KÖPRÜDEN ÖNCE SON ÇIKIŞ

(Köprüden Önce Son Çıkış, AAST Oyuncularının Sergilediği Bir Oyun)

Bu deyim bize verdiğimiz kararlardan dönme mesajı verir, yani bir karar aldın bu karar ne olursa olsun son değerlendirmeyi yap, üzerinde düşün ve ona göre köprüye girmeden son çıkışı kullan bu değerlendirmeler sonucu devam etmek istemiyorsak bu karardan bu çıkışı kullanarak dön… Yanlış karardan dönelim dönmesine ama velakin ya köprüdeki çıkışa kendi irademizle gelmemiş getirilmişsek, dönmek, dönmemek bizim elimizde değilse.. O zaman iş biraz daha karışık demektir, biz bu durumda ne yapabiliriz? Köprüden Önce Son Çıkış Bir Tiyatro Oyunudur, izledim ve izlenimimi sizinle paylaşacağım…

Özel bir tiyatro grubu olsa gerek, ama hepsinin işini bilen işin yeterine ve gereğine göre yaptığını gördüm, oyuncular oyunun hakkını veriyor, organizatör hanım efendi seyircilerle tek tek ilgileniyor… Bu ilgilenişinde tavırlarının samimi olduğunu verecek kadar doğal davranıyor..

Oyuncular, rollerinin hakkını veriyor, mimikler, sözler yerli yerinde, oyun argo kelimeler içeriyor ama dozunda, dini bilgiler içeriyor dini bilgi alanına uygun, genelde inanan biri olarak izlediğim filmlerde dini inançları tiye alınırken bundan rahatsızlık duyardım ama bu oyunda duymadım… Üstelikte konu genel olarak dini alanda cereyan etmesine rağmen dini konu alan kelimeler, bilgiler çok hassasiyetle seçilmiş inanan birisinin rahatsız olmadan izleyeceği bir oyun… Argo ve küfür konusunda seyircilerin bazılarının eleştirileri duydum, ama ben ister filmlerde ister tiyatro oyunlarında seyircilerin en çok argoya ve küfürlere güldüğüne tanık olmuşumdur…

Oyunun konusuna kısaca değinecek olursak, ölen üç kişinin berzah aleminde dünyada işledikleri günahları ve anılarını anlatmalarıyla başlıyor, ölüm anlarını anlatarak geri doğru dönme umutları için orada ki Zekir melegenin gözüne girmeye çalışan üç kâğıtçı iki piyasa adamıyla, bütün eğitimine, yeteneklerine rağmen işsiz kalan bir öğretmen olan kızın anıları hayatları anlatılıyor… Üç kâğıtçılar dünyaya geri dönmek için sürekli bir yol arıyorlar… Zekir meleği bunlara bu çıkıştan dünyanın o anki mevcut hali gösteriyor dünyada bu piyasa adamı tüccarlar için çok olumsuz görüntüler olmasına rağmen geri dönmek istiyorlar, dünyada üçkâğıtçılıklarına dayalı başarılarını özlüyorlar, dönmek için yalvarıyorlar, yakarıyorlar… Dayanamayan melek bunların berzah almeninden geri dönemlerine son çıkışı kullanarak izin veriyor… Üçkâğıtçı olmayan Öğretmen kız ise Orada rahat ediyor ve dönmek istemiyor, çünkü dünyada günah işlemeyenlerin orada iyi karşılanacağını hepimiz biliyoruz mesajını bize veriyor… İyi olanın dünyada üç kâğıtçılar yüzünden iyi yaşayamadığını, kötü olanların dünyada iyi yaşadığını, dünyada iyi olanlarında ahirette iyi yaşayacağı mesajını veriyor ve üç kâğıtçı piyasa ihalecisi adamlar sırat köprüsünden önce ki son çıkışı kullanarak dünyaya geri dönüyorlar…. İyi olan öğretmen kız, öbür alem de rahat ediyor, ona rahatsızlık veren dünyaya geri dönmüyor orada kalıyor…  Konunun ağırlığına rağmen oyuncuların ve senaristin yetenekleriyle hem düşünerek, hem gülerek, eğleniyorsunuz… İzlenmeye değer oyundur… Ayrıca amatör bir tiyatro grubunun desteklenmesi sanatseverlerin sorumluluğudur…. (Sanat farklılık yaratır, farklılık ise gelişme. Hüseyin Benek ) Farklılık yaratılsın isteyenlerdensek, sanatsız kalan topluluklar farklılıklar yaratamazlar diye düşünüyorsak, farklılık yaratamayan toplumlar kendilerini gelişmeye kapatırlar diyorsak, sanat desteklenmelidir diyoruz demektir.. Oyunculara iyi oyunlar, seyircilere iyi seyirler dilerim…

Adı geçenler: Yazan ve Yöneten Onur Erbilen – Drama Orhan Karataş – Teknik sorumlu Mustafa Mangırlar – Iışık Tasarım – Çetin Atay  Oyuncular Muharrem Bayrak – Kubilay Karaburçak – Z.Arya Bayrak – Halil Esen – Burcin Özsarı   organizatör A.Ayca Daldabanoğlu

Fikri Adil – 12.1.17  AAST Ankara – www.vatandasfikri.com