RAMAZAN
(Razaman'ın İzini Kalıcı Kılabilmek)
Geldigi gibi gidiyor, umarım hepimiz de bazı izler bırakıyordur, öyle izler ki, insan adına insanca hareket eden insan izleri…
Ramazan dediğimiz de daha çok iyilik ve güzellik geliyor aklına insanın, iyilik ne dediğimiz de ise yardıma muhtacı olanlara yardım, yoksullarla paylaşma, eş, dost yoksulluğu çekenlerin, yalnız kalanların yalnızlıklarını paylaşarak onları şenlendirme, akrabalık ve komşuluk ilişkilerini geliştirme gibi onlarca iyilik izi sayabiliriz… Biz bunların hangilerini yaptık, hangilerini yapmadık degerlendirmesine girmiyorum, bu yaptıklarımızın hangilerini Ramazandan sonra da yapmaya devam edecegiz onu düşünelim…. Yoksa Ramazan bitti iyilik sezonunu kapattık mı diyecegiz…. İşte o zaman Ramazan biz de iz bırakmamış olur ki… Sürekli iyilik için de olabilmek için bu yukarda saydığımız toplumsal sorumlulukları da içeren davranışlar artık bizim üzerimize farz olmalıdır… Sadece ibadetler farz diye bir yanlış algılama söz konusu, Kuran da emredilen her şeyi yapmak farzdır, Yasaklanan her şeyden de uzak durmak yine farzdır, biz elimizden geldiğince Kurana uyarak yaşamaya çalışırız… Bazan da hatalar yaparız tövbe ederek o hatadan uzaklaşarak affedilmeyi bekleriz…
Ramzanın paylaşmaya katsının yanı sıra ibadetlerimizde, daha bir titizligin yaşandığı aydır… Ramazan dilerim ibadet konusunda ki zayıflıklarımızı da güçlendirerek ibadet eden kullardan olma izini de üzerimiz de bırakır…
İşte bayram yaklaştı bu gece Kadir gecesi, Kadir gecesi nasıl bin aydan daha hayırlıdır diye bize bildirilmişse biz de bu gecenin feyzini bereketini bu farkındalığın verdigi bilinçle yaşarız dileriz… İbadetlerimizi eder, iyi ve güzel taleplerimizi dualarımızla Allah katına göndeririz… Zor durumda ki ümmetdaşlarımıza Allah dan yardımlar, sabırlar niyaz ederiz…. Daha da önemlisi, hali vakti yerin de olanlar için yardım etme Allah’ın onlara verdiği nimetlerden olmayanlarla paylaşma, imkanı olanların bu gece de paylaşmaları halin de daha çok sevap kazanacakları umulur…
Umut ederim ki, Ramazan bizde bir Mümine yakışan izlerimizi daha çok artırdı, daha kalıcı hale getirdi, biz bu izlerle daha bir Mümince yaşarız umudu içindeyim …
Mümince tavırlar bizim yaşadığımız ortamlar da Müminlerin kokusunun yayılmasıdır, aslında insanın davranışlarıyla koku yaydığını düşünürsek… Saygı, sevgi, merhamet, hoş görü, acıma, digergam(Empati), ölçülülük için de olmak, dedikodu ve iftiradan uzak durmak, yalandan yanlışdan uzak durmak, yoksulluk ve hastalık karşısın da sabırlı olmak gibi yüzlerce mümin vasfı sayabilriz… İşte bunlar bizim izimiz, bizim insanca, Mümince yaydığımız kokularımızdır…
Son olarak Müminin kısaca özelliklerinden bahseden Bakara süresi 177 ayeti okuyarak yazımıza son verelim ne dersiniz?
“”İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı taraflarına çevirmeniz(den ibaret) değildir. Asıl iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitap ve peygamberlere iman edenlerin; mala olan sevgilerine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, (ihtiyacından dolayı) isteyene ve (özgürlükleri için) kölelere verenlerin; namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren, antlaşma yaptıklarında sözlerini yerine getirenlerin ve zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda (direnip) sabredenlerin tutum ve davranışlarıdır. İşte bunlar, doğru olanlardır. İşte bunlar, Allah'a karşı gelmekten sakınanların ta kendileridir.”” ﴾bakara - 177﴿
Mümince tavır demek, şartların el verdiginin en iyisini, en güzelini, en adilini, en ahlaklısını (Ahlak dediginde sadece kadın erkek arasında ki münasabetler anlayanlar Ahlakı eksik anlamış olurlar) yaparak yaşamak demektir… Dilerim, Ramazan biz de kalıcı izler bırakır, dilerim davranışlarımız çevremize Mümince kokular yayar…. Selam ve Sevgilerimle…
Sıtdık Fani – Temmuz (Ramazan) 15 – www.vatandasfikri.com
|