|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
KERBELA KATLİAMI/ MUHARREM AYI |
KERBELA KATLİAMI/ MUHARREM AYI
(Hicri 10 Muharrem 61)
KERBELA SİYASAL BİR OLAY MI?
DİNSEL İNANCA DAYALI BİR OLAY MI?
(Ortak sevinçler, ortak hüzünler, ortak bir toplumsal bilinç geliştirir. Fikri Adil)
Bu ay da tarihin derinliklerin de gelişen olaylardan, Hicret bir çıkışa İslami acıdan gelişmeyi sağlarken ve dolayısıyla sevince neden olurken, Hz. Hüseyin'in katli ilede hepimizi üzmüştür, bu sevinç de bu acı da bizimdir. Kerbelâ, Sevgili Peygamberimiz torunu olan Hz. Hüseyin ve yetmişten fazla müminin Mü'afiyenin siyasal iktidarını korumak için şehit edildiği olayın geçtiği yerdir… Bu bunu olay yanlıştır, burada katledilenler haksız yere katledilmiştir hepsi tamam da günümüze yansıma şekli üzerine biraz durulması gerektiğini düşünüyorum. Bu olay üzeri aradan gecen 14 asır geçmiş olmasına rağmen günümüz topluluklarını o olayı referans alarak birbirlerini dost veya düşman ilan etmektedirler. Bu olayın bir tarafı olan Hz. Hüseyin ve destekcileri hak ve adalet taraftarlarıdır, ikinci tarafı ise Muaviye ve Yezittir, zulmün taraftarıdır. Burada tartışma yoktur. Bu olay üzerinden günümüzde toplulukları dost ve düşma ilan etmek ne kadar doğru ne yanlıştır? Bunun üzerine o olayı referans alarak dost veya düşman algılaması içinde olmak, günümüz de İslam toplumları arasında soruna neden olmaktadır. Bu nedenle bu olay unutulmamalı, haklıya hakkını ve dualarımızı, zalime de lanetlerimizi göndererek bu olay hakkın da bir taraf olmakla günümüz de mesepsel tarafgirlik karıştırılmamalıdır. Olayın günümüzle ilgisi bu boyuttadır, bugüne gelinerek bugün üzerinde düşünülerek Müslümanların arasındaki sorunların giderilmesi İçin rehberimiz olan Kuran'a gitmek gerekmektedir.
Asırlardır acısını yüreklerimizi sızlatan bu elim olay, tabiki unutulmamalı ama günümüze de mesepsel tarafgirlik gibi taşınmamalıdır. Bu olay halifeliği kırallığa çevirmek isteyenlerle, halifelige bir oldu bittiyle oğlunu getirmeye çalışanlarla, halifeligin meşveretle, istişarelerle, seçimle yapılarak devam etmesini isteyenler arasında ki siyasal bir mücadeledir. Oysaki mesepsel farklılıklar içtihat farklarıyla ortaya çıkar. Bugün yeryüzünde ne Mü'afiye taraftarı, nede bu katliamı yapan Yezit'i öven ve seven toplum, ben rastlamadım, yoktur diye düşünüyorum…
Bugün (10 Muharrem 1436), bu gün aynı zamanda yaşanılan hüzünlerden ibret alma günüdür. Bugün, biz inananların ortak acısı Kerbela acısının yıl dönümüdür. Biz bu katliamı hatırlar, bunu yapanları kınarız, bu katliamı unutmayalım, bu unutmama bizi günümüz de kine, nefrete degil, bu elim olaydan ders almamıza neden olarak, ister siyasal iktidarı korumak ve ele gecirmek için olsun, isterseniz yorum farkından kaynaklı olsun, olayların karşı tarafı, yani rakibin, muhalefetin, yada dini farklı yorumlayanların düşmanlığa düşmemeleri gerekir. Artık demokrasi ve laiklik karşı tarafa siyaset, muhalefet etme hakkı, farklı inanç yorumlarına yaşam hakkı veriyor. Artık kimse kimseyi dini inancından dolayı öldürmeyi bırakın kınayamz bile… OrtaDoğunun aşiret kavgalarının yaşandığı dönemi en azından biz toplum olarak aştık. Biz bu olayı şu nedenle hatırlarsak için de yaşadığımız topluma daha iyi hizmet yaparız düşüncesiyle… Biz günümüz de düşünsel farklı duruşlarımız nedeniyle fanatizmin oluşturduğu kinin, nefretin tuzagına düşmemek için bugünler de bu olay hatırlanmalı/hatırlatılmalı ve oradaki yanlışa günümüzden lanet göndererek aynı hataların günümüzde tekrarlanması engellenmedir.
Bu acının tetikleyicisi olan olayı anlarsak bu acıdan daha büyük dersler alırız, bu olayı daha iyi anlarız diye düşünüyor ve olay hakkın da bazı bilgileri, (Dilimize yeni çevrilen bir kitap Olan çeviren Onur Özatağ, "Halifeler Tarihi"n den) sizinle paylaşıyorum. Yalnız sizden ricam olayı bir mesepsel tarafgirlikle degil, daha yansız kaynaklardan incelemenizdir. Birçok kaynak dan öğrenerek olayı çeşitli acıdan degerlendirmeye ihtiyacımız vardır, daha sağlam bilgilerle olayın üzerine bugün daha sağlıklı degerlendirmeler yapabiliriz. Yoksa ogünki anlamından farklı olarak olayın bugüne taşınması Müslümanlar arasında günümüz de catışma ve barışın bozulmasına neden olarak ciddi sorunlara neden olabilir, oluyorda. Dinimiz İslam insanlığa huzur ve barış getirmek için vahiy edildi, biz bu dinin mensubları olarak barış ve huzurun tesisi için çalışanlar olmalı degilmiyiz? Barış ve huzur için de yaşamak dilegiyle, selam ve sevgilerimle…
(Ortak sevinçler, ortak hüzünler, ortak bir toplumsal bilinç geliştirir. Fikri Adil)
Sıtdık Fani – Kasım 2014 (10 Muharrem 1436) www.vatandasfikri.com
Kaynaklar
1- Celâlettin Suyüti- Halifeler Tarihi - Ötüken yayınları ( Çeviren Onur Özatağ) Sayfa 200-216
2-http://www.dunyabulteni.net/tarih-dosyasi/236236/kerbela-katliami-nasil-gerceklesti
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|