|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
Hıdırellez Bayramı, Hızır Günü |
HIDIRELLEZ
(Hıdırellez bayramı, Hızır günü)
Yine bir bahar canlandı ve Hıdırrellez günü geldi, yine dememin nedeni Allah''a şükür ki 48 defa tanık olmuşum. Bu günü kutlama bir ara unutulmaya yüz tutduysa da iletişimin artmasıyla toplum olarak tekrar hepimiz duyar ve kutlar olmaya başladık. İyi yaptık kültürel degerleri yaşamak lazım…
Kültürel degerler yaşanırsa yaşar. Fikri Adil
Hıdırellez bahar bayramı da diyebilecegimiz Orta Asya da ve Anadolu da kutlanılan bir bayramdır. Bu günün bayram olmasının nedenlerinden birinin Hıdırellez günü, Hızır ve İlyas’ın yeryüzünde buluştukları gün olduğu gün sayılarak kutlanmaktadır. Hıdırellez günü, Miladi takvimi göre 6 Mayıs, eskiden kullanılan Rumi takvim olarak da bilinen Jülyen takvimine göre 23 Nisan gününe denk gelmektedir. 6 Mayıs’tan başlayıp 4 Kasım’a kadar olan süre Hızır Günleri adıyla yaz mevsiminin başlangıcı ve yaşanması kabul edilir.
5-6 Mayıs gecesi ve bu gün kış mevsiminin bitip sıcak bahar ve yaz günlerinin başladığı 8 Kasım’a kadar devam eden baharın başlangıcı ve yazın devamı anlamına gelmektedir. Yaz gercekten de bayramdır, donmaktan kurtulmuşuz, bitmek üzere olan gıdalarımızın yerine doga bize yeni ürünler vermeye başlamış, ürünler ekme mevsimi gelmiş, doga canlanmış otlarla, kuşkonmazlarla, mantarlarla bizi besler hale gelmiştir. Evet bence büyük bayramdır Hıdırellez, yakacak sorunu da, yiyacek sorunu da daha kolay çözülür hale gelmiştir. Hoş geldin 6 Mayıs Hıdırellez… Hıdrellez Bayramı, Türkiye'de 5-6 Mayıs arasın da ki gece de kutlanır.
Hızır ve Hıdırellezin tarihi kökenine geldiğimiz de ise, hakkında çok çeşitli rivayetlerin olduğunu görüyoruz. Bunlardan biri bu kutlamaların agırlıklı olarak Mezopotamya ile Anadolu kültürlerinin etkili olduğu bölgeler de kutlanmasına dayanılarak bu bölgeye ait olduğu ileri sürülmektedir. Diger bir söylem de ise Orta Asya Türk kültür ve inançlarına ait bir bayram olduğu yolundadır. Hıdırellez Bayramı’nı ve Hızır düşünüşünü tek bir kültüre mal etmek olanaksızdır. Ama her kültürün çeşitli adlarla da kutlandığına tanık olunmaktadır. Baharın başlangıcı olarak çok geniş bir coğrafya da kutlanmaktadır. Aslın da bu bahar ve yaz geliyor diye sevinen insanın bayramıdır.
Bugün Hıristiyanlarca da kutlanmaktadır. Baharın ve doğanın uyanarak canlanmasının ilk işaretlerinin verildiği gün olarak kabul edilir ve Ortodokslar Aya Yorgi, Katolikler St.Georges Günü olarak kutlamaktadırlar.
İslamın Kitabı Kur'an da Hızır’a yüklenen anlama baktığımız da ise Kehf suresi'nde Musa ve bir gencin kıssası olarak anlatılmaktadır. Kehf Suresi'de dahil olmak üzere hiçbir yerde Hızır ismi geçmemektedir ancak çeşitli hadislerde bu şekilde anılmaktadır. Olayın yaşandığı yer için "iki denizin birleştiği yer" denilmektedir. Uzun bir yolculuk yapan Musa ile yanındaki gencin beraberlerinde, yemek için getirdikleri balığın kaçması ile başlayan olay sonrasında, 65. ayette Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim öğretmiştik denilerek Hızır, olarak atfedilen den bahsedilir.
Hızır kelime anlamıysa yaşam suyunu “ab-ı hayat” içerek ölümsüzlüğe ulaşmış olaganüstü yetenekleri olan, baharla birlikte aramızda dolanarak, bize bolluk, bereket ve sağlık dağıtan hayali bir kahramandır Hızır… Hızır bir kişiden çok aslında doğanın canlanması, baharla birlikte gelen bolluğun, dogal yaşamın canlanmasıdır dersek daha iyi anlamlandırmış oluruz.
Temiz bir Kalbi olan, Allah'a inanan zor da, dar da kalan insanlara yardım eden olagan üstü bir gücü olan kişilik.
Doganın canlanışına neden olarak uğradığı yerlere bolluk, bereket, zenginlik veren bolluk timsali…
Her hangi bir sorun yaşayan, hastalığına derman bulamayanların dertlilere derman, hastalığına şifa veren bir mucizevi güçü yetenegi olan kişi…
Bitkilerin can vererek yeşermesini, hayvanların içgüdülerini uyandırarak üremesini tetikleyen, insanların bahar çoşkusu dediği canlılığı vererek kuvvetlenmesini sağlayan bir can timsali.
İnsanların şanslarının açılmasına yardım eden, Uğur ve kısmetini acan erkege kız, kıza erkek bulan bir kısmet sembolü olmuştur.
Hızır, Mucize ve keramet sahibidir böylece zorda kalanlara yardım eden bir şahsiyet olarak duygu dünyamız da, iyilerin ve yardımseverlerin eliyle de aramız da yaşar. Acaba biz ne kadar zor da, dar da kalanlara yardımlarımızla, günümüz dünyasın da, aramız da Hızır’ı yaşatabiliyoruz?
Bizim toplum olarak Hıdırelllez’e yüklediğimiz bazı anlamlar ise şunlar olduğunu görüyoruz.
Hıdırellez de baharın taze bitkilerini ve taze kuzu eti ya da kuzu ciğeri yeme adeti vardır. Baharın ilk kuzusu yenildiği zaman sağlık ve şifa bulunacağına inanılır. Bugünde kırlardan çiçek veya ot toplayıp onları kaynattıktan sonra suyu içilirse bütün hastalıklara iyi geleceğine, bu su ile kırk gün yıkanılırsa gençleşip güzelleşileceğine inanılır.
Bu bayramın Kutlama mekanı olarak genellikle dogal mekanlar tercih edilir ki doganın canlandığı, bizi bağrına kabul ettiğine tanıklık da edilmiş olunur.
Bu gibi yerlerin dışın da Hıdırellez ateşi yakıldığından olsa gerek şehirlerin yüksek yerlerine Hıdırlık denilmektedir.
Hıdırellez zamanın da ülkemizin çeşitli bölgelerin de yaşatılan bazı eleneklere geldiğimiz de ise şunlar da karşılaşıyoruz.
Hıdırellez Istanbul ve çevresin de baht açma olarak karşımıza çıkar.
Hıdrellezde baht açma törenleri de oldukça yaygın olarak uygulanan geleneklerimizdendir.
Bugün Denizli ve çevresinde “bahtiyar” Yörük ve Türkmenlerde “mantıfar”, Balıkesir ve çevresinde “dağara yüzük atma”, Edirne ve çevresinde “niyet çıkarma”, Erzurum da ise bu ün mani çekme adı verilen bir etkinlik yapılır. Yoğurt mayalama geleneğinin olduğu yerler ise Kütahya'nın Tavşanlı ilçesine bağlı Yörük köylerinde bir yıllık yoğurt mayası, Hıdırellez ve bu günü takip eden 2 gün süresince sabah ezanı ile tan ağarması arasındaki vakitte doğadaki bitkilerin üzerinden toplanan çiy tanelerinden sağlanır.
Trabzon-Şalpazarı İlçesi'nde maya katılmadan yoğurt yapılır. Mayalama sıcaklığındaki sütün içine besmeleyle bir tahta kaşık konur. Bu şekilde elde edilen maya bir yıl kullanılır. Gelecek yıl tekrar değiştirilir.
Tunceli ve çevresin de ise bu gün alınan Munzur suyu ile yogurt mayalanır…
Anadolu’nun bazı yerlerinde Hıdrellez Günü yapılan duaların ve isteklerin kabul olması için sadaka verme, oruç tutma ve kurban kesme adetleri vardır. Kurban ve adaklar “Hızır hakkı” için olmalıdır. Tüm bu hazırlıklar Hızır’a rastlamak ve onun feyzinden berketinden yararlanmak amacıyla yapılmaktadır.
Bu gece 5-6 Mayıs arasında ki gecedir, Hıdrellez gecesi Hızır’ın uğradığı yerlere ve dokunduğu şeylere feyiz ve bereket vereceği inancıyla çeşitli uygulamalar yapılır. Yiyecek kaplarının, ambarların ve para keselerinin ağızları açık bırakılır. Ev, bağ-bahçe, araba isteyen kimseler, Hıdrellez gecesi gül ağacının altına istediklerinin küçük bir modelini yaparlarsa Hızır’ın kendilerine yardım edeceğine inanırlar. Aynı zamanda dileklerini kırmızı kurdaleye bağlayıp gül ağacına asarlar. Bir yıl boyunca dileklerinin yerine gelmesini beklerler. Bazı kimseler de ateş yakıp, dilek dilerler. Bazıları bu gecenin sabahına doğru Hızır suyu alarak içilmesini şifa sayar. Bu gece yakılan ateşin üstünden atlamanın da insanın hem manevi ve maddi kısmetini açacagını düşünerek ateşin üstünden atlayarak bahar zenginliği umut edilir.
Bütün bu iyi temenniler, umut etmelerin yanısıra insan kedini baharla birlikte daha çok enerjik hisseder ve bu hissetmenin verdiği istekle daha çok çalışarak beklediği umut ettiği güzelliklere ulaşmaya çalışır ve umut eder. Umudumuz ölmesin dileklerinin yanın da hem Hızırın yardımına hem de kendimize güvenelim önerileriyle selam ve sevgiler.
Fikri Adil – www.vatandasfikri.com - Mayıs 14
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|