devlet memurları biz olalım, kısacası iktidar nimetlerini bizim adamlardan yana belirgin bir şekilde çevirelim, sonra bize karşı tepki gösteren grupları da hainlikle suçlayalım…. Biraz sakatlık yokmu arkadaşlar? Bunu yaparken mezhepsel kimliğimizi, etnik kimliğimizi öne çıkarırsak, sık sık kültürümüz olarak kalan tarihsel olayları tarihsel bağından mekânsal zamansal olarak kopararak günümüze getirerek kullanırsak… Belki kısa vadede bizim parti oy alır, ama toplumsal düzenimizi uzun vadede sıkıntıya sokarız… Bunun için kültürel alanla, siyasal alan karıştırmamalıdır diye düşünürüm, vatandaşın yasal hakları, evrensel olarak demokratik ülkeler de neyse, bizde de o olacak ve böylece siyasal alanda vatandaş, olarak yer alacağız… Kültürel alanda da o kültürün bir ferdi olarak yer alacağız ki toplum olarak siyasal meselelerden doğan gerilimleri kültürel alana taşırmayalım hatta kültürel olan değerler gerimler de frenlerimiz olsun…
Kültürü mümkün olduğunca siyasal alandan uzak tuttuk yeter mi yetmez, kamu görevlileri devletin görevlileridir ve vatandaşların hepsine hizmet etmekle sorumludur/görevlidir… Biz polis kendisi A partili, Ben B partilinin güvenliğini sağlayamam diyemez, aynı şey öğretmen ve doktor içinde geçerlidir… Aynı şey Vali, Kaymakam, Belediye başkanı içinde geçerlidir… Yani siz bir partiden seçilmiş olabilirsiniz, Bir parti iktidarı döneminde atanmış olabilirsiniz görevinizin gereği o görev alanında ki vatandaşların hepsi eşit hizmet hakına sahiptir… Bunu yasalar söyle, yasalar söylemese bile vicdan söyler, neden mi? Kamu hizmetinde bulunan herkes, siyasiler de dahil olmak üzere maaşlarını vatandaşın ödediği vergilerden, vatandaşa hizmet edeceğiz diye alırlar… Vergi alırken sorulmayan partili olunup olunmaması hizmetten yararlanırken sorulursa, büyük toplumsal sorunlar çıkar… Çıkmaması için ne yapabiliriz?
Öncelikle siyasal alan da siyasal düşüneceğiz, bunun sadece toplumsal birliğimizle de alakası yok, uluslararası ilişkiler de bunu gerektiriyor… Diyelim ki kendi içinde A mezhebini, bizim mezhep mensupları diye destekliyorsuz, komşu ülke B mezhebinden se ne olacak, iç sorun dış sorunla desteklenecek sorun toplumsal düzenimizi tehdit eder hale gelecektir… Bunun içindir ki, demokratik sistemin temel dinamikleri olan, demokratik seçimler, parti içi ön seçimlerde dahil olmak üzere güçler ayrılığı, laiklik gibi yönetim değerlerinden şaşmamak gerekiyor… Örnegin güçler ayrılığından şaştığımız da, güçler birleşmesi yaşarız, buda iktidarda bulunan partide otoriter eğilimleri artırır… Bunun nedeni yasa yapıcı bu parti üyeleri, Yasalarla yargılayıcı bu parti etkisinde ki yargı, zaten kendi alanı olan yürütmeyle de yürütme erki bu parti olursa… Bu partinin dışında kalan vatandaşlar kendilerini dışlanmış hissetmezler mi? Biz 28 Şubatta ne hissetdikse şimdi de bazıları bunu hisseder hale gelmişse, biz toplum olarak yaşanılan gerçekliklerden hiç ders almıyor dönüyor aynı noktaya geliyoruz demektir, bu sefer dışlayanlar farklı, dışlananlar farklı ama olayların içeri aynı oluyor… Bu kısır döngüyü kırabilmek için, kültürün mümkün olduğunca siyaset alanı dışında tutulması, kamu görevlilerinin siyasileşmemesi, güçler ayrılığı ilkesinin evrensel demokratik ölçülerde uygulanması, parti içi demokrasinin acilen gerçekleşmesini sağlayacak bir siyasi partiler yasası.. Gerekmektedir, bu alanlarda davranış ve siyasal reformlara acilen ihtiyaç vardır… Ülkemizde ki profesyonel siyasetçilerin (AKP, CHP, MHP, HDP; BBP, SP) dikkatine sunar… Bir T.C Vatandaşı olarak Demokratik toplumsal düzenin iyi işletilmesini talep ederim… Selam Ve sevgilerimle…
Fikri adil --- 02.06.2016 07:15--- www.vatandasfikri.com
|