Şahit miyiz, Şehit miyiz?
Şahit kimdir, olaylara tanık olan, olaylarda etkisi olmayan Şehit kimdir: Kutsal bir ülkü veya inanç uğrunda ölen kimse, biz bu kavramı eksik bırakıyoruz gibime geliyor, Şehitliği şöyle açabiliriz…
Şehit; Kutsal Bir Ülkü Uğruna Kendini Öldüren Yerine, Nefsini Öldüren kişidir, evet bir amacımız, ülkümüz, idealimiz var, bunun gerçekleşmesi için ne kadar fedakarlık yapabiliyoruz? Yada şöyle yapalım biz yaşarken çeşitli olaylar ve olgular oluyor, biz bu olayları ve olguları sadece izleyecek tanık mı olacağız? Onları etkilemek, amaçlarımız doğrultusunda değiştirmek için mücadele mi edeceğiz? Bu mücadelemiz sonucun da nihai hedef genellikle iyiliğin, adaletin, ahlakın yaşanması, beden ölümü ile şehitlik ise mücadelemizin başka yöntemlerin kalmaması halinde yapacağımız toplumsal, milli, dini fedakarlığın en üst seviyesidir… “
Şehitlik yüksek bir bilinç, bu bilince göre davranmayı gerektirir, bu bilinçle nefsi öldürmüş, başkalarını yargılama yerine kendini yargılayan, ülküleri peşinde koşan, şühedalar toplumsal barış, toplumsal refah için, dünyanın imarı, mamuru için bize yüklenmiş sorumluluğun adıdır… Şehitlik, sadece vatan ve din uğruna ölmek değil, vatanın, vatandaşın, ümmetin daha iyi olmasını, yaşamasını sağlamak için kendinden vaz geçerek, yani Serdengeçti, fedai olarak bizzat yaşamaktır…
Bu yaşamadaki amaç iyi, güzel neyse, maruf neyse, ahlak ve adalet neyi gerektiriyorsa onu yaparak yaşamaktır… Yani şehit olabilmek için hayvani yanlarımızı öldürmek, insani, ulvi yanlarımızı diri tutmak gerekir, bunu yapmak elbette kolay değildir, kolay değildir ki bizden, nefisten vazgeçmek demeyelim de, ona gem vurmak diyelim, nefsin alanını daraltmak diyelim… Nefsi öldürmek onu yok etmek değil onu kontrol altında tutmak demektir, İşte böyle yaşayanlar dünya da iz bırakır, ahirette ödül alır…
Şehitliğin bazı özelliklerini vererek yazıyı bitirelim mi?
-
Bir olaya tanıklık eden ama sadece tanıklık etmekle kalmayıp o olayın iyi bir şekilde sonuçlanması için mücadele eden…
-
Gerçekleri gören ve bunun ortaya çıkması için serden geçerek, bir fedai gibi çalışan kişidir…
-
Aynı zamanda yalanı, yanlışı gören bunlara karşı duran, fesatı, fitneyi gören, marufu koruyan kimsedir…
-
Sadece fedai, serdengeçti olaylara müdahil olmak için olunmaz, şehit aynı zaman da bilim ve bilmek için, düşünmek ve düşünce için, iyi, güzel için kendi zamanını bu işlere vakfeden kimsedir…
-
Bütün bunların yanı sıra Erdem sahibi olandır, Erdem nedir derseniz, Ahlak ve adalet üzere yaşamaktır diyebilirim… İyiliklere, güzelliklere neden olarak yaşamak, doğru dürüst yaşamak, alçakgönüllü, mütevazi olmak, kısacası sıratilmüstağim üzere yaşamak, Erdemli, Şehit gibi yaşamaktır…
İşte şahitlikle Şehitlik farkı, üzülerek belirteyim biz hem adaletsizliğe sapan yöneticiler karşısında, hem her türlü güç ve otoritenin yanlışı karşısında sadece şahitlik yapıyoruz… Onu da düzgün yapamıyor, onların yanlışlarını dalkavukça alkışlıyoruz… İşte bu nedenle bize, şehitler kadar, şehitlik bilinciyle yaşayanlar da lazım… Allah hepimize şehitliği nasip etsin, bizde yalanla, yanlışla, adaletsizlikle, ahlaksızlıkla zulümle mücadele edelim, dilerim… Selam ve Sevgilerimle…
Sıtdık Fani --- 4.9.18 --- vatandasfikri.com
Kaynaklar
-
Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Kavramlar Sözlüğü
-
Dil Derneği Türkçe Sözlüğü
-
http://tdk.gov.tr
|
