Mevlit Kandili
Peygamber Efendimiz Muhammed Mustafa’nın doğum günü olarak düşündüğümüz Üç Ayların başlangıcı olarak kabul ettiğimiz, Mevlit kandili her yıl kutluyoruz... Hepimizin de bildiği gibi Hz. Âdem’den başlayarak ilahi vahyi bizlere ileten Peygamberler sinsilesinin sonuncusu olan, Peygamberimiz… Ülkemize, vatanımıza, milletimize, Ümmetimize yaşadığımız coğrafyamıza ve toplam da evrensel olarak insanlığa Mevlit Kandilinin huzur, barış, rahmet ve selamet getirmesini, barış için de kutlanmasını ve bugünün iyiliklere ve güzelliklere vesile olmasını dileyerek…
Ümmeti olmakla övünç duyduğumuz, Allah’ın kelamı olan Kuran’a, aracılık ederek, etmekle kalmayarak yaşayarak bize örnek olan Peygamberimizi bugün hayatıyla, aracılık ettiği mesajla anarak, bu mesajları onun hayatından, hayatımıza aktarmaya çalışma cabamızın artırıldığı günler hayatımız da hep olacaktır… Özellikle geleneksel olarak kutlanarak gelen üç aylarda daha da bir dikkat ederek, ahlak, adalet, merhamet üzere yaşamak hatırlatmasıyla…
Bugün özel de Müslümanların, genel de tüm insanlığın, içerisinden geçtiği kaosun nedeninin değersizlik olduğunu düşüncesiyle… Genel de Kutsal Kitapların, Özel de Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimiz Muhammed Mustafa’nın biz insanlığa sunduğu mesajlarından oluşan değerlerimizi tekrar, tekrar hatırlamak durumundayız..
Ümmeti olduğumuz Peygamberimiz, biz Müslümanlar için her zaman ve her asırda yegâne örnek alacağımız şahsiyettir… Biz Müslümanların onun davranışlarını, günümüz için de değerlendirmeliyiz, zamanına göre davranışları, Kültürüne göre davranışları, İmani Olan davranışları diyerek günümüzde bize rehberlik edecek davranışlarını alarak hayatımıza aktardıkça yaşanılan değersizlik kaosundan kurtulacağımızı umut ediyorum, Yaratandan, bunun tüm insanlığa iyi olması için biz insanlara yardım etmesini diliyor… Dini yanlış yorum ve sunumlarla kirletenlere gelince…
Din adına her türlü sözü söyleyen, Neredeyse Peygamber ve Allah adına söz söyleme yetkisini kendilerinde gören bir grup sözde dindar… Din adına söylem ve eylemde bulunurken temel ilkeleri yok sayarak .. Peygamberimizin bize ulaştırdığı mesajlarda ki, Ahlakı, adaleti ve rahmeti, sevgiyi, merhameti mesajlardan çıkararak bize sunmaktadırlar… Bu mesajlarda ki İlimi, hikmeti, irfanı, hayata anlam ve değer katacak kavramları geri plana atan bu sözde dindarları tanımadıkça ne din, nede ümmet olarak İslam’ın öngördüğü, bize sunduğu huzura ulaşamayacağımızı altını çizerek belirtiyor…
Giderek özelliklede din ve kamu yönetimi adına hareket edenlerin kişisel hırs ve menfaatlerinin kavgasını, din kavgası gibi sunmaları toplumların huzurunu kaçırdığı şu günler de… Kuran, Peygamberi tavır üzerine düşünmeliyiz… Müslümanların dinî duygularını istismar eden bu tiplere karşı uyanık olmalarını için Allah zihin açıklığı ve düşünme melekesi versin dileyelim… Bugün gelin dua ettiğimiz kadar da düşünelim, düşünelim ki yaşadığımız sorunların nedenini görebilelim…
Yaşanılanları öncelikle kendimizden başlayarak sorgulayalım, soracağımız soruların başında Mümin olarak, Ümmet olarak biz onu, onun getirdiği Kuran mesajlarını doğru anlayabildik, hayatımıza aktarabildik mi? Onun mesajlarını günümüz ruhuyla okuyabildik, anlayabildik, uygulayabildik mi? Bunlar bizim kişisel olarak soracağımız sorular ve bulacağımız cevaplar üzerine ortak kanaatler oluşturacağımız ilkelerimiz olacak durumlardır… Dinimiz, Peygamberimiz bizden bunu beklemektedir…
Bu duygu ve düşünceler içerisinde dünyada her nerede zulüm, açlık ve şiddete maruz kalan varsa, Mevlit Kandilimizin bütün İnsanlara/Müslümanlara huzur getirmesini, insanlığın içine düştüğü sıkıntıların aşılmasında kardeşlik bağlarımızın güçlenmesine ve yeni rahmet kapılarının açılmasına vesile olmasını Allah’tan, Müslümanların içine düştüğü fesattan, fitnelerden, cehaletten, kan ve gözyaşından, zulümden kurtulmasını diler, Milletimizin ve tüm İslâm âleminin Mevlit Kandilini en samimi duygularımla kutlarım. Selam ve Saygılarımla…
Sıtdık Fani – 29.11.17 – vatandasfikri.com
|