KENDİNİ YOK ETME/SAYMA -1
Biz kendimize baktığımızda çeşitli organlardan oluştuğumuzu ve bu organların işlevlerini görürüz, bazıları otomatik çalışır, onlara herhangi bir talimat vermeye gerek yoktur, bazılarına da dışarıdan destek gerekir…
Örnegin beyin, bilgi, akıl, fikir, düşünce, bunların senteziyle yeni bilgiler, fikirler, düşünceler üzere davranış ve eylemler üretir, yapabilir… Acaba beynimizi ne kadar kullanıyoruz, hiç düşünüyormuyuz? Ya yeteri kadar kullanamıyorsak ne kadar büyük bir eksiklik içinde yaşıyoruz, nasıl anlarız ki? Ayrıca beyne verilen bilgileri kim, hangi kaynak kontrol ediyorsa, sonuçta hangi bilgileri beyne veriliyorsa, o bilgiye dayalı düşünce ve eylem çıkacaktır, bilgi kaynaklarınız kimdir, size/bize hangi amaçla bilgi veriyorlar, üzerine hiç düşünüyormuyuz? Şu otu ye, cinsel gücün artar bilgisi veren, o otu bize satıyorsa, önce bize bilgi sonra ot veriyorsa biz bunun gibi yüzlerce duruma maruz kalıyorsak… Tanrı, Aklını kullanmayanların üstüne pislik yagar diyorsa, akıldan çok uzaklaşmışsak ne pis, ne temiz anlayamayız bile!?!? O zaman aklı ihmal eden, unutan kendini unutur diyerek bu faslı kapatalım mı?
Midemize besin girmezse, mide nasıl görevini yapacak, bizim için besinleri enerjiye çevirecek? Beslenmemize dikkat ediyormuyuz, burada hemen işi ekonomiye bağlamayalım, elma 10 lira sıgara 30 liraysa, rakı içenler acısından 500 liraysa peynir 100-200 liraysa… Bazılarından vazgeçip, bazı besin maddelerini daha çok alabiliriz, beslenme ucuz pahalıdan çok, çeşitlilige dayanırsa daha saglıklı beslenmiş oluruz… Ayrıca ekonomik düzenimiz yeteri kadar paylaşım üzerine kurulmamışsa saglıkla beslenemeyiz… Şu konu üzerine bir araştırma yapın isterseniz, dünyanın en çok ekonomik eşitlisizligi yaşanan ülkeler hangisi, hem aklı kullanmış oluruz, akıl yoluyla neden beslenme sorunu yaşanıyor, onu öğrenmiş oluruz… Başka hangi organlara bakalım.. Bana kalırsa siz bütün organların nasıl çalıştığını bu çalışmada neler yaşandığını, bize ne gibi yaşamasal katkılar sunduğunu araştırın artık bilgi her yerde akıl nimeti de her yerde bizimle… Ben konuyu az tartıştığımız üzerine az düşündüğümüz, sürekli üzerine kapatılan, bi o kadar da çok yaşamak istediğimiz organlarımıza getireyim ve bu konuyla birlikte yazıyı bitirelim…
Cinsel organları ne maksadıyla kullanıyoruz, sadece tuvalete gitmek maksadıyla mı, yoksa onların ne işe yaradığını, bize nasıl haz verdiğini bilerek mi kullanıyoruz?!?! İnsanın sevdiğiyle, güvendiğiyle birlikte bu organı kullanmasına dayalı, ortaya cıkan haz en üst düzey tatmin saglayan hazlardan biriyken, bu hazın yaşanmaması için insanlarımıza her türlü baskı ve yönlendirme yapılırken… Bu günah, ayıp, şimdi zamanı degil, onunla olmaz, bununla hiç olmaz, evlenmeden asla, şöyle haram böyle günah, aman ha çok ayıp… Bakın bütün bunlar kültürel bilgilere dayalı olabilir, iyide bu kadar sınıra rağmen, bu nasıl yaşanacak ve yaşanırken nasıl saglıklı yaşanacak? Bize yasaklamaların yanı sıra, bunlarında anlatılarak saglık yaşanarak daha çok haz, daha çok mutluluk yaşanmasına ne engel derseniz… Bizim özelimize giren yanlış bilgilerle bizi bu yaşanacakların yaşanmamasına nende olanlardır, derim.. Bunların büyük vebali vardır, nedeni yaşanacak güzel şeyleri engeleyecek önerilerde bulunmaları ve bizim de bunlara uyarak… Cinsel hayatımızı vasatlar ligine düşürerek, bu organların hakkını vermeyişimizin sorumluları öncelikle biziz… Sürekli başka dış mihraklara suç atama kolaycılığından vazgeçmeliyiz, sonra bize bu bilgileri ulaştıranlar ve en sonunda yine bu bilgileri başka kaynaklardan, işin uzmanı doktorlardan, doğru mu, yanlış mı diye araştırmadığımız için yine biz sorumluyuz… Bu alanda sorunlar tahmin ettiğimizden daha fazla olsa gerek, nasıl saglıklı yaşanır dersek? Öncelikle meşru yollarla nasıl yani nikahla, evlilikle, bunları uzun süre yapamadıksa, saglıklı olduğundan güvenilir olduğundan emin olduğumuz kişileri kendimize panter seçerek, arıca neler yapıldığında daha çok karşımızdakine haz verebiliriz diye karşılıklı birlikte olduğumuz insanı düşünerek, haz çıtasını yükselterek, haz alınmasını, saglayarak daha saglıklı yaşanabilir… Yaşansında!!!
Her organımızı yok sayış kendimizi yok sayıştır, yok saymak için bahane üretmek yerine yaşamak için bahane üreterek, el ne işe yarar, güzel şeyler yaparsak bu ellerle onu yaratılış/oluş amacına göre kullanmış oluruz… Tüm benliğimizle yaratılış/oluş amacına göre yaşamak, dileğiyle, önerisiyle. Selam ve sevgilerimle…
Fikri Adil – vatandasfikri.com – 26.12.2022
Kavram Anlamak
Haz: Hoşa giden duygulanım, hoşlanma, Cinsel zevk, Bir şeyden duyusal ya da tinsel sevinç duyma. Sürdürülmesi istenen ılımlı ve doygunluk veren coşku, hoşlanmak:
|