AMENTÜMÜZ NEDİR?
İnandım, iman ettiğim şeylere inanıyorum anlamındadır, neye iman ettiğimizin de devamında bunların sayıldığı bir duadır, Arabca okunuşu anlayanlar için: Âmentü billâhi ve melâiketihî ve kütübihî ve rusülihî ve’l-yevmi’l-âhiri ve bi’l-kaderi hayrihî ve şerrihî minallâhi teâlâ ve’l-ba‘sü ba‘de’l-mevti hakkun. Eşhedü enlâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne muhammeden abduhû ve rasûlüh”
Türkçe anlamamız için:
Anlamı: Ben Allahu Teâlâ'ya, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe, kadere; hayırın ve şerrin Bizim çalışmamıza bağlı olduğunu inandım… Öldükten sonra hesap sorulacağına iyi yaparsak iyi, kötü yaparsak kötü olacağına, yapıp, ettiklerimizden dolayı hesap gününde de ödül ve ceza verileceğine inanırız, Biz Müslümanlar olarak şehadet ederiz ki, Allâhu Tealâ'dan başka ilâh yoktur ve yine şehadet ederiz ki, Muhammed, Onun kulu ve Elçisidir… Bunları Düşünür, ifade eder, inanırız, yeter mi yetmez! Bu Amentüden hareketle..
İslâm'ın temel inançları arasında yer alan Allah'ın varlık ve birliğine imân etmeyi, onun meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah'tan geldiğine inanmayı dile getiren sözcüktür, benim itirazım şerrin Allah dan gelmesine, şer de, hayırda bizim yaptıklarımızdandır, diye düşünürüm nedeni ise, Kuran ayetleridir… Allah bu konuda bizi Kuran mesajı aracılığıyla şöyle uyarıyor…
Bakara / 286: Allah her şahsı, ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef kılar. Herkesin kazandığı (hayır) kendine, yapacağı (şer) de kendinedir. Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma. Ey Rabbimiz! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır bir yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği işler de yükleme! Bizi affet! Bizi bağışla! Bize acı! Sen bizim mevlamızsın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et!” Amin
En’âm / 3: “O, göklerde ve yerde tek Allah'tır. Gizlinizi, açığınızı bilir. (Hayır ve şerden) ne kazanacağınızı da bilir.” Allah bizim ne yapacağımızı bilir, buna rağmen bizim ne yapıp yapmayacağımıza bizim irademize saygı duyduğu, bu saygı sonucu sorumluluk doğacağı için bizi özgür bırakır…
Enbiyâ / 35: “Her canlı, ölümü tadar. Bir deneme olarak sizi hayırla da, şerle de imtihan ederiz. Ve siz, ancak bize döndürüleceksiniz.”
Fussilet / 49: “İnsan hayır istemekten usanmaz. Fakat kendisine bir kötülük dokunursa hemen ümitsizliğe düşer, üzülüverir”.
Yaşadığımız yer neresi olursa olsun, Kendi vatanımız/Toplumumuz, başka ülkeler ve toplumlar, hiç fark etmez, bir Müslüman olarak her daim sözlerimizin arkasın da, içinde yaşadığı9mız toplumla yaptığımız sözleşmelere (Anayasa/Kanun/Kural) uyarak iyi insan, iyi vatandaş, iyi Müslüman olma sorumluluğunu unutmayarak… İnsanın ve diğer tüm canlıların hakkına, hukukuna dikkat eden, örnek bir insan olarak, Ahlakı ve adalet üzere, her ne iş yapıyorsak onu en iyi, en güzel, en doğru yaparak yaşamak, yaşatmak, mutlu etmek ve olmak ricasıyla, dileğiyle… Selam ve Sevgilerimle..
Sıtdık Fani – 12.2.21 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
2* https://www.kuranmeali.com/Arama
|