İslam, Kişisel ve Toplumsal Yaşam da, Müslümanlara Ahlak Ve Adaleti Öğütler, Emreder, Vaaz, Farz Eder, Bu İse İş ve Ticaret Hayatında, Kişisel Hayat Alanlarında Ahlak, Adalet, Merhamet, Hoş Görü Üzere Yaşmayı Gerektirir. Bunu Başardıkça Samimi Müslümanlar, Başaramadıkça da Samimiyetten Uzak, Şekle, Gösterişe Düşeriz, Öz Eleştiri Yerine Hep Başkalarını Yargılama Yolunu Seçeriz… Bugün ki Konumuz İş Ve Çalışma Hayatı, Burada İki Vatandaş Grubu Bir de Kamu Kurumu Bulunmaktadır… Birincisi İşçi, İkincisi İşveren, Üçüncüsü Kamu Kurumu Olarak Çalışma ve Sosyal Yardım Bakanlığı, Bağlı Kurumlardır… Bu Üç Grup Daha Sağlıklı Bir İş Hayatı Ve Bu Hayata Bağlı Çalışma Kurumları Ve İşletmeleri… Bunlara İlave Olarak, Bu alanlardaki Sorunları Hukuk Üzere Çözmek İçin İş Hukuku Alanında ki Mahkemeler Vardır… Bu Kişi ve Kurumların Toplumuz İçin Daha Çok Üretim ve Refah Saglama Amaçları Vardır..

Bu Amacın İlk İlkesi Emeğe ve Alın Terine Saygıdır, İnsan Haysiyetini ve Kamu Hukukunu Korumak, Can Güvenliğini Sağlayarak Üretimdir…

Bu Alan da Kimimiz İşçi, Kimimiz İşveren, Kimimiz Çiftçi, Kimimiz Tüccar Olarak Görev ve Sorumluluklarımız Vardır… Her Birimiz Emek Ve Fedakârlıklarla Bu Alanlarda Bulunuyoruz, Birbirimizin Hayatına Dokunuyoruz. Hangi Görevde Olursak Olalım Dinimiz İslam’ın İş ve Ticaret Ahlakını Kuşanma Sorumluluğumuz Unutmamalıyız. İş Ve Ticaret Hayatında İşverene Düşen, Huzurlu Bir Çalışma Ortamı Sağlamak, Çalışanlarının İnsani, Hukuki Olarak Hak ve Hukuklarına Dikkat, Riayet Etmektir… Şu Ayetten Hareketle…

“İnsan İçin Ancak Çalışmasının Karşılığı Vardır. Çabası Görülecek ve Çalışmasının Karşılığı Kendisine Mutlaka Verilecektir.” Necim 39-41 Yani Her Çalışma, Her Caba Karşılık Bulacaktır, Bulmalıdır Diyerek Devam Edecek Olursak…

Özellikle Ekonomik Gücü Elinde Bulunduranların Bu Gücü Ahlak Ve Adalet Ölcüleri İçinde Kullanmaları Geregi Dinimizin Temel İlkelerinin Gereği Olarak İnananlara Sorumluluk Yüklemektedir… “Çalışana Ücretini, Alın Teri Kurumadan Önce Veriniz.” Peygamberimizin Bu Uyarısı Geregi, Emeğin Karşılığının Zamanın da, Tastamam Ödeme Sorumluluğu Doğmaktadır… Çalışanlarla Kardeşçe, İnsaflı, Sıcak Ve Samimi Bir İlişki Kurarak, Kendi Yetki Alanlarımzıda Saglığa, Mutluluğa Dayalı Bir Ortam Yaşanmasını Sağlamalıyız… İbadet, Dinlenme Kişisel İhtiyaçların Giderilmesi Gibi İhtiyaçları İçin Gerekli İmkânları Sunma Yükümlülüğümüzü Unutmamalıyız… Çalışanlarının Sağlığını ve Hayatını Koruyacak, İş Güvenliğine Yönelik Bütün Tedbirleri Almamız Gereğinin Bilincinde Olmalıyız…

İş Ve Ticaret Hayatının Biz Çalışanlara da Yüklediği Sorumluluklar Vardır, Çalışanlar Dinimizin, Hukuk Kurallarımızın, İnsanlığın Gereklerine Uygun Olarak İşini Sağlam ve Güzel Yapma Sorumluluklarının Bilincinde Olmalıdır. Verimli ve Kaliteli İş Yaparak Ürünler Üretir, Çalıştığı Yeri, Eşya ve Malzemeleri Kendi Malı Gibi Korur. İş Güvenliği İle İlgili Kurallara Titizlikle Riayet Eder, Kendisinin ve Çalışma Arkadaşlarının Hayatını Tehlikeye Atmazlar…

Böyle Ahlak ve Adalet, Merhamet, Üzere Disipline Olmuş İş Yerlerinde Daha Huzurlu Bir Ortam da, Daha Memnun Çalışanlarla, Daha Fazla Üretim Olacağı Düşünceleriyle.. Selam ve Sevgilerimle…

İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!

H.z. Muhammed

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."

M.Kemal Atatürk