|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
CANLI DİN, ÖLÜ DİN FARKI |
CANLI DİN, ÖLÜ DİN FARKI
İnsanlar Göbekli tepede ki arkeolojik bulgulara bakıldığın da 11 bin yıl öncede dini bir inanca ihtiyaç duyarlarmış, inanırlarmış, günümüzde de ekseriyetle inanmaya devam ederler… Biz Türkler de 750’li yıllar da Müslüman olmuşuz…
Biz Türklerin karşılaştığı sorun, kendi dilimizden olmayan bir dini mesajı yani yabancı bir dille dinimizi anlamaya çalışıyoruz, sadece bu yabancı dili bilenler dinleri anlıyor, bilmeyenler ise anlayamıyor… Bilmeyen bizler için dinleri ölü bir dindir, bir yazılı, sözlü mesaj anlaşılamıyorsa o sizin için anlam ölüsü bir mesajdır… Günümüze geldiğimizde…
Türklerin daha önceki dini inanış ve yaşam şekillerine göre olduğu kadar, coğrafi olarak da yaşam tarzımız biz Kuzeyde yaşayan Türkler ile Çok daha güneyde yaşayan Arap’ların kültürel farklılıkları da eklenince… Her iki toplumun eski inanışların etkileri eklenenince… Öte yandan bu yabancı dili anlayamayanlar, kendi dillerine çevrilmiş kaynaklardan dinlerini öğrenmezlerse, öğrenmezsek dinimiz adeta ölü bir din olarak hayatımıza girmiş… Anlamamaya devam ediyorsak Ölü din olmaya devam edecektir… Oysaki dinimiz hayata dokunmak için, iyi insan projesi olarak vahiy edilmiş, Peygamberimizde bunun için mücadele etmiştir… Dinin bugün ki anlayışına, yaşanışına geldiğimizde, dinimiz Adalete neden olmuyorsa, toplumsal/kişisel Ahlaka neden olmuyorsa, biz Müslümanların ekseriyetle yaşadığı, yaşadığımız ülkeyi hem teknolojik, hem mimari, hem şehir planları acısından imar ve mamur etmiyorsa… İçinde yaşadığımız topluma dini öğretimiz aracılığıyla huzur ve refah katamıyorsak, doğal ve sosyal hayatı, bilimsel hayatı anlamadan, dinimizi anlamadan yaşıyoruz, kendi elimizle dinimizi öldürüyoruz demektir… Bu yazıyı yazarken bir haber geliyor. Ölü dinin yaşandığı toplumlardan, Laik ülkelerin toplumlarına doğru hızlı bir kaçış var, bilinmeze, hatta ölüme doğru bir gidiş var.. “Libya açıklarında göçmenleri taşıyan teknenin alabora olması sonucu 145 kişinin kurtarıldığı, yaklaşık 150 göçmenin ise kayıp olduğu bildirildi.” Bu tür kazalarda belkide 20 bin Müslüman öldü, kendi ülkelerinden kaçarken, başka din mensuplarına sığınırken.. Bu dini öldürmelere dayalı olarak toplamda biz Müslümanlar dinlerini iyi yaşayamıyor, yaşamıyor ve dinimizi temsil edemiyor, birbirimizi öldürmeyi bile sevap sayıyoruz… Din ölürken Biz, Biz Ölürken Dinimiz Ölüyor… Din nasıl canlandırılır?
İlk yapacağımız iş dinimizin kaynaklarını dilimize çevirmektir, şanslıyız ki birçok dini kaynak dilimize çevrilmiştir… Bu kaynaklardan dinimizi öğrenmek ve elimizden geldiği kadar yaşamaktır…
Bizde din deyince sadece ibadetler anlaşıldığı için, dinin muradı ibadet eden bir Müslüman olabilir mi, Allah bize ibadetleri de içeren dinimizi, iyi insan ruhumuzu canlı tutabilmek için emrettiğini defalarca Kuran aracılığıyla bize bildirir… Örnek vermek gerekirse; Ankebut 29’a bakmak yetecektir… “Kitap'tan sana vahyedileni oku! Namazı/duayı yerine getir! Çünkü namaz/dua, çirkinliklerden ve kötülüklerden alıkoyar. Elbette ki, Allah'ın zikri/Kur'an'ı daha büyüktür! Allah, neler yaptığınızı biliyor. Ankebut-29” Namaz kılıyor ve hala kötülüklere, çirkinliklere devam ediyorsak dinimizi kendi ellerimizle öldürüyoruz demektir… Demek ki, dinimizi canlı tutmak için ahlak/adalet/doğruluk üzere iyi ve güzel şeyler yapmamız gerekmektedir… Şimdi şu örnekle yazımızı bitirelim mi?
Dinimizi canlı tutmak için hayır işlerinde yarışmalıyız, bunu nereden çıkarıyorsunuz derseniz Kurandan, buyurun Kuran ne diyor? “Allah'a ve âhiret gününe inanırlar, iyilik ve güzelliği belirlenmiş olana özendirirler, kötülük ve çirkinliği belirlenmiş olandan sakındırırlar. Hayır işlerde yarışırcasına koşarlar. İşte bunlar hayra ve barışa yönelik hizmet üretenlerdendir. Ali İmran 114”
Sanırım meramımı anlatabildim, çocuklarımıza yabancı dille dinimizin Kitabını öğretmek, hatta ezberletmek, çocuklarımız o yabancı dili bilmiyorlarsa, buna biz yetişkinleri de dahil edebiliriz, dinimiz bizim için ölüdür… Dinimizi günümüzde canlı tutmak için, vahiy edileni, nakil edileni okuyarak, günümüz şartlarını dikkate alarak, toplumsal kurallar, kaideler, ilkeler, kişisel olarak inşa ederek iyi/güzel/doğru kişi örnekleri olarak hayırda yarışırsak dinimizi canlı tutabiliriz… Hayır nedir ki? Bir karşılık beklemeksizin yapılan yardım, dayanışma, iyilik işi, yararlı, uğurlu, güzel, işlerdir.. Hayırda yarışarak, bu yollarla dinimizi canlı, tutmak dileğiyle… Selam ve Sevgilerimle…
Sıtdık Fani – 26.7.19 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
-
-
-
https://www.aa.com.tr/tr/dunya/akdenizde-gocmen-faciasi-150-kisi-kayip/1541468
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|