İZMİR İKTİSAT KONGRESİNDEN GÜNÜMÜZE
Milli ekonominin ilk kurumsallaşma çabalarının dönemi olan 1923 İzmir iktisat kogresinde M.Kemal Atatürk’ün konuşmalarından bazı alıntılar yaparak o günlerde sorunun çözümüne nasıl yaklaşılmış bir bakalım isterseniz. Sorunu alğılama ve çözüm yöntemleri zamanla degişsede, soruna yaklaşım ülke çıkarlarını koruma içgüdüsüyle olması açısından iyi bir örnektir bu kongre.
Bu kogrenin yıladönümünde yeniden bir ekonomik düşünüm gerekliliği üzerinde biraz düşünelim isterseniz….
M.Kemal atatürk’ün İzmir İktisat kongresindeki konuşmasından bir alıntıyla başlayalım, böyle bir dönüşüme ihtiyacmızın olduğunu düşünüyorum. ™Bugün var olan fabrikalarımızda ve daha çok olmasını umduğumuz fabrikalarımızda kendi işçimiz çalışmalıdır. Rahat ve mutlu çalışmalıdırlar. Bütün hal için emek misak-ı millisi dir, böyle bir emek misak-ı millisi ve böyle bir emek misak-millisi mahiyetinde olan proğram etrafında toplanmaktan meydana gelecek olan siyasi şekli ise, sıradan bi parti yapısında düşümümemek gerek. ™ İşçilerin rahat ve mutlu çalışmasından bahsediyor, ülke vatandaşlarının rahat ve mutlu olmaları o ülkenin yaşanılır ülke olduğunun göstergesidir.
Şimdi işçilerimizin durumu çok vahimdir, dünya kaza ortalamarında ya birinciyiz, ya da ikinci, işçilerimiz kazalarda patır, patır ölüyorlar. Yetkililerin yaklaşımı ise ilahi takdirdir oluyor. Allah birçok ayette önlem alınmasını öneriyor, hatta güvenlik sorununuz olduğu vakitlerde namazı erteleyin, ayakta kılın gibi öneriler olduğunu biliyoruz. Demek ki önlemleri takdiri ilahi öneriyor. İkinci durum ise çalışma saatlerinin 8 saat mi, olduğu 12 saat mi olduğunun belirsizleşmesidir. Birçok işçi açlışma saatlerindeki angarya ilaveler, ulaşım için ayrılan zamanıda eklediğimizde, karısı ve çocuklarıyla zaman geciremeyecek kadar evlerine geç gitmektedir. Sanki evlerini otel gibi kullanan çalışanların, aile bilinci yarım yamalak gercekleşecek ve ilerde toplumsal sorunlara neden olacaktır. İşçilerin haklarını ya sendikalar koruyacak; ülkemizde sendikalaşma sadece kamuda yogunlaşmıştır.
Bu nedenle sendikalı işçilerin sayısı özel sektörde gün be gün azalmaktadır. Bir işin ya kültürü olur, yada yasası, ikiside yoksa orada Allah çalışanlara kolaylık versin. Her işi yasayla halleden devlet büyükleri, mesela 100 kişiyi aşan yerlerde sendika zorunluluğu getirerek bu sorunu da aşabilirler. Mustafa kemal devam ediyor konuşmasına…
™fakat efendiler tam bağımsızlık için şu kural vardır, milli hâkimiyet için bir kanun vardır, siyasi, akeri zaferler ne kadar büyük olursa olsunlar, iktisadi zaferle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olamaz, az zamanda söner.™ İktisadi zafer ne olabilir diye düşünürsek, ihracatımızın ithalatımızdan fazla olması demektir, göklerimizde bizim ürettiğimiz ucakların uçması demektir, yollarımızda bizim ürettiğimiz otonobillerin, kamyonların yürümesi demektir, hastalarımızı bizim ürettiğimiz ilaçlarla tedavi etmek demektir, kullandığımız bilgisayarları ve içindeki işletim sistemi olan yazılımların bizim üretmemiz ve yazmamız demektir. Yani ihtiyaç duyduğumuz şeyleri üretmek, hatta çok üretip de başka ihtiyacı olanlara satmak demektir iktisadi zafer, bu zafere ne zaman ulaşırız bilemiyorum. Mustafa Kemal konuşmasının devamında…
™Öyle bir iktisat devri başlatalım ki, onda memleketimiz bayındır olsun, milletimiz rahat ve zengin olsun. Bu noktada bir felsefeyi size hatırlatayım, ‘’ El kanaatü kenzi layüfna’’ (Kanaat yok edilmeyen bir hazinedir) anlayışı ile fakirliği fazilet bilmek felsefesine iktisat devri son versin.™ Burada kanaatlı olarak fakirlige razı olmamaktırı anlatmaktadır. Evet, imakan yoksa kanaatlı olalım ama bu ülkede her türlü imkân var, o zaman bunları kullanalım ve ülkemizinde bizimde refah seviyemiz artsın. Bunuda çalışarak, üreterek yapabiliriz hepimiz biliriz neden harekete geçmeyiz??
Bunun için, tembellikten çok çalışmak, tüketimden çok üretim, ithalattan çok ihracat, harcamaktan çok tasarruf gerekir bütün vatandaşlara hatırlatır, yetkililerede bu yönde önlemler almalarını öneririz.
Zengin ülke, vatandaşlarının egitim, sağlık, barınma, güvenlik, ulaşım ve iletişim sorunlarını çözen ülkedir. Fikri Adil
Amaç sadece zenginlike olmamalı, bu zenginliğin topluma adil bir biçinde dağıtılması olmalıdır diyerek selam ve sevgilerimizle…
www.vatandasfikri.com >>> M.Akif Gökalp <<<
|