US’UNU KAYBEDEN KİŞİ/TOPLUM
Us, nedir, kaybedersek nelere neden olur, Ussuz insan insan mıdır, bizi insan yapan en büyük özelliğin olmaması demek sorunlu bir kişi ve toplum oluruz demektir… Bu nene le Us’umuza sahip çıkmalıyız derim… derim demesine ama zaman zaman Ussuz kişilerle karşılaşırım ve üzülürüm… Belki de ben de zaman zaman us dışına çıkıyor birlikte yaşadıklarımı üzüyorumdur, insan bilerek us dışına çıkmaz, çıkmamalıdır… Ama öyle olaylar yaşarız ki, bu kadar ahlaksızlık, bu kadar adaletsizlik, bu mutsuzluk verenler nasıl akıl/us sahibidirler anlayamayız… Yaşadığımız bir olaya geçeden önce Us nedir, sonrada olan ve olmayan insan da ne gibi etkiler yapar?
Us: İnsanın mantıklı olarak düşünmesini sağlayan süreç ve eylemlerin bütünü için de tutarlı ve dengeli bir biçim de muhakeme yoluyla çıkarımcı olarak düşünme yetisi diyebiliriz… Bu biz normal vatandaşların Us/Akıl algısı, ya felsefeciler ne demiş, bide ona bakalım mı, yazı biraz uzayacak ama bakmakta fayda var, akıl/us önemli bizi biz insan yapan bir özellik…
Us: Refleksi duyarlığın karşıtı olarak, düşünme, anlama, kavrama yetisi; usavurma, bu yolla çıkarımlar da bulunma yetisidir demiş felsefeciler ve devam etmişler… Olaylar/olgular, olacaklar ya da kavramlar arasında bağıntıları görebilme, kurabilme yetisi… İşte tam bu noktada, insan ortaya çıkar, biyolojik bir canlı olarak hayvandan bu yetenekleriyle ayrılır… Bu bağlamda: 1. İnsanı hayvandan ayıran öznitelik. İnsan genellikle usu olan bir hayvan olarak tanımlanır. Hayvanlarda bile belli bir anlak olduğu, ama us olmadığı kabul edilir. Filozoflar,, felsefeciler durmaz, onlara göre ussal duruşlar insanlıktan çıkış hayvan seviyesinde yaşayıştır, bu hayvanları küçük görme, yerme anlamında değil insanın yeteneklerinden kopuş anlamındadır.. Us, duyulardan gelen bilgileri algılayan, bunları zihinsel depolama yapabilen, sonra gerektiğinde bu bilgileri kullanmamızı sağlayan bir insani yetidir…
Duyu algısı, us, anlık, dizisinde, us anlığa göre daha aşağı bir sıraya konmuştur, duyu algılarını kavramlar altında toplayan yeti olarak gösterilmiştir. Us, düşünülmesini istenmeyenler tarafından sürekli baskı altına alınmış, bilgisiz bırakılmış Us bilgi üretmiş, Ussuz davrananlar ise bu sefer uslu/akıllı davrananlara baskılar yapmaya başlamışlar… Sokrates’in, Ebu Hanife’nin başına gelenleri hepimiz biliriz, bugün kim bilir, hangi Uslunun, başına ne geliyor yarın tarih ussuzluklarımızı yazacak ve gelecek nesiller bizi yargılayacaklardır… Bu baskılardan kurtulmak için insanlar devrim yapmışlardır,(Fransız devrimi) aslına bakarsanız bu devrime akıl devrimi diyebiliriz… Buna akılla/usla aydınlanma demişler…
Aydınlanma'dan, bu yana us yüksek bir bilgi yetisi olarak kabul edilir, böylece us kavramlar yetisi değil, anlığın kavramlarını ilkeler altında birleştirme, işleme yetisi, gelen bilgileri, tez, sentez, düşünce olarak davranış ilkelerine dönüştürme yetisidir de diyebiliriz… Usun ilkelerine ya da kavramlarına fizikötesi nesneler, yani deneyim ötesi nesneler de konu olabilir, buna metafizik düşünme denir… Yani Us/akıl sadece duyulardan gelenlerle değil kendide bilgi ğretme kapasitesine sahip bir yeteneğimizdir… Bunu kullandıkça kişi ve toplum olarak gelişiriz… Ya kaybetmişsek, ya akıl cüzdan mı ki kaybedelim derseniz, çevremizde ki akılsızca davranışları nasıl açıklarız? Şimdi size iki olaydan örek vereceğim… Biri kurgu, diğeri yaşanmış, tanık olduğum bir olay…
Birinci olay, kırmızı yanan bir trafik lambasını geçene mi çok ceza veriler, yoksa kasten adam öldürene mi, tabiki kasten adam öldürene… Şimdi sosyal medya üzerinden insanlar genel olarak arkadaş bulmaya çalışır… Benimde izlediğim bir gruba bir tanıdığımla gittim, oda oradan birkaç kişiyi eklemiş, bunun üzerine bana attığı ve benim ona attığım mesajı isimleri silerek sizlerle paylaşıyorum… Bu Arkadaş kendini Us’lu adam diye de gruba ve çevreye sunuyor, entelektüel derinliği olan adam diye de sunuyor, bana göre bu mesajı atan kişi Us’unu kaybetmiş kişidir… Ben bu mesajları değerlendireceğim sizde değerlendirin…
Uslu Adam Diye Sunan Kişi – “Abi ………….. (Bu noktalı yerde iki tane grubun adı var) gibi yerlerden bir daha tek kişiyi ....... görmek istemiyorum ... senin çevrenden gelenlere söyle bir daha ..... görürsem çok kötü olur.. Burayı …… zannediyor….. herhalde burayı ve beni başka yerlerle karıştırmasınlar bir daha bir kadından bir şikayet gelir vallahi etek giydirir gezdiririm ……. da bir daha uyarmam bu konuda”
Ben “……. sen ne diyon aklını peynir ekmekle mi yedin, yarın geliyorum bana etek giydir, benden, sen ne gördün de böyle şeyler yazıyorsun”
Bu mesajlardaki Us Sakatlıklarını değerlendireceğim… İkinci mesaj benim…
Birinci hata grupla topluluklarla kişiyi karıştırıyor, diyelim grubun birinde bir kişi hata yaptı, hepsi suçlanamaz diyor akıl, izan vicdan… İkinci hata benimle benim tanıdıklarımızı karıştırıyor… Üçüncü hata hakaret vari söylemler içeriyor sildim, Dördüncü hata özrü kabahatinden büyük derler ya, arkadaşa açıktan küfür etmiş mesajları istedim vermedi… Beşinci hata, sözde kadınları koruyor ama kadının eteğini erkeğe giydirmeyi küçük düşürücü bir hakaret olarak yapıyor… Altıncı hata kendini yasal otorite sayıyor ve buralara uğramayın, sizi etek giydirerek cezalandırırım diyor…
İkinci mesajda ben Usunu/aklını peynir ekmekle mi yedin ne biçim mesaj yazıyorsun diyorum, geliyorum etek giydir diyorum, bende ussuzluk tuzagına düşüyorum, karşımdakine benziyorum ve telefonla arıyorum… Bana verdiği cevap senin arkadaşın buradan arkadaşlar eklemiş, küfür ediyorum, bana gülücük simgesi gönderiyor diyor… Ben ertesi gün gidiyorum yerinde yok, en kısa zamanda yine gideceğim, amacım kavga etmek değil bu yanlışları ona atlatmak olacak… Adamda ki Ussuzluğun/Arsızlığın rahatlığa bakar mısınız? Diyelim ki arkadaş ayıp etti, kabahat etti, sen küfür, hakaret, tehdit ediyor, suç işliyorsun… Akıllı/Uslu kişiler toplumlar kabahatle suçu karıştırmaz, ancak akıl ve usunu kaybeden kişi ve toplumlar kabahatle, sucu karıştırır…
Sonuç olarak bilgisizlerin, bilgiden nasibini alamamış kişilerin, akılsızların/USSUZLARIN çoğunlukta olduğu toplum aklını/usunu kaybetmiş toplumdur… Kişi ve toplum olarak bilgiye dayalı akılla, akla dayalı düşünceyle, düşünceye dayalı davranış ve söylemle kişisel ve toplumsal olarak Usla yaşayalım dileklerimle… Selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – 27.1.19 – vatandasfikri.com
kaynak: http://tdk.gov.tr/index.php?option=com_bts&view=bts
|