|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
BAYRAMLAR BİZİM İNSANİ ÖZELLİKLERİMİZİ ARTIRIR |
BAYRAMLAR BİZİM İNSANİ ÖZELLİKLERİMİZİ ARTIRIR
Bayramı iki durum için ele alalım biri dini diğeri ise milli bayramlar olarak değerlendirelim. Bayramlaşmalarda ki maksat birbirimize yani insana verdiğimiz değeri göstermektir. Bu anlamda bayramlar, dini bayram ise Allahın emirlerini yerine getirerek, paylaşarak ve ziyaret ederek, insani özelliklerimizi artırmaktır.
Milli bayramlar da ise insani bir özellik olan milletini yani içinde yaşadığın toplumu sevmenin önünü açacak ruhumuzu yükseltmektir. Böylece bayramlarımızı anlamlı hale getirirken, bizde insani özelliklerimizi artırmış oluruz. Kısaca bayramları inceleyerek devam edelim.
Dini bayramlar
Ramazan ve kurban bayramlarıdır.
Ramazan bayramı
Ramazan bayramı, orucun ertesinde yapılan bir bayramdır. Oruç ibadeti yapılırken nefis terbiye edilecek ve irade güçlenecektir. Yemeden içmeden uzak durulan zamanlar da bizim aç ve yoksun insanların neler çektiğini anlamamıza yardım edecektir oruç. Böylece paylaşma duygumuz güçlenecek, paylaşarak toplum olarak bayramı anlamlı hale getireceğiz.
Burada yoksulların yoksunluklarını varsıla çevirerek mutluluklarını artıracak, paylaşmakta ki amaç yoksulların bayramını anlamlı hale getirmek içindir. Varlıklılar ise paylaşarak yaşadıkları toplumu sevdiklerini, bu sevgi sonucu artan toplumsal uyumu görerek kendilerine olan saygının ve akabinde kendilerinin kendilerine saygılarının artmasıyla mutluluklarını artırırlar. Bunların yanı sıra ibadet olarak da değerlendirdiğimizde, Allahın emrini, peygamberimizin sünnetini yerine getirmiş oluruz. Bu ibadetlerin sevabı ise bize, bu Dünyada huzurlu olmamıza, öbür dünyada da Allahın bize sunacağı cennetle ödüllendirilmemize vesile olacaktır.
Kurban bayramı
Kurban bayramı da paylaşma üzerine kurulmuştur. Her şeyden önce kurban kesebilmek ve kesilen kurbanı paylaşmak için ekonomik durumumuzun yeterli olması gerekir.
KURAN’DA KURBAN KESMEYİ ÖNEREN AYETLER
Hac. 36 -Kurbanlık büyük baş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken (kurban edeceğinizde) üzerlerine Allah’ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik.
108 - KEVSER SÛRESİ
1.Şüphesiz biz sana Kevseri verdik.
2.O Halde, Rabbin için namaz kıl, kurban kes.
3.Doğrusu sana buğzeden, soyu kesik olanın ta kendisidir.
FIKIH ACISINDAN KURBAN
Muktedir olan kimse için Kurban bayramında kurban kesmek farz hükmünde bir emir değil; Hanefî mezhebine göre vacip, diğer mezheplere göre ise müekked sünnet hükmünde bir emirdir.
Kurban kesmenin farz bir emir olmayışı, Allah’ın şefkatinden ve merhametinden dolayıdır. Yani muktedir olduğu halde kesmeyene-–inkâr etmediği sürece—ceza ve azap yoktur. Vacip veya sünnet-i müekkede oluşu ise, muktedir olanları kurban kesmeye teşvik eder.
Diğer ibadetler gösteriş için yapılmadığı gibi, kurban da gösteriş için kesilmez. Muktedir olanlar kurbanı Allah rızası için ibadet kastıyla keserler. Eğer gösteriş için olursa, safiyetini kaybeder ve ibadet değeri kalmaz. Şu âyet bunu hatırlatır: “Kurbanlarınızın ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşacak değildir. Allah’a ulaşacak olan ancak sizin takvanızdır.”
Bu ayetlerden ve fıkıh önerilerinden de anlaşılacağı üzere kurban kesmek ve kesilen kurbanın paylaşılması toplumsal sevgiyi artıracak ve devamında kişisel ve toplumsal huzura büyük katkılar sunacaktır.
İki dini bayramın bir başka özelliği de küslerin barışması, yaşlıların ve hastaların ziyaret edilmesi, yakın ve uzak akrabaların ziyareti ve bu ziyaret esnasında hal hatır sorularak onların durumları hakkında bilgilenilerek yardıma ihtiyacı olanlara yardımda bulunulması gerekmektedir.
Uzun zamandır ziyaret edemediğiniz ve haberleşemediğiniz akrabalarla bu bayramlarda öncelikle bir fiil giderek gidilemediği durumlarda ise telefonla aranarak gönülleri alınmalıdır. Bu gönül alışlar karşılıklı sevginin önünü açacak ve toplumsal bir sevgiye dönüşecektir. Bu bayramda bayramın hem sizin, hem de ziyaret edecekleriniz için anlamlı olabilmesi için, bayram gereklerini yerine getirelim der iyi bayramlar dilerim.
MİLLİ BAYRAMLAR
Milletimiz için önemli günlerde kutlanan bayramlardır.
19. Mayıs gençlik ve spor bayramı; M.Kemal’in Milli mücadele için Samsuna cıktıgı gündür. Milletimiz için batıştan kurutuluşa gidişin başladığı gün olup, bu günü M.Kemal gençlere armağan etmiştir. Kutlanmaya değer önemli bir gündür.
23.Nisan TBMM açıldığı gündür; Bu gün parlamenter sistemin temelinin atıldığı gündür ki milletimizin kendi kararlarını kendisinin almaya başlamasının miladıdır. Bu nedenle heyecanla kutlamalıyız.
30.Ağustos zafer bayramı; Bu günler 22 Ağustos dan dan başlayarak zafer haftası şeklinde kutlanmaktadır. Son zamanlar da daha çok askerlerin kutlandığı şeklinde bir yanlış algılama vardır. Zaferlerin ilki 1071 de Malazgirt de alınmıştır, en son zafer ise kurtuluş savaşında işgalcilerin yurdumuzdan sökülüp atılmasının zaferidir. Bu zaferleri Türk ordusu milleti adına, milletin bağrından çıkan Mehmetçiklerle kazanmıştır. Onun içindir ki millet kendisi için can siperhane savaşan ve bu zaferleri kazanan çocuklarını saygıyla anma günüdür. Bu günü ordu millet kaynaşma günü ilan edelim.
29.Ekim ise Türklerin kendileri için yeni bir medeniyeti kurdukları tarihtir. Tebaalıktan anayasal vatandaşlığa geçtikleri tarihtir. Kutlanılması hem de çok ciddi bir şekilde kutlanılması gerekir.
Bu milli bayramlar içerik acısından nasıl zenginleştirilebilir. Öncelikle bu günler neden bayram ilan edildi, bayram öncesi milletimiz ve yurdumuz ne durumdaydı, bulunduğumuz zor şartlarda milletimiz nasıl tepkiler verdi. Bunlar üzerinde durarak içerik acısından zenginleştirebiliriz.
Bu bayramlara toplumsal katılımı artırmak için yaşanılan bölgenin sevilen sanatçılarını ve fikir adamlarını yapılan etkinliklere davet etmek gerekmektedir. Bunu kim yapacaktır, tabi ki yerel yönetimler. Ülkemizde yerel yönetimler il özel idare ve belediyelerdir. Bunu belediye tek başına yaptığında küçük belediyelere yapılan etkinliklerde ki masraflar çok gelmektedir. Bunun içindir ki valiliğe bağlı özel idare, belediye işbirliği ile getirilecek sanatçıların etkinliğe katılımı artıracağını düşünmekteyim. Burada sanatçılara da görev düşmektedir, ticari bir durum yoksa sahne fiyatlarını ona göre indirimli yapma sorumlukları vardır. Muhtemelen gerekli indirimler veya para talep etmeden sahneye çıkıyorlardır.
Bu bayramlara verilecek önem kültürel bağımızı güçlendirecektir. Güçlenen kültürel bağ toplumun fertlerin de yaşadıkları topluma karşı sevgilerinin artmasına neden olacaktır. Birbirini seven fertlerden oluşan toplumlarda yaşamak daha güzel olur kanaatindeyim. Daha güzel günler de yaşamak dileğiyle yaklaşan bayramınızı kutlarım. Sevgilerimizin artmasına vesile olmasını dilerim.
Paylaşarak, hem karşımızdakinin sevgisini, hem de kendimizin kendimize olan saygısını kazanırız.(Fikri Adil)
Hüseyin Benek
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|