MEHMET AKİF KİMDİR?
(M.Akif, Milli Şair, İstiklal Marşı)
Mehmet Akik kimdİr, bu sorunun cevabını çok iyi bir şekil de buldugumuz da millet ve toplum olma yolun da daha da ilerlemiş olacağımızı düşünmekteyim. Sahi M.Akif, kimdir?
M.Akif herşeyden önce iyi bir müslümandır, bütün tavırları bunun üzerine inşa edilmiştir? Bu çercevede düşündüğümüz, o, iyi bir müslüman aynı zanam da iyi bir vatandaştır, devletine milletine bağlıdır, vatanını savunma söz konusu olduğun da hiçbir şeyi düşünmemiş ve vatanın kurtuluşu için ne gerekiyorsa onu yapmıştır. Vatanı sevmek imandandır düsturunu en iyi uygulayan kimdir dersek bana göre M.Akif’dir.
Bu duygunun en iyi yogun şekil de yazıyla şiire yansıyarak somutlaşmasını İstiklal marşın da görüyoruz. Bu vatan sevmek imandandır düstürüunu başka hiç kimse bu yoğunlukta yazıya yansıtamamıştır. Bu edebiyat bilgisi ve yeteniğinin yanı sıra bir duygu derinliği de gerektirmektedir. Hiçbir maddi kaygısı olmadan sadece bir topluma çıkış yolu göstermek, üzerinde ki ölü toprağını atmak, için bize verdiği mesajları iyi okumamız gerekir. Örnegin İstikal Marşımzı okuduğumuz da şunları görmekteyiz.
Bizi güvene davet eden şu sözle başlar istiklal marşımız, “Korkma sönmez bu şafaklar da yüzen al sancak, Sönmeden yurdumun üstün de tüten en son ocak. Evet ocakların sönmesi demek orada hayat belirtisi olmaması demektir. Yani bir baca tütüyor ve orada hayat belirtisi varsa, yani biz yaşadıkca al yıldızlı hilal de dalgalanacak demektir. İşte M.Akif bize bu duyguları, bu vatanseverligi bize miras bırakan şahsiyettir. Bu miras bizim mirasımızdır, biz sahip çıktıkca bize haktır, yoksa…
Hele bağımsızlığa vurgu yapan şu kıta benim vatanseverlik duyguma zirveler yaptırmaktadır. “ Ben, ezelden beri hür yaşadım, hür yaşarım, Hangi cılgın bana zincir vuracakmış şaşarım, Kükremiş sel gibiyim bendimi ciğner aşarım, Yıkarım dağları, enginlere sığmam taşarım”. Bura da bize bırakılan mesaj, biz millet olarak ezelden beridir bağımsız yaşarız, bize ancak cılgınlar zincir vurmaya kalkar ki, işte ozman biz, sel gibi çoşarız, hiçbir bent bizi durduramaz, hiçbir baraja sıgmayız taşarız, bagımsızlığımızın kaybı demek bizim için yaşamamak demektir. Bu nedenledir ki bağımsızlık ateşi hep yüreklerimiz de yanmalıdır, yanıyor da…
Hele şu dörtlük, Arkadaş yurduma alcakları uğratma sakın, derken yurdun senin can evindir, buraya alçaklar göz dikebilir, can evini ne korur, gövdemiz, yurdumuza gerektiğin de gövdemizi siper etmeliyiz der. Başka şairler gibi sadece bunları yazmaz, M.Akif, gerektiğin de gövdesini siper de etmiştir.
Evet, M.Akif milli şairdir, ama o sadece şair degil ayını zaman da uygulayıcıdır, yazdıklarının çoğunu uyğulamıştır, gerektiğin de teşkilatı masusa da ajan olmuş, gerektiğin de Kastamonu da Nasrullah camimisin de vaiz. Vatan savunması ona nere de ihtiyaç duyuyorsa onu, ora da görüyoruz. Bir bakıyoruz, Tacettin dergahın da ülke meseleleri hakkın da vaazlar veriyor, bir bakıyoruz Necib çöllerin de İngilizlere karşı mücadele… Bir bakıyoruz, Berlin de İngilizlerin kadırdırdığı Müslüamanları düştükleri yanılgıdan uyandırmaya çalşıyor. M.Akif’i diger şairler den farklı kılan işte budur, o yazdıklarını yaşamıştır.
Şimdi ben bu duyguları hissetdiyorum yalnız o yaşıyarak hissediyor, işin içine hep soyut duygular, hem de somut durumlar giriyor ve işte o yüksek ruhlar böyle ortaya çıkıyor. Bize düşen ise onları iyi takip etmek ve bıraktıkları düşünsel, manevi, maddi miraslarına layık olmaktır… Allah bizi M.Akif gibi yüksek ruhlara mahcup edecek duruma düşürmesin. Onlara layık takipciler olmak dilegiyle sevgi ve selamlarımla…
Hüseyin Benek 11.3.2014 - Kastamonu - Tosya
Kaynak
Şükrü Altın - Tarihe Sığmayan “AKİF”
|