MİLLET, ÜMMET, VATANDAŞ FARKI
(Millet, Ümmet Farkı, Vatandaşlık Bağı)
Birçok kişi ve söylem elmalarla armudu karıştırıyor gibi bir hal için de bu konu söz konusu olunca, toplum olarak kafa karışıklığı otaya çıkıyor, bizim birliğimize, toplum olarak barış içinde yaşamamıza hangi düşünce daha çok hizmet eder? Bunu ararsak buluruz, hep beraber arayalım mı? Buyurun…
Ben ümmetçiyim diyen kişi ümmet birliği için çalışıyorum diyen kişi, acaba bunun mümkün olup olmayacağı hiç düşünülüyor mu? Bu kadar farklı ülkelerde, farklı coğrafyada, farklı siyasal ve millet bağlarıyla yaşayan Müslümanların birliği ne kadar mümkündür? Ben kültürel bir birlik için çalışılması halinde belki başarı sağlanabilir diye düşünenlerdenim, bunun önündeki engellerde farklı kültürlerin, kişilerin dini düşüncede çok farklı yorumlamalarına ve mezheplerden dolayı zor görünüyor… Ayrıca dil farkları da bu engeller arasında sayılabilir.. Coğrafya, Ülke farklılıkları, farklı siyasal anlayışlarla yönetilen ülke vatandaşları arasında inanç yakınlığı kurulabilirse, ideolojik farklılıklar, bilginin kaynağı konusunda ki temel ön kabuller aşılabilirse belki siyasal birlik değil ama kültürel birlik mümkün olabilir… Sizce de, olabilir mi?
Ümmet, aynı Peygambere vahiy edildiğine düşünülen dine, inanışa bağlı olan kişilerden oluşan topluluğa ümmet dediğimiz de… Millet ise…
Millet/Ulus: Dil ve ırk birliğiyle oluşabileceği gibi, ülke vatandaşlığına dayalı olarak da oluşabilir bir topluluktur… Milliyetçi Milliyet ilkesini benimseyen, milliyetsever, ulusçu, kişi ve topluluk diyebiliriz… Ümmet birliğinin aksine daha kolay oluşabilecek bir birliktir, millet, özellikle ırka dayalı oluşan millet birliğini sağlayacak aynı ırka ve dile dayalı topluluk ümmete göre çok daha kolay oluşturulabilir… Yalnız birçok toplulukta farklı diller, farklı inançlar, olduğu düşünülürse vatandaşlık birliğinin daha akılla yatkın olduğu görülür… Farklı dine inansak bile, farklı dili konuşsak bile bir devlete/ülkeye vatandaşlık bağıyla bağlı olabiliriz, kendimizle, bu ülke ve devlet arasında vatandaşlık bağı kurabiliriz… Bu bağ…
Bizim dini inanışımıza, milliyetçilik anlayışımıza da engel olmaz, inandığımızı yaşayabiliriz, milletimizi sevebiliriz… Örnegin T.C vatandaşlığı bizim için devletimizle bağ oluştururken, aynı zamanda inancımızı da yaşamamıza engel değildir… Bu ülkede T.C vatandaşlık bağı ile yaşıyoruz, bu toplumun, bu ülkenin havasını soluyor, suyunu içiyor, ekmeğini yiyoruz… Bizde bu topluma katkılar sunmamız gerektiğini biliyoruz, bunun için bu toplumun kuralları olan hukuk kurallarına uymalıyız, kültürüne, kültürel farklılıklara, inanç ve siyaset dahil olmak üzere saygı duymalıyız… Duymamamız halinde fitneye, fesata, toplumsal soruna neden olacağını bilmeliyiz… Bilerek…
Topluma katkı sunmalıyız, biz davranışlarımızla katkı mı sunuyoruz, sorun mu çıkarıyoruz? İnsan yaşadığı ailesine, millet, ümmet veya günümüzün topluluğuyla düşünürsek vatandaşlarına sorun çıkarır mı hiç? Çıkarmaz, çıkaranları engeller, bunu polis gibi davranarak değil, arkadaşlığını, dostluğunu, akrabalık bağını kullanarak yapar…
T.C vatandaşı olarak, inanç ve düşünce farklılıklarına saygı duyarak, hukuk kurallarına uyarak, daha da önemlisi toplumsal işleyişe, doğal düzene katkılar sunarak yaşamak dileğiyle, Selam ve Sevgilerimle…
Sıtdık Fani –25.10.19 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
|