|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
YANLIŞ DİNİ BİLGİ İMANDAN, EDER!! |
YANLIŞ DİNİ BİLGİ İMANDAN, EDER!!
(Bilgisiz Dindardan İnciler)
Bu söze neden gerek duyduk, İlçemiz Tosya da insanları günahtan sakındırmaya çalışan bir vatandaşın ilçemizin tarihi ahşap köprüsüne kendince veciz sözler asması üzerine gerek duydum... Aslında deyimi hepimiz biliriz “Yarım hekim candan, yarım hoca imandan, eder” Yarım hekim candan eder, yarim hoca dinden eder” Bir iş, uzmanına yaptırılmaz da taklitçilere yaptırılırsa, bilgisi zayıf kşiler dinlenirse, istenilen gibi değil, ters bir sonuç alınır anlamında bir söz. Nitekim hekim dururken, hekimlik taslayan birinin tedavisine başvurulması, insanın hayatına mal olabilir. Bilgisiz din adamı/kadını da dine aykırı uyarı ve önerilerde bulunur, dini düşünce, davranışlarımız zayıflar... Şimdi gelelim bu kendince dindar hemşerimizin bizi uyarılarına...
“Kastamonu ili Tosya ilçesi Kuzyaka köyü mevkide bulunan tarihi ‘’Dört Ocak ‘’ köprüsünde asılı bulunan esrarengiz pankartlar ve köprü çevresine boşaltılan inşaat molozları ve atık malzemeler görenleri hayrete düşürüyor.” Tosya Haberleri böyle haber vermiş, ben bu uyarı el yazma afişlerinde ki bilgilerin dini acıdan gerçek olup olmamasıyla ilgileniyorum, bunların kaynağı dinmidir, hurafeler, rivayetlermidir(söylentilermi) bu gibi bilgileri dini konular üzerine çalışan düşünürlerimiz, Diyanet İşleri Başkanlığımız, İlahiyat Fakültelerimiz, Devlet memurluğundan Kurtulmuş Din Adamları/kadınlarımız Müfütülerimiz, imamlar cevaplamasa benim gibi diini kaynağından öğrenmeye çalışan amatör bir deneme yazarı cevaplamak zorunda kalır... Buyrun dini yanlış bilgiye Kurani bilgilerle cevaplar...
Bu din blgisi zayıf hemşerimizin ilk sallaması “ Sacı acık kadının teli kadar yılan bogacak” salla hemşerim, sen bu yolla belki de cehennemi bulacaksın... Şimdi size örtünmeyle ilgili ayeti söyleyecegim ve bu hemşerimde okursa bilgilenir inşallah diyecegim...
“Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz” (Nur 31)
Şimdi yılan bu ayetin neresinde, bunu yıllarca bize dini bilgi diye söyleyen kişiler, sakındıracağız derken abartmalarıyla dini zorlaştıran bilgilerle bize ögüt verenler... Artık bu abartmalara dayalı bilgileri, Kurana dayanan dini bilgilerle temizlemek zorundayız... Bu dinden uzak bilgileriyle bize dini bilginçlik taşıyan hemşerimizin, televizyonlarda bile bunlardan çok var, ikinci incisi ise Peygamberimizle alakalı söylentiyi dini bilgi diye bize sunmasıdır ki... Bu yanlış dini bilgilerle, kimi yerde Peygamberinmize, kim yerde de Allaha iftira atılmaktadır, bu nedenle söyleyeceginiz dini bilgileri, söylemeden, yazmadan önce Kuranla test edin öneririm...
Bu hemşerimizin ikinci yanılgısı ve buna inananlarıda yanıltacağı sözleri, Peygamberimize referans edilen sözde bilgi ise şöyle... “Siz benim bildiklerimizi bilseydiniz, az güler, çok ağlar, deli olur dağlara kacardınız, ona göre yaşayın” diye bu afişlerde bir uyarısı daha var... Kuran Peygamberimizin bilgisiyle ilgili ne diyor, bakalım mı? Gerci bazıları şeyhlerinin levhi mahsusa (Allah katında ki Kitap, Allahın Bilgilerinin Yazılı Olduğu Kitap) baktığını söylemeleri ise başka dini bilgi sakatlığa neden oluyor... Kuran böyle söylemiyor ama...
“Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O'ndan başkası açıklayamaz. O göklere de yere de ağır gelmiştir. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki: Onun bilgisi ancak Allah'ın katındadır; ama insanların çoğu bilmezler.” (Arâf / 187 ) Lütfen din adına konuşanlar öncelikle olmak kaydıyla tüm inananlar bilgilerimizi Kuranla uyumlu hale getirelim, yoksa çok komik oluyorsunuz, oluruz...
Şimdi biraz bu ayet üzerine düşünelim mi, Peyganber bildirildiği kadar bilir, Allahın vahiy aracılığıyla bildirdiklerini, bildirileni ise bize elçilik görevi geregi bildirmek zorundadır... Bu bilgiler Kuranda olduğunu düşünürsek, Peygambere bildirilenleri bizde biliyoruz demektir... Artık din adına konuşanlar siyaset adına konuşanlar gibi olmaya başladılar ki... Dinin vahiy ediliş amacı, siyaseti mamur etmek, siyasetin mamurluğu ise adalet ve ahlaktır, kişiyi ögütlerle egitmek, islah ederek toplumsal ve kişisel sorumluluklarını yerine getiren mümin olarak yaşamasını önermektir... Önermektir diyorum Allah İnsana irade vermiş, bu iradesiyle kendisini bile ret edecek özgürlük vermiştir... Sadece hesap gününde bu yaptıklarımızdan, söylediklerimizden hesaba çekilecegimizi , iyi yaptıklarımız, söylediklerimiz, davrandıklarımızdan dolayı ödül, kötü söylediklerimizden, yaptıklarımızdan dolayı da ceza verecegini bize bildirmiştir... Bizde bu ölcülere göre yaşarsak, bize vadedilen ödül cennete gitmeyi umut edebilriz... Burada biraz açmak gerekirse, önce düyayı biz cennete cevirelim ki, sonra Allah’ın Cennetini umut edebilelim, ricasıyla, dilegiyle.. Selam ve Sevgilerimle...
Sıtdık Fani – vatandasfikri.com – 17.6.2020
Kaynaklar
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|