PARTİLER ADAYLARI NASIL BELİRLEYECEK?
Demokrasi Seviyemiz Neden Düşük?!?
Partiler demokrasilerin işlemesinde çok önemli bir görevi yerine getirirler, acaba partiler iç işleyişlerinde ne kadar demokratikler?
Partiler, il ve ilçe başkanlarını ve yöneticilerini nasıl seçerler seçmezler, bir parti (CHP’de kısmen Seçimle Göreve Gelirler) seçimsiz bir şekilde oluşan örgüt nasıl demokratik olur? Demokratik olmayan örgüt nasıl demokrasiyi işletir? Baştan şunu belirtelim, bizde demokrasi degil, liderroksi var…
Artvin’in bir ilçesinde ilçe başkanı seçilecek, Genel Merkez ve liderin kadrosun kilometrelerce öteden bu seçimi orada üyelerin adına yapar… Üyeler kendi yaşadıkları ilçede, kendi partilerinde kimin daha iyi ilçe başkanlığını yapacağını bilemezler, genel merkezdeki muktedirler bilir… Kim il başkanı olacak onuda lider kadrolar bilir, bazen seçiliyormuş gibi yaparlar, bazen kanaat yoklaması diye ortaya bir sandık koyarlar, gizli oy, gizli sayım ile sonucu sadece kendileri bilirler…
İl başkanlıkları seçimi önemlidir, mutlaka kendilerine itaat edecek başkanlar seçilmeli, ayrıca illerde genel başkanı seçecek genel kurul delegeleri olur, bunların demokratik ilkelere degil lidere daha yüksek bir itaat etmeleri beklenir… Lideri, genel merkezi denetleyecek olan, GİK, MYK, Divan, Disiplin Kurulları, Parti meclis üyeleri de bu delegelerin oylarıyla belirlenir.. Pardon genel merkez bir liste hazırlar bu delegeler o listeyi sandığa atarak seçiyormuş gibi yaparlar… Oysa demokrasi itaatlar rejimi degil, adaylar arasında seçimler siyasal sistemidir.. Size şu soruyu sorarak bu faslı kapatalım, son on yılda, sizin oy verdiğiniz partide genel kurullarında lidere karşı aday çıkarak seçimli bir genel kurul yapıldı mı? Yapılmadıysa partiniz demokrasi dışındadır ve siz parti üyeleri, delegeler olarak seçiyormuşsunuz havası hissettirme dışında bir etkiniz yoktur… Demokrasimizin aksayan yanlarını görmeye devam edecek olursak…
Önümüzdeki 6-7 ay içinde bir genel seçim olacak, bu seçimde vatandaşları yani sizi temsil edenleri sececeksiniz? Hiç merak ettiniz mi, oy verdiğiniz partide sizi temsil etsin diye aday gösterilen milletvekilleri nasıl aday adayları arasından seçiliyorlar? Daha dar bir vatandaş grubu olan parti üyeleri mi seçiyor, yoksa lider ve kadrosu tüm ülkede aday adaylarını belirliyor mu? Bu belirlenen milletvekilleri milletin adına yasa yapıyorlar, acaba meclis tarihi boyunca kaç tanesi vatandaşların şöyle bir yasa talebi var, bunu çıkarmalıyız diye yasa önergesi veriyor… Yada 15-20 yılda kamu ihlale yasası 190 kere degişiyor, neden degiştiğini kimse merak etmiyor… Meclisin en önemli işlevi vatandaşlar adına yasa yapmasıdır, mecliste liderler mi yasa yaptırma gücüne sahip, yoksa vatandaşlar mı? Demokrasi seçimler sistemidir ama görüldüğü gibi parti içi demokrasi olmaması seçimleri sakatlamaktadır.. Ayrıca demokrasi güçler ayrılığına dayanarak işler…
Kim yasa yapacak, kim denetleyecek, kim işleri yürütecek gibi devletin gücünü çeşitli kurumlara dagıtılır… Yasama TBMM ve yasama denetimi yapar, Yargı, denetim ve yargılama görevini yapar, Yürütme yani hükümet de anayasa ve kanunlara baglı olarak kurumların topluma hizmet etmesini saglar.. Böylece demokrasi iyi işler, acaba hükümet eden lider bir yasa yapın dese, kendi partisinden herhangi bir milletvekili bu yasayı yapamayız diyebilen bir vekil çıkarmı? Çıkarsa lider vekilliginden, bu vekil ilk seçim de aday listelerinden çıkarılmaz mı? Milletvekillerinin başka bir görevi ise…
İster parti içi işleyişte, ister yasamada görev yapan milletvekillerinin çok önemli bir görevi vardır yürütmeyi denetlemek… Yani hükümeti denetlemek, hükümet üyesi partinin vekili bile olsa, toplumun ve ülkenin genelinin çıkarına ters bir yasa yapılmasına, vatandaşlara hizmet ederken kurumların hukuk kurallarına ve insan haklarına uygun olarak mı işlerini yapıyorlar denetimini de vekiller yapması gerekirken.. Genel olarak parti, grup baskısıyla yapamazlar.. Bütün bu aksaklıklar üzerine demokrasimiz yarım, yamalak işler.. Bu yarım demokratik işleyiş ülke ve toplum olarak vasatlar liginde kalmamıza neden olur… Olmuşta yukardaki aksaklık ve eksikliklerden dolayı demokrasi seviyemiz, neredeyse demokrasi dışına çıkacak kadar düşmüş… İşte seviyemiz ..
Dünya Demokrasi Endeksi’nde Türkiye, 2012 yılında 5,76 puan ile 87. sıraya kadar yükselmişken, 2016 yılında, gerçekleşen darbe girişiminin de etkisiyle 100. sıraya kadar geriledi. Türkiye, darbe girişiminin ardından gerçekleşen 2017 Anayasa değişikliği referandumu ve Cumhurbaşkanlığı sistemine geçiş ile birlikte 110. sıraya kadar gerilemiş bulunuyor.. Seçimde adayların daha geniş tabanlarla belirlenmemesi kamu kaynaklarının ve gücünün iktidar partisi tarafından kullanılması, daha da önemlisi güçler ayrılığının güçler benzeşmense doğru evrilmesi demokrasimizin seviyesini düşürmektedir. İşte bu nedenlerle Listenin başında Norveç, Yeni Zelanda ve Finlandiya bulunurken, listenin sonunda da şu ülkelerle birlikte Suriye, Kuzey Kore ve Afganistan, Rusya, Nijerya ve biz bulunuyoruz.. Bu demokrasi ayıbı, önceliklere siyasilerin ve sonra biz T.C vatandaşlarının yüzünde bir ayıp karası olarak yeter. Daha çok hak, daha çok hukuk, daha çok özgürlük, daha katı güçler ayrılığı, demokratik ilkelere dayalı kurumsal partiler, daha demokrat sivil toplum örgütleri, sendikalar ve vatandaşlar olarak demokrasimizi daha iyi işletmek dilegiyle… Selam ve Sevgilerimle..
Hüseyin Benek – vatandasfikri.com – 22.11.2022
Kaynaklar
1* https://turkiyeraporu.com/arastirma/turkiye-dunya-demokrasi-endeksinde-kacinci-sirada-7440/
|