KOVULAN AHLAK!

(YOKSA AHLAK TOPLUMSAL ALANDAN KOVULDU MU?)

(Toplumsal alandan kovulan ahlak, nereye göç etmiştir?)

Bize en gerekli olan toplumsal alandan kovulan Ahlak, nereye göç etmiş, yada nerede görevlendirilmiştir? Hiç düşündünüz mü, düşünmedinizse bu konu üzerinde hepimiz el birliğiyle, pardon akıl birliğiyle düşünelim mi?

Evet, Ahlak mali, ticari, yönetim, iş ve mesleki alanlarından kovulmuştur, kovulan Ahlak nerededir, derseniz merak etmeyin hemen söyleyeceğim… Sevgilimle benim arama sokulmuştur, kısacası yatak odası işlerine bakar olmuştur… Kim kimle nasıl cinsellik yaşayacak alanı artık en önemli ahlak alanı olmuştur… Kısacası Ahlak olması gereken alanlardan kovulmuş, toplumsal alanlardan sürülmüş, cinsellikle ilgili alanlarda, boş kalmasın diye atıl bir göreve verilmiştir… Ahlak da, Ahlaki sorgulamaları asıl alanların da, yapamadığından, yaptrılmadığından bu alan da sınırsızca ahlaki sorgulamalar yapmaya başlamış, insanlara neredeyse özel alan bırakmamıştır… Ahlaksızlık nedir derseniz, bir kızla, erkeğin sanal alanda cilveleşmesidir, diyenlerin var olduğunu düşünüyorum… Ben onlara küçük bir hatırlatmayla devam edeceğim, sınavlara hile karıştırmak değilmidir torpil yapmak, yolsuzluk degilmidir, ihaleye fesat karıştırmak, bunlar normal işlermidir, ahlakimidir, değil midir? Artık kişisel alanı, güçsüzleri, sorgulamaktan güçlüleri ve toplumsal alanı sorgulamaya geçemelidir ahlah degil mi?

Eee, ne yapsın ahlakçılar yönetimlere, iktidar sahiplerine, güçlülara adil mi, ahlaklı mı soruları soramadıklarına göre… Nerede ahlak uygulanacak… Cinsellik alanına doğru, yürü bu alan senin alabildiğine karış insanların hayatına ama bizi sorgulama yoksa seni duman ederim, zılgıtını yedikten sonra, eyvallah abi diyerek, postu özel alana seren ahlak burada da artık sevimsiz olmaya başlamıştır… Ahlakın, asıl alanı olan, yönetim ve mesleki alana gitmesi zamanı daha gelmedi mi ki? Ne zaman göç edecek ahlak memleketine bilinmez…

Din adamlarının söyledikleri dine uygun mu, dinin neresinde bu söylenenler, şayet dinde yoksa bu söyledikleri, bunlar ne kadar ahlaklı sorusu da sorulamayacağına göre… Mahallede dedi kodu yapar gibi sen şunu yaparsan, gerekli gerekişiz cilveleşirsen, argo konuşursan, şuraya girerken şu ayağınla girmezsen çok çok büyük günahlar var, şu elinle taharet edersen maşallah öbür dünyada o elin şu olur, alanın da acımazsızca insanlarımıza vaazlar veren, emirler yağdıran ahlak artık biraz da yöneticilerin ne yaptığıyla ilgilensene…. Kamu işlerinde ki savsaklamalara, adam kayırmalara, hazinenin lüks ve gösteriş için nasıl da çar cur edildiğiyle ilgilensen, Ahlak vallah da billah da hepimizin baş taşı olursun…

Eyy Ahlakcılar, eyy Ahlak artık çık toplumsal alana, toplumsal alanlardaki sömürülere, istismarlara, sağlıksızlıklara, neden olanlara bir dur de…. Benim kişisel alanımdan kaldır postunu, biraz da ser postu parayı kontrol edenlerin, devletin gücünü kullananların alanına ser… Emin ol hepimiz seni daha çok seveceğiz bunu bil…

Ahlak kişisel alanda mı yaşanır, toplumsal alanda mı, ben toplumsal alanda derim, en çok bize toplumsal alanda lazım olan bu değeri bir alana hapsetmek geçmiş zamanlarda iktidar sahiplerinin baskıları sonucu olmuştur…

Sen gel Halifeligi babadan oğula geçmesine neden olan Muaviye’yi eleştir… Sen halkı açlıkla boğuşan bir ülkeyi yönetenlerin lüks arabalarına, yatlarına, saraylarına bunlar ne yahu desene, valla seni baş tacı yaparız Ahlak… Her adamı olana bir müşavirlik veren yönetenlere, olmadı bir de bakan yardımcılıkları da icat edelim, yok olmadı şuraya şu daire başkanlığı icat edelim… Yetmez milletvekillerine üçer danışman verelim… Ohhh ne Ala, neredesin Ahlak…

Emekliye %4 zam, tüketim mallarına, ekmeğe %25 zam yapılırken neredesin be arkadaş… Hak ediş, şu ediş bu edişlerle, milletvekillerinin maaşlarını en az iki asgari ücret zam yapılırken asgari ücret 1050 lirayken neden susuyordun be Ahlak… 10 - 15 tane ayrı yerden maaş alan belediye başkanlarını rektörleri görmezden geliyorsun da ahlak ben sevgilime şöyle bir öpücük kondurdumu, sosyal medyada birilerine neredeyse selam verdin diye ahlaksız oluyorum… Yapma ahlak, etme ahlak… Sen sen değilsin, sen seni senlikten çıkaranlara doğru çevir gözlerini, biraz da onları çek sığaya, sok hızaya, beni çok hızaya soktun be ahlak…

Toplum olarak artık ahlakı yönetim alanlarına, iş alanlarında patronların da odasına, devleti yöneten devletlerin de makamına davet edelim.. Ben onun oturduğu koltuğa oturmam, bindiği arabaya binmem diyen ve ilk emrinin bunları değiştirin olan bürokratında odasına ne oluyor diye dal be ahlak…

İşte o zaman seni daha çok seveceğim//severiz be ahlak… Ama bu gazla oralarda dikkat et başına bir şeyler gelsinde istemem ahlak… Son olarak, sen bize lazımsın ahlak, selam eder ellerinden öperim ahlak…

Fikri Adil --- Ocak 16 – www.vatandasfikri.com