SİYASETÇİ SEÇME SINAVI(SSS)

Genel olarak görevlendirmeler, bürokraside atamayla, demokraside ise seçimle yapılır. Bu atama ve seçme işi üzerinde durmamız gerektiğini düşünüyoruz. Görevlendirilecek kişileri seçme işi insanlık tarihi boyunca önemli, karar ve seçim gerektirir bir iş olmuştur. Nedeni görevin niteliğini taşımayanların göreve gelmesi durumun da yapılacak yanlış işler ve alınacak yanlış kararlar, görev alınan alan da yaşayan herkesin ilgilendirmektedir. Yapılan yanlışlardan etkilenerek mağdur olanları korumak için atamalar ve seçimler titizlikle yapılmalıdır.  

Bir doktor atayacağız, eğitimi, diploması olmasına rağmen ayrıca birde sınava tutuluyoruz. Bir öğretmen eğitimini alıyor buna rağmen yeterlilik sınavına tabi tutuluyoruz. Aynı yöntemleri hukukçulara da uygulanıyoruz, iktisatçılara da, bu işler önemli de siyaset yapmak önemsiz mi ki meslek mensuplarının atanmasın da gösterilen ince eleyip sık dokumak siyasetçi seçimin de affedersiniz, atamasında gösterilmiyor. Tabii ki mesleki yeterlilikleri olanları görevlendireceğiz. Bunları da sınavlara tabi tutarak yeterliliklerini ölçeceğiz, buraya kadar normal. Asıl sakatlık bundan sonra başlıyor, bu sakatlıklar genellikle siyasetçi seçimin de yapılıyor

İsterseniz siyasetçi seçme işinde ki sakatlıklar üzerine biraz düşünelim ve sakatlıkları nasıl ortadan kaldırırız. Siyaset bürokrasiyi de yönetecek ve yönlendirecek bir kurum olması nedeniyle yukarda saydığımız meslekler kadar önemlidir. Bu mesleklere kişileri görevlendirirken dikkatli seçimin önemini anlayabiliyoruz. Aynı titizliği siyasetçi seçerken de yapmamız gereğinin altını çiziyoruz. Meslek mensuplarını seçme işi için 2010 da 38 sınav yapmışız, 2011 yılında ise 25 sınav yapacağız. Bu sınavlar nedeniyle ÖSYM öyle bir hale geldi ki sınav hizmetleri şirketine dönmüşü. Abartmasak da ortalama bir tahminle, bir yıl içinde 3-4 milyon kişiyi sınava tabi tutuyoruz. Siyasetçiler ise bu sınavlardan muaf, onlar ön seçimlerle seçilmesi gerekenleri ne yazık ki seçemiyoruz. Seçilmesi gerekenleri seçemiyorsak demokratik bir yapı, ortam yok demektir. O zaman sınav sisteminin devreye sokulması gerekmez mi? Olması gereken yöntem, demokrasi gereği bütün sivil toplum örgütlerinde aday belirleme seçimleri demokratik kurallarla yapılmalıdır.  Bu duruma kimse net karşı çıkmıyor, ama mevcut uygulamalara bakınca bütün parti liderleri ve genel merkezleri tam bir koalisyon içinde adayları kendileri belirliyorlar.

Belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri ve milletvekillerini düşününce on bine yakın insan seçimlere giriyor. Bu seçim işinin sadece lidere ve genel merkeze bırakılması seçim işinin sakatlığının baştan kabul edilmesi demektir. Bunca aday adayını değerlendirecek genel merkezlerin ve liderlerin de değerlendirme kapasiteleri dikkate alındığında çok zorlanacakları ve yanlış seçimler yapma ihtimalleri çok yüksektir. Bunun için bile ön seçim sistemi sağlıklı işlemeli/işletilmelidir.

  Sayın liderler seçimlerin sağlıklı olabilmesi için öncelikle seçilecek her aday parti üyelerinin hepsinin katılımıyla seçilmelidir. Neden bütün üyeler şartını olmazsa olmaz kabul ediyoruz? Çünkü delege sistemini hep genel merkezin lehine işler ve liderin işaretiyle tercihlerin değiştiği hale getirdik de ondan. Bütün üyelerin katılımı işinde ise partiye üye olma sınırlandırmalarının da önü tıkanarak bu yöntem yasalaştırılmalıdır.  Kısacası vatandaşların seçeceklerini yine dar da olsa vatandaşlar topluluğu olan parti üyelerinin seçmesi seçimlerin demokratik olmasını ve seçileceklerin niteliklerinin artmasını sağlayacaktır. Bunu yapamıyorsak ki yapamıyoruz şu anda olduğu gibi size önerim siyasetçi seçme sınavı(SSS) yapmanızdır. Bu nasıl olacak?

Partiler den aday olmak isteyenler bu sınava tabi tutulacak, bu sınav sonucun da başarılı olanlar, partilere adaylık başvurusunda bulunabileceklerdir. Bu başvurular  arasından genel merkez ve liderler yine o seçme ayrıcalıklarına göre seçimlerini yapıp vatandaşlara bunları seçebilirsiniz diyeceklerdir. Bu sınav aynı KPSS sınavında olduğu gibi bütün konuları içine alan genel kültür sınavı niteliğinde olacaktır.

Bu sınav da başarılı olanlar arasından seçim yapma işi kolay olacağından genel merkezlerin ve liderlerin işi de kolaylaşmış olacaktır. Hem adayların yeterlilikleri sınanmış olacak, siyaset yapma yeterliliği olmayan kişilerin adaylıklarının önüne geçilmiş olacaktır. Bu sınav önerim ön seçim işletilemeyen ülkeler için geçerlidir.

 Önceliğimiz demokratik usullerle ön seçimlerin yapılmasıdır, buna şu andaki parti yapıları izin vermemektedir. Partilerin tüzüklerinin ve iç işleyişlerinin demokratik usullere uygun hale getirilmesi demokrasimizin aksak demokrasiden yüksek demokrasiye geçmesini sağlayacaktır.

Bu yöntem de hata yapılabilir, ama şu an uygulanan yönteme göre hata yapılma olasılığı daha az ve niteliklerin ölçülmesi ise daha sağlıklı olacaktır. 

 Seçim yapa işinin delegelere, üyelere ve vatandaşa bırakılarak, Dar kadro demokrasisine, lider demokrasisine, genel merkez demokrasisine son verilip halk demokrasisine geçilmedir artık. Selam ve sevgiler….