ADİL OLMA SORUMLULUĞUMUZ MU VAR, ZORUNLULUĞUMUZ MU?!!
Adil Davranmadığımız da Ne Oluyor?
Gelin bugün adil olma sorumluluğu üzerine düşünelim, nedir adil olma, neden sorumluluğumuz var? Bana kalırsa zorunluluğumuz var, ama gördüğüm ise ne sorumluluk nede zorunluluk hissetmeyen bir çoğunluk var… Biz ne yapabiliriz?
Önce neden adalet duralım mı, yoksa sonuçlarına mı bakalım, adaletsizliği sonucu nedir, zulümdür… Zulme rızanın bizim inancımızda, kültürümüzde anlamı nedir? Çok tekrarladığımız bir ilkeyi hatırlatayım mı, Zulüm karşısında susmak şeytanlaşmaktır. En büyük düşman hani şeytandı? Biz şeytanı düşman olmaktan çıkarmakla kalmamışız kendimiz adaletten uzaklaşarak şeytanlaşmaya başlamışız… Bu kısım dindar arkadaşlar içindi.. Az inananlara gelince de bak ne diyor felsefe!!
Felsefe daha ilk adımını atarken dünyaya, bak ne demiş Platon Abi? “İyi varken kötüyü tercih etmek ahlaksızlıktır” Ahlak ve adalet ortak iyiliktir, iyiliklere neden olmaktır, iyiliğin temelinde ahlak ve adalet üzere yaşayarak mutlu etmek ve olmak vardır… Amaç ortak iyilik ve adalet ve ahlak üzere yaşayarak mutlu olmak ve etmek olursa… Adalet ve ahlak aynı ibadet yapıyormuş gibi farz olur… Dinin emride ahlak ve adalettir, felsefenin ibadeti de ahlak ve adalettir… Bu iki kavram toplumun temelidir…
Ahlak ve adalet üzere yaşamazsak ne olur, içinde yaşadığımız toplumun temeline kendi ellerimizle dinamit koymuş oluruz, adalet ve ahlak normlarına dayanan hukuk kurallarıyla kişisel/toplumsal adaleti sağlayamazsa… Bu toplumda ahlak ve adaletsizlikle fitne tohumları ekilmiş demektir, her tohum bir fesat içermektir, fesat ise toplum da olmaması gerekenlerin yaşanması demektir…
Evet, ahlak ve adalet toplumun temel normu olamamışsa, yapamamışsak toplumsal hayat hepimizi rahatsız eder, adaletsizliği yapanı bile rahatsız eder… Adaletsizliğe ve Ahlaksızlığa maruz kalan onun verdiği maddi kaybı yaşar ve manevi kayıplar daha çok can yakar, adaletsizliği yapan ise bir maddi kazanç sağlarken, iki manevi, psikolojik yani ruhsal sorunlar yaşar… İki kişi adaletsizliği ve ahlaksızlığı ta iliklerine kadar hisseder bir yapan, iki maruz kalan… Şahsen bana sorsanız, adaletsizlik mi yapmak maruz mu kalmak istiyorsun diye.. Benim ilk vereceğim cevap ikisi de uzak dursun, ikisini de yaşamak istemiyorum… İlle de adaletsizlik yapmak ve maruz kalmak zorunda kalırsam ben adaletsizliğe maruz kalmayı tercih ederim… Bunun nedeni nedir?
Başta bahsetmiştim, adil olma sorumluluğumuz var, hatta adil olma zorunluluğumuz var neden? Ben adaletsizlik yaptığımda başkalarının da bana adaletsizlik yapabileceğini baştan kabul etmiş oluyorum.. Nasıl yani? Düşünsene, sen adaletsizlik yaparken kendine engel olmuyorsan, karşıdaki sana adaletsizlik yaparken neden kendisine engel olsun ki? Yaratıcı, bize akıl ve irade vermiş biz aklımızı bilgiyle, bilgimizi iyilikle, adaletle, ahlakla hayatımıza aktarırsak, adiller, ahlaklılar olarak toplumsal huzura, kişilerin mutluluğuna hizmet etmiş oluruz… Bu toplumda bu kişilerle birlikte yaşadığımıza göre, bizim mutluluğumuzun, huzurumuzun aslın da biraz da, hatta daha çok da karşımızdakilerin mutluluğuna huzuruna bağlı olduğunu… Bunun yolunun da adalet ve ahlak üzere yaşamak olduğunu bilerek yaşamak dileğiyle selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – 1.7.18 – vatandasfikri.com
|