DİN NEDİR?
(Din)
Din, akıl sahiplerinin kendi arzuları ile bizzat hayırlı işlere sevk eden ilâhî bir nizamın adıdır, Allah tarafından konulmuş bir nizamdır, bu nizam aracılığıyla insan Onun ödülüne ulaşacaktır. Ulaştıracak olan bu değerler bütününe din diyebiliriz… İman ve amel konusu olabilecek özgür bir şekil de akıl ve iradeye dayalı olarak, inanılan hak ve hayırlara vesile olacağı düşünülen ilahi kanunların bütünüdür de diyebiliriz. Dini başka bir acıdan anlamaya çalışırsak…
Dine sosyal bilimler acısından baktığımız da ise karşımıza şunlar çıkmaktadır: din, Tanrı'ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal, kişisel, kuramsal ve kurumsal etkileşim de denilebilir… Dini nitelikteki inançlarıkuralları, kurumları, bu alanda ki gelenekleri ve sembolleri toplayan, yaşanmasını sağlayan düzene, inanış da denilebilir… İnanılıp çok bağlanılan düşünce, inançveya ülkü, inançlara dayalı ritüeller, ayinler de diyebiliriz…
Dine şu acıdan da bakılabilir, göremediğimiz, anlayamadığımız doğaüstü güçlerin varlığına inanılarak, doğmuş olan ve bireylerin gerek birbirleriyle, gerek çevreleriyle ilişkilerini birtakım kutsal uygulama ve davranışlarla düzenlenmesini sağlayan, yerel veya evrensel olguların, değerlerin toplamı da diyebiliriz. Şimdi bu kavramsal acılımdan sonra dinin ne gibi etkileri olması gerekir, nasıl etkilerinin olması gerekir gibi sorulara cevap aramaya çalışacağız… İlk Sorumuz Din Günü Nedir?
DÎN GÜNÜ
"Yevmü'd-din" tabiri din günü, genel olarak iyi veya kötü yapılan bir işin tatlı veya acı karşılığını vermek, sevap ve günahların değerlendirmesi anlamında ki bu kavram, âhiret günü olarak da bilinmektedir. O gün her işin karşılığı verilip bitirileceği son gün, gelecekte mükâfat ve mücazatın tevzi olunacağı vakit demektir… "Din günü" (yevmü'd-din) âhirete işarettir, Yoksa burada "din" kıyamet demek değildir. Kuran da bazı ayetlerle bu günden bahsedilmiştir. "Sonra din gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin? (O gün) kimsenin kimseye yardım edemeyeceği bir gündür. O gün emir yalnız Allah'a aittir." (İnfitar, 82/18-19) "Din günü"; alış-verişin, dostluğun ve kâfirlere şefaatin olmadığı (Bakara, 2/254), Kısaca din günü, dünya hayatında yapıp ettiklerimizin değerlendirileceğine inandığımız hesap günüdür… Biz bu dünyada yaşarken yaptığımız iyilikler, güzellikler, adil, ahlaki, mutluluklarla, iyi davranışlarla sevap kazananlar olarak, yaptığımız kötülük, çirkinlik, zulüm, mutsuzluklar gibi kötü davranışlarla değerlendirileceğimiz gündür… Dilerim o gün hesabımız bizi cennete gideceklerden olmaya elverişli şekilde olur… Bunun için bugün, bu dünyada yaşarken ahlaki, adil, mutluluğa, hayra neden olacak şekilde yaşamalıyız… Şu bilinir ki ne cennet, ne de cehennem öbür dünyada kazanılmaz biz buradaki kazançlarımızla oraya cenneti ödül olarak cehennemi ceza olarak kazanırız. Bunu kazanmak için din bizim üzerimizde ne gibi etkiler yapmalıdır? Sorusuyla devam edelim…
DİN NEYE NEDEN OMALIDIR?
Dine inanıyorsak, iman ediyorsak bizde bu inanış bazı etkiler yapmalıdır, bu etkilerin kaynağı inanan biri acısından dindir, bunun için dinimizi öğrenmeliyiz ve ilkelerine göre yaşayacak kadar bu ilahi ilkeleri özümsemeliyiz… Bunun da üç kaynağımız vardır, ilkleri temel kaynak, birinci kaynağımız Kuran, ikinci kaynağımız ise Peygamberimizin Kuranı anlatması, bunun üzerine davranışları, kararları bunlardan sonra da, bunları anlamaya çalışarak bizim için yorumlayan İslam düşünürleri bize dinimizi anlamada kaynaklık etmektedirler… Allaha şükürler olsun kaynak sorunu yok ama merak sorunu olan bir toplum olduğumuzu da burada belirtelim ki, öğrenmeme konusunda, okumama konusunda ki ataletimizin de farkına varalım… Din neye neden olmalıdır diyerek devam edecek olursak bana göre Ahlaka ve Adalete, Barış ve mutluluğa neden olmalıdır… Oluyor mu, olmuyorsa neden olmuyordur, sanırım dinimizi iyi anlamıyoruz, yada işimize geldiği gibi dini, siyasal ve ekonomik maksatlı kullanma amaçlı bir anlayışa saplanmış olabilirmiyiz? Din adalete neden olacaktı oluyor mu, bunu kim gerçekleştirecek tabiki biz inananlar, bunun için önce adalet sonra da ahlak nedir kısaca bakalım mı?
ADÂLET
"Adl" kökünden gelen "adalet" kavramı sözlükte; "insaflı ve doğru olmak, doğru davranmak, zulmetmemek, eşit olmak, eşit tutmak, her şeye hakkını vermek, düzeltmek, mutedil olmak, her şeyi yerli yerinde yapmak, istikamet ve hakkâniyet" anlamlarına gelir. Adalet kavramı Kuranda defalarca geçmektedir, Peygamberimiz defalarca adalet konusunda bizlere öneren, ikaz eden sözleri vadır. Kurucu İslam düşünürleri adalet konusunda çok şeyler yazmışlar ve bizlere bu yazılarda ki düşüncelerden yararlanın demişlerdir. Bu yazılar da adaletin titizlikle ayakta tutulması gereken bir dini ilke olduğu kadar toplumsal düzenin de temelini teşkil ettiği üzerine basa basa durulmuştur… Bana göre de adalet barışın, toplumsal düzenin temelidir, teminatıdır, bunu fark ettiğin de Müslüman toplumlar toplumsal barışlarını sağlayabileceklerdir.. Ahlak üzere din nedir yazımıza devam ediyor, ahlakın dini kurallar içinde ki yeri ve toplumsal düzene katkısı ne olabilir ki?
AHLÂK
Sözlükte "huy, seciye, tabiat, mizaç, karakter" gibi anlamlara gelen hulk veya huluk kelimesinin çoğuludur. İnsanın fiziki yapısı için çoğunlukla halk, manevî yapısı için ise hulk kelimesi kullanılmaktadır. Bir terim olarak ise "insanın iyi veya kötü olarak nitelendirilmesine sebep olan manevî vasıfları, huyları ve bunların etkisiyle ortaya koyduğu iradeli, ideal davranışlarının bütünü diye düşünülür. İslâm ahlâkının kaynağı Kuran ve sünnettir. Sosyal Bilimler acısından ahlaka bakarak yazımıza son erelim mi?
Ahlak, Belli bir dönemde belli insan topluluklarınca benimsenmiş olan, bireylerin birbirleriyle ilişkilerini düzenleyen kültürel davranış kurallarının, ilkelerinin toplamıdır diyebiliriz. Öte yandan ahlak için çeşitli toplumlarda ve çağlarda kapsamı ve içeriği zamanla değişen ahlaksal değerler de denilebilir. Felsefenin bir dalı olarak, Ahlak üzerine kavramsal bilgiler, öğretiler üzerine düşünme yöntemine dayalı çalışmalara, insanların kişisel ve toplumsal yaşamdaki ahlaksal eylemlerine ilişkin sorunları inceleyen, felsefe öğretilerine dayalı düşünceler de ahlak kurallarına kaynaklık yapar ve ahlak diyebiliriz..
Ahlakın çok tanımı var, biz bunlardan birini kendimize alır ve uygularsak, ahlakımızın kaynağının ilkelerinin neredenliginin farkına farır, özümser ve toplumsal hayatın için de ahlaklı davranışlar sergileyebiliriz… Toplu olarak yaşayan bireylerin uymak zorunda bulundukları eylem ve davranış kurallarını ahlak sözcüğü ile ifadelendirerek… Kısaca bir kimsenin içinde yaşadığı toplumsal çevrenin törelerine, kültürüne, yasalarına uyma yetisidir diyebiliriz.
Kültür kuralları Ahlak Aktarır, Hukuk Kuralları Adalet aktarır, Kişiler Böylece Toplumsallaşır. Fikri Adil
DİNİMİZ İSLAMDAN NE ALIYORUZ?
Din dendiğin de ben şahsen, ilahi emirler bütünü anlarım… Bu emirlerin içeriğine göre, yani ahlak ve adalete göre barış içinde, iyi güzel, doğru, insanların mutluluğuna hizmet edecek, sevap kazanmamıza neden olacak şeyler yaparsam ödül, kötü, yanlış, çirkin, zulüm, haram ve mutsuzluğuna neden olacak şeyler yaparsam, günah işlersem ceza alacağımı bilmektir. Dinin temelinde bu ölçü yatar, bunu anladığımız vakit, din bizi etkiler, anlamadığımız vakit ise sadece dille inandığını söyleyen Müslümanlar oluruz… Son olarak İslamın kelime anlamı üzerinde durarak yazımıza son verelim ve dini, dinimizi Kuran üzerinden anlamaya çalışalım öneririm…
İslâm nedir, dersek: İslâm, "silm" ve "selam"; kökünden türeyen bir kelimedir, Silm, barış, güven ve huzur, selam da; mutluluk, esenlik ve güvenlik demektir. İslâm dini anlamda ise, Allah'a teslim olmak, Allahtan başkasına kul olmamak demektir… İslâm'ı benimsemiş kişiye Müslüman denir… Kuran’a göre İslâm, kişinin kendisini yalnız Allah'a teslim etmesi, yalnız O'na kul olması, yalnız O'na ibadet etmesi gereğinin altını defalarca çizer. Bu anlamıyla İslâm, yalnız son peygamber olan Hz. Muhammed'in getirdiği dinden ibaret değil, bütün peygamberlerin insanları tek Allah'a kulluk etmeye, âhirete îmân etmeye ve sâlih amel işlemeye davet etmelerinin özünde olan bir inanç sisteminin genel adı olarak kabul edilir. Müslümanlar ne yapmalıdır derseniz, İman Ederek Ahlak ve Adalet Üzere iyi, Güzel Doğru İnsanlara ve Diğer Canlılara Faydalı İşler Yapmayı Amaç Edinmelidirler, İslam Üzere Yaşama Gayreti İçinde Olmalıdırlar. Amaçlarımızın birliği, birliğimizin ve barışımızın garantisi olsun, İslam’ı Dünyanın barışı, huzuru ve insanların mutluluğuna neden olacak şekilde yaşamak dileğiyle.. Selam ve Sevgilerimle…
Sıtdık Fani – 3.3.17 --- vatandasfikri.com
Kaynaklar
3- http://www.kuranmeali.org/
|