Bana göre en büyük sorun üretim eksikligi, ikinci sorun ise bu kıt üretimi paylaşırken adil olmayan bir paylaşıma neden olan bir iktisat politikasına dayalı ekonomik modelin uygulanması, bu durumun toplumsal eştilige nende olması… İşsizliğin olması ve bu sorunun egitim sisteminde ki hatalardan dolayı bir meslek mensubuna ihtiyaç varken beş kişinin mezun edilmesine dayalı olarak kronikleşmesinide bu ekonomik sorunlara ekleyerek devam edecek olursak…

Sonra göç sorunu, sorunlu, hak hukukun keyfiliklerine dayalı hukuk sistemlerinin olduğu ülke ve toplumlardan hem ekonomik hem de hukuki olarak daha iyi toplumlara doğru bir göç var, bu göcünde ana güzergahı bizim ülkemiz.. Göçmen ve sıgınmacı sayısı, vatandaşlık verilmesindeki kolaylıklar da buna eklenince ülke nüfusunun neredeyse %11-13’ünün göçmen olması ve burada doganların vatandaşlık alması gibi sorunlar düşününce bunların bizim dilimize, kültürümüze, hukuk sistemimize uyumları sağlanamazsa sorunun yakın gelecek de daha da büyüyeceği öngörülebilir.. Başka bir soruna daha dikkat çekerek toplumumuzun sorun algısına geçebiliriz…

Hükümetlerin denetimleri, kamu adına hareket edenlerin yasal sınırlarına, vatandaş hak ve hukukuna dikkat etmemeleri gibi bir sorunumuzunda olduğu söyleyebiliriz.. Şuan devletimizi yöneten hükümet gibi 3-4 veya 5 dönem hükümet yapan hükümet dönemlerinde son hükümet dönemiyle 25 yıldır devleti yönetmesi devlet hükümet benzeşmesine neden olacağından devletin denetleyici kurumlarının denetimi kadük hale gelebilir. Bu durumda muhalefet ve sivil toplum denetimi de zayıfsa denetimsiz bir hükümet keyfiliğe düşecek, keyfilikte yanlış kararların alınmasına neden olacak böylece seçtiğimiz hükümetin verdiği zararlarda sorun olarak biz T.C vatandaşlarına dönecektir…. Para basarak ekonomik refah yaratılacağı yanılgısı, bunca dış ticaret açığına rağmen dövizin düşük tutulması için rezervlerin satılması, olağan üstü akçelerin olağan dönemde harcanması gibi hataların zararların bizi ekonomik olarak güçsüz hale getirmesi gibi hükümet hatalarını sayabiliriz… Şimdi gelelim vatandaşlarımız neleri sorun görüyor…

“Metropoll Türkiye'nin Nabzı Nisan ayı araştırmasına göre, katılımcılar açık ara farkla (%56,1) Türkiye'nin en önemli sorununun ekonomi olduğunu düşünüyor. İkinci en önemli sorun olarak hükümetin başarısız politikaları (%7,6) öne çıkarken onu adaletsizlik (%5,5), deprem(%4,3) ve eğitim (%3,7) takip ediyor.”

“PanoramaTR, ağustos araştırmasında 'öncelikli sorununuz ne' diye sormuş.

Ekonomi, açık ara bir numaralı sorun. Yüzde 79 da Türkiye'nin kötüye gittiğini düşünüyor. İkinci sıradaysa göçmenler var. Sonra adaletten şikâyetlerle hükümeti sorun görenler geliyor”

“Asal araştırma şirketinin Ankete katılan yurttaşların verdiği yanıtlara göre, sorun algısı aşagıdaki gibi geröekleşmiştir…

“Ekonomi/Hayat Pahalılığı: Yüzde 68.6, İşsizlik: Yüzde 5,2, Mülteciler: Yüzde 3,5, Eğitim: Yüzde 2,4, Adalet: Yüzde 2,1, Kentsel Dönüşüm: Yüzde 1,7, Sağlık: Yüzde 1,2, Asayiş/güvenlik: Yüzde 0,9, Her şey sorun: Yüzde 4,7, Sorun yok: Yüzde 1,4, Fikrim yok: Yüzde 5,1… “

Vatandaşların sorun algısı bunlar ve en başta ekonomik sorunlar var, işsizliği de ekonomik sorunlara eklersek, en önemli sorunun ekonomik sorun olduğunu söyleyenlerin oranı %73i8 olduğ8unu görüyoruz… Ekonomik sorun ise ekonomik kaynak üretilmesi ve bu kaynakların gösteriş ve kamu yöneticilerinin ve patronların lüksü için degil üretim için kaynak ayrılmasıyla aşılacağı önerisiyle, umuduyla, daha sorunsuz bir toplumda yaşamak dilegiyle, selam ve Sevgilerimle…

İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!

H.z. Muhammed

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."

M.Kemal Atatürk