Kültürel kolonlar

Toplumsal yapıyı oluşturan kültürel kolonlardır, bunlar tarihin derinliklerinin birikimiyle oluşmuştur. Bu nedenle bunlar üzerindeki köklü degişimler yerine bakımlar üstelikte çok dikkatlice yapılmalıdır. Bu kolonların toplum binasına katkısı, binanın temeli olduğu unutulmadan yaşatılması için çalışılmalıdır.

Bizim kolonlarımız nedir, İslamdır, bu kolonların önemlilerindendir, Ümmet binasını ayakta tutar, Sonra bence birinci kadar önemli olan başka bir kolon ise vatandaşlık kolonudur, vatandaşı olduğunuz ülkenin vatandaşı olarak ülke binasını ayakta tutma sorumluluğunuz vardır. Başka kolonlarda varmıdır? Vardır ama bu iki kolonlar kadar önemli degildir demiyorum, bu iki kolon merkezi kolondur,  (her kolonun ayrı bir vazivezi vardır) yani ana kolonlardır.  Ondan sonra gelen siyasi kolonlar vardır,  başka sağ uçta etnik kökenimizden gelenn kolon, sol uçta meshepsel kökenden gelenkolon diger köşede bölgemizden gelen kolon, öbür köşede aileden gelen kolon şu köşedeki kolonda meslekten gelen kolondur. Bunların hem toplumsal hemde kişisel yapıları ayakta tutmak gibi görvleri vardır.

Şimdi iki kolon toplumsaldır,  toplumsal kültürü ayakta tutar bunlardan biri ülkemizin vatandaşlığıdır, ikincisi din birliğini sağlayan ortak inançtır. Diger kolonlar ise toplulukları ayakta tutar, Türktür, Kürttür, Alevidir, Sunnidir, Şiidir vs…vs Kendi topluluk yapılarını kendi kişisel önceliklerini oluşturmaktadır.  Yalnız şöyle bir alğılama içinde olduklarını başka dinsel ve etnik kökensel topluluklara mensub arkadaşlarımdan duyuyorum, herkes birbirinin yaşam tarzına, inanç ve ibadetine müdahale eder tertirginliğinin verdiği bir güvensizlik içinde olduklarını duymaktayım.  İşte buradaki ortak sigorta TC vatandaşlığıdır, laikliktir, yasaların oluşturduğu yaşam sınırlarıdır ki kimse kimsenin yaşam tarzına müdahale edemez, yasal bir yasak yoksa bile zaten toplumsal barış içinde yaşamak için etmemelidir. Vatandaşlık hakları yasalarda belirtilmiş ve herkese eşit verilmiştir, vatandaşlık hakkı kazanmak için sizim me etnik kökeninize, ne dinsel inancınıza, ne hangi bölgeden oluşunuza bakılmaz vatandaşsanız bu haklardan eşit yararlanırsınız. Yalnız topluluklar kendi iç işleyişlerinde, kişiler bireysel tercihlerinde kendi önceliklerine göre karar verebilirler, bunu sınır ise genel yapıya dikkat etmektir.

Şimdi tam burada sık yaptığımız bir hatayıda hatırlatarak yazıya son verelim. Bu hata kişisel önceliklerimizi ister kültürel olsun, ister ekonomik olsun, ister manen olsun toplumsal degerlerin önüne gecirmemeliyiz. Bunu şundan dolayı net söyleyebiliyorum, İnsan dün toplumsal yaşıyordu, bugünde yaşıyor, yarında yaşayacaktır. Farkındayız degiliz toplumsal yapı bizim için hayatı çok kolaylatırmış, bunun dışında bir yapı düşünemez olmuşuz. Eee o zaman toplumsal kültürün kolonlarını sağlam tutmalı degilmiyiz?

Her hareketin bir enerji kaynağı vardır, toplumsal hareketlerin enerji kaynağı ise kültürel degerlerdir. Fikri Adil

Degerlerin degerini bilerek, benim degerlim kadar, senin degerlerininde senin için degerli olduğu bilincini canlı tutmak dilegiyle selam ve sevgiler…

www.vatandasfikri.com >> Fikri Adil << 26.02.2013 10:08:42