VURUCU GÜCÜ VURMAK

VURUCU GÜCLERİN BİRBİRİNİ VURMASINA ENGEL OLMAK

Toplumların güvenliklerini sağlayan güçleri vardır, bunların çoğunluğu sadece sayı ifade eder, ama bir de Özel Tim, Özel Kuvvetler, Sas Komandoları, Bordo Bereliler gibi vurucu güçleri vardır… Bunlar gerekten de iyi yetişmiş operasyonel yeteneği güçlü olan personellerden oluşur. Zaten darbe anın da ilk olarak saldırılan yerlerden biri de gölbaşında ki özel kuvvetler olmuş ve çok şehit verilmiştir… Sonra darbe olay anın da operasyonel yeteneği olan kuvvetler kullanılmış bazıları emre uymuş, bazıları kandırılmış bazıları askerliğin verdiği sorgulamamanın kurbanı olmuş, bazıları da kendi iradeleriyle bu işe kalkışmışlardır… Bu ayrım iyi yapılmalı ve ona göre suçlu aranmalıdır, yoksa toptancı yaklaşımlar bizim kendi ayağımıza kurşun sıkmak demektir. Devlet, askerlik kurumları geleneklerine ters olarak koruması gereken yerlere ve kişilere güvenlik güçlerimizin içinden bir grup saldırmıştır… Bu suçtur, ama takdir edersiniz ki, sadece emir komuta zinciri içinde bulunan biri ile bu emri verenin aynı olmayacağıdır… Duygusal yaklaşımlarla, operasyonel yeteneğimizi kırmanın, yok etmenin iler de güvenlik açığına neden olacağı kaygısı taşınmaktadır. Evet bu iyi yetişmiş güvenlik birimlerinin böylesine kolay harcanmaması gerekir… Bu nasıl yapılır affedileceklerle cezalandırılacaklar ayrılarak.. Biraz da affedicilik yanın ağır basarak bu olaylarda bu güvenlik birimleri en az zararla çıkması sağlanmalıdır…

Ben bir vatandaş olarak bundan kaygı duyuyorum, neden bunlar bizim çocuklarımız ve daha düne kadar bu millet ve bu ülke için çok şey yaptılar… Bunları bir çırpıda yok sayamayız, ama böylesine büyük bir organizasyonla darbe yapanları da cezasız bırakamayız işte iki ucunda böylesine hassas bir denge de tutmamızı gerektiren bir durum vardır. Bütün güvenlik güçlerimizden yargı mensuplarımızdan ricam şudur…. Aman çok dikkatli olalım mümkün olmadıkça bu adamları harcamayalım, mümkün oldukça bu kurumları yıpratmayalım, mümkün oldukça adaletli ve affedici davranalım ki bu kurumsal yapıları oluşturan kişiler bu kurumsal yapılar için de görevlerine devam etsin… Yarın terör olaylarında böylesine olağanüstü saldırılar durumunda bu adamlar devleti ve milleti için canlarını ortaya koyan ve koyacak olan adamlardır…

Bunların devlete ve milletin adalet duyguları öldürülmemeli ve adaletli bir devlet, vicdanlı bir milletin koruyucuları oldukları hisleri ile görevlerini yapmalarının önü açılmalıdır… Bu dikkate davetimden suçluların cezalandırılması da çıkarılmamalıdır. Sadece dikkatli, sadece adaletli davranma talebi diye düşünülmeli ve davranılmalıdır diyerek… Vurucu güçlerimizi kendi ellerimizle vurmamak, onları atalete düşürmemek, onların operasyonel yeteneklerini öldürmemek dileğiyle selam ve saygılarımla…

M.Akif Gökalp – 21.7.2016 --- www.vatandasfikri.com