GENÇLİK/GENÇLER/GENÇ
Genç deyince ilk akla gelen yaşlı olmayan olmaktadır, 16-25 yaş arasındaki yaş dönemini kapsayan insan hayatının dönemidir, sonra yaşam şekli ne olursa olsun hayata yeni başlayan da diyebiliriz, her canlının genç, yeni dönemi olmaktadır. Başka bir bakış acısına göre hayat tecrübesi olamayandır, diğer bakış acısına göre ise hızlı hormonal değişim nedeniyle davranışsal sorunlar yaşayan, bana göre ise genç, sevgisini de, nefretini de abartan, sevdinmi yürekten seven, nefret etimi yürekten nefret eden, neden, çünkü o kadar hormonal salgıyı frenlemek ne kadar zor olduğunu anlayabiliyorum çünkü bende yaşadım.
O gençlik yıllarımıza dönelim bizi üzen olaylara, sevindiren olaylara bakalım. Üzen olayların çoğu adaletsizlik yapıldığını, bizi dikkate almadıklarını düşündüklerimiz, sevindirenlerse bunların tersi adaletle davranılması, bizim düşüncelerimizin dikkate alınmasının yanı sıra sevdiğimiz kızın bize iğlisi olmaktaydı.
Şimdi bunlar üzerine gençleri değerlendirmeye çalışalım isterseniz. Bir toplumsal hayattan kaynaklı birde hormonal aktivite den kaynaklı ve hormonların yüksek seviyesinin tetiklediği sorunlar yaşamaktadırlar.
Şimdi toplumsal haytadan kaynaklı olanı öncelikle ele alalım isterseniz. Doğmuşsunuz bir ortama, birileri size bu senin annen demiş buda baban, bak şu sana, yaşca daha yakın olan da kardeşin eee öbürüde büyük baban ve annen şu da amcan falan, evet anladık başka bir seni ve tüm dünyayı yaratan Allah var, oda tamam başka, devlet diye bir mekanizma var, eee onunda polisi jandarması var, başka yokmu, melekler var, cinler var, torbalı var, öcü var, çiğdem kurdu var, canavarlar var ee başka başka kötü insanlarda var, ya arkadaş ben nereden geldim bu dünyaya hiç iyi yokmu iyiler Allah, melekler Anan, baban akrabaların kardeşin falan.
Kötüler o aralık savaştığımız milletler öncelikle olmak üzere, sorunumuz olan komşular ve devamında meleklerin içinden şeytan, ve yukarıda saydığımız korkutmak için kullanılan kimi soyut kimide somut, kimisi de efsane olan varlıklardır.
Bunu çocukken nispeten kabul ediyoruz ama büyüdükçe bazılarının tutarsızlığını bazılarının yalan olduğunu anlıyoruz ve sevdiğimiz kıza yaklaşmanın da engellediğini görüyoruz iyice tepemiz atıyor.
Geçiyoruz hormonal isteklerin engellenmesinden kaynaklı engellere, önce pipimizin sertlendiğini görüyor ne anlama geldiğini ifadelendiremiyoruz, sonra komşu kızına karşı ilgi duyuyor birde ne görelim hem günah, hem ayıp, biraz ileri gidersek Allah çarpar, o çarpmazsa anenin tokatı çarpar, oda çarpmazsa komşu kızın abisi kamyon çarpışa benzetir. Lan nerde geldik bu dünyaya, her şey yasak her şey günah sayılarını azaltmak lazım bu yasakların ve günahların. Genç arkadaş işte tam burada içine doğduğun toplumla çatışmaya başladığın görülmektedir. Kim haklı tabiî ki herkes.
Nasıl olur yani herkes haklı, bir bölümü hayat uyum sağlamaya çalışan gençler haklı sevgilisine ulaşamıyor, mastürbasyon yapacak onunda günah olduğunu arkadaşları söylüyor onlarada dayıları söylemişmiş.
Komşularının çocuğunun 24 vitesli bisikleti var onun da olmasını istiyor, onun babası patron bizimkinin babası işçiymiş, işçilerin çocukları bisiklet alamazlarmış mı ne demek yani, alabilir ama vitessiz olandan, ya öylemi ben böyle düzene başlarım dediğiniz zaman, alın size birde ekonomik çatışma çıktımı başınıza alın size.
Çatışma sayısı üçe çıktı, tam bu noktada o dönem içinde ana baba, yönetici patron, öğretmen eğitimci, imam veya herhangi bir görevli gençlere yaklaşımı iki türlü olmaktadır.
Birincisi isyan ediyorlar, bunları sallandıralım, vuralım gaz sıkalım, toplumun dengesini bozmasınlar hapse atalım vs..vs yani gençlerin tepkilerini isyan kabul edip bastırmaya çalışanlar gibi bastırılması gereken haksız tepkiler olarak mı kabul edenlerden mi olacağız. Bunlar gençliği hep sorunlu olarak gören, gençlerin her hareketini olumsuz anlayan, gençlere sarhoş muamelesi çeken kimselerin ağırlıklı olduğu toplumlardır. Ama hepside genç görünmek için hem para hem de zaman harcarlar ama bilemezler ki bu bir yaş dönemidir görüntü olarak yaşlanmasan da ruhsal olarak yaşlanırlar, beklide gençlere karşı anlayışsızlıklarının temelinde kıskançlıkta yatıyor olabilir. Hem genç kadın iste hemde gençlerin taleplerini sarhoş, sağlıksız talepleri olarak değerlendir. Çok tutarlı davranışlar bunlar değil mi?
Bunun tersi bir durum ise gençliği, heyecan duyan, güçlü, hayaller kurabilen, istedikleri zaman tutkuyla isteyen, sıkı arkadaşlık ve dostluk kurulabilen ilk yoğun sevgilerin yaşandığı dinç bir dönem gibi olumlu algılayanların ağırlıklı olduğu toplumlar dan mı olup, gençliğin dinamizmini toplumsal faydaya dönüştürebilecekmiyiz. Gençlerin bu taleplerini toplumsal dönüşüm, değişim zamanı geldi diyerek bunu fırsata çevirip onların makul taleplerini kabul ederek çatışmanın düşük seviyede, toplum tarafından kabul edilebilir bir durumda yaşanmasını mı sağlayacağız. Bu toplumun içinde yaşadığı zamanla da alakalıdır.
Toplum ekonomik sorun yaşar, başka bir iç ve dış çatışma içindedir o zaman gençlerin talebini toplum algılamayabilir. Böyle durumlarda ise sadece gençlerin değil bütün toplumsal grupların anlayışlı davranması beklenir. Sorunlar çözüldüğünde sorunumuzu dile getirmeye başlayabiliriz.
Gelelim gençlere çok kötümü yapıyorlar böyle davranarak.
Baskıyı kabul etmek yerine karşı çıkmak çok mu kötü, şiddete boyun eğmek yerine direnmek nasıl kötü olabilir.
Doğruluğundan şüphe duydukları durumlar karşısında gençlerin nasıl davranmasını bekleriz.
Gençler bir karşımıza dikilip, biz sizin bütün yalan dolanlarınıza rağmen, para pul için kıyasıya rekabetlerinize rağmen size güvenmeye çalışırken bize güvenin istiyoruz güven talep etmek kötümü yani.
Yalan yanlış bilgiler yerine doğruların konması için çalışıyoruz çatışmaların bir bölümü de buradan çıkıyor çalışmayalım mı?
Daha iyi bir toplumda yaşamak istiyoruz, bunun için çalışıyoruz, istemeyelim mi?
Biz büyüklerin artık normal gördüğü, alıştığımız, alıştırıldığımız, zorla kabul ettirilen yanlışları değiştirmek isteyen gençlere karşı çıkmayı, anlayışla karşılamayı bırakın yardımcı olmalıyız diye düşünüyorum.
Başka bir sorunda meslekli, mesleksiz, eğitimli, eğitimsiz gençlerin toplumda atıl olduklarını düşünmeleri, adamın en basitinden sevişme potansiyeli var, sevişemiyor. İş yapacak gücü var işsiz, mesleki eğitimini almış iş yok, Aile içinde en az para gençlere ayrılmaktadır mobilyaya, arabalara, başka aksesüarlara ayırdığımız parayla kıyaslayınca, genç gezecek para yok, daha da önemlisi sen ne yapıyorsun arkadaş diyen yok, hepsi gençlerde sorunlara neden olmaktadır, gençlere ciddi sabırlı davranmak düşmektedir. Bu sabır sadece yukarıda saydıklarımızla ilgili değildir, alışkanlıklardan uzak durmak içinde ciddi sabır ve irade gerekmektedir gençler.
Son olarak gençler, sizin içgüdülerinize hitap ederek oluşturulan modalara, sizin sıkıntılarınıza çözüm olduğu iddiasıyla size sunulan uyuşturuculara karşı uyanık olun. Bu uyuşturucu ve alışkanlıklar meselesinde karnenizin zayıf olduğu izlenimim var. Sadece uyuşturucu değil sıgarada veya yasal uyuşturucu alkolde alışkanlık yapmaktadır, içenler bilir. En basiti gibi görülen hayatımıza o kadar girmiş ki, sigaranın bile insan sağlığına nasıl zarar verdiği kişileri nasıl bağımlı hale getirdiğini görüyoruz yaşıyoruz. Bu insanlığın belalarına karşı uyanık olun genç direnişi burada da gösterin. Sorunlarla boğuşurken, bu alışkanlıklara sığınmayın, bunlar sizi sorunlar karşısında güçsüz kılacaktır. Nereden biliyorsun diyorsanız vaka incelemeleri var bu meseleyle ilgili, uyuşturucuya alışmış kişilerin yaşadıklarını anlatıyor, bilim insanları ve bu illetin tuzağına düşmüş olanlar. Genç zihninizi ve bedeninizi bu gibi insanı atalete düşürerek, hayatın dışına atan maddelerden uzak durun. Onları siz hayatın dışına atın.
Hoşunuza gitmeyen bir durum olduğunda bunu değiştirme çabanız elbette olacak, ama o konuyu, o durumu, davranışı iyi yargılamanız gerekiyor. Karşılaştığınız sorunla ilgili en az on, onbeş soru sorun ve cevap bulun böylece sorunu sağlıklı değerlendirmiş olursunuz. Okuyun, bilgi edinin, sorunlara müdahale edin, sorunları çözün, çatışmanız gerekirse çatışın. Ama çatışmayı önce uyarı, sonra diplomasi daha sonra düşünsel öneri ve müdahalelerle toplumsal dengeleri de dikkate alarak çözüme kadar devam edin.
Size de, bize de sağlıklar, kolaylıklar mutluluklar, biz sizi seviyoruz, eksikliklerinize rağmen, sizde bizi sevin eksikliklerimize rağmen selam ve sevgiler..
|