HEY BAŞKANLAR, KAMU YÖNETENLERİ ORALAR SİZİN DEGİL VATANDAŞIN
Kentlerde hepimizin gözü önün de yeşil alanların özelleştirilmesi, doğal hayata kentlerin çıkışı olan kampların ve mesire yerlerinin özelleştirilmesi vatandaşların doğal hayatla kopan bağını, daha da koparmaktadır. Buna neden uygulamaları kamu kurumlarını yönetmek için gelenler eliyle, yani kamu yöneticileri tarafından yapılmaktadır, bu yöneticiler buraları birlerine peş keş çekmek içinmi yönetime geldiler… Örnegin…
Bir parka girin ne kadar alanın kişilere kimi kere 40-50 yıllığına, kimi kez cüzzi işgaliyelerle kişilere verilmesi bu verilmesinin vatandaşların hakkı olan yeşil alanlardan ücretsiz yararlanma hakkının gaspına neden oluşunu görürsünüz. Bunu herkes görüyor, daha da kötüsü kanıksanmış durum da, vatandaş kanıksamış İçişleri Bakanlığı kanıksamış, Şehircilik Bakanlığı kanıksamış, Milli Emlak kanıksamış, Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü kanıksamış, Büyük Şehir Küçük Şehir Belediyeli Kanıksamış… Cumhurbaşkanlığı Denetim kurulları kanıksamış, Sivil toplum örgütleri kanıksamış, muhalefet kanıksamış hükümet kanıksamış… Bu yeşil alanları kiralanması adeta işgale dönmüş, parkların, kampların kişiselleşmesi sorununu kim çözecek? Kimse çözme niyetin de değil… Size Benim ilim olan Kastamonu dan ve yaşadığım il olan Ankara dan örnekler vereceğim…
Önce Kastamonu’nun bir ilçesin de üç park var biri Avcılar ve Atıcılar derneğine tahsis edilmiş, Cumhuriyet meydanındaki park özel bit kişiye, bu parkların nerdeyse %80 bu kiralayanların işgali altında… Çok dar bir alan bırakılmış, bu alana da oturma grupları konmamış ki, çay içilen bölüme oturma zorunluluğu doğsun diye… Adam kiralamış yıllığına 40 bin lira vermiş para kazanmak için elinden geleni yapıyor… Kendince haklı gibi ama değil… Bu parkın ne kadarı kiralanmış, ne kadarı vatandaşların yaralanmasına açık bellidir, bunu denetleyecek kişiler ise belediyeler, Kaymakamlıklar, İçişleri ve Şehircilik bakanlıklarıdır. Çok kurum olması çok denetimin olmasını sağlamıyor, denetimsizliğe neden oluyor… Ya bakıyorsun sokağın ortasına dönerci dükkanı açılmış, parklar kiralanmış, deniz, orman kampları kiralanmış (Orman ve Çevre Bakanlığı Doga Koruma ve Parklar Genel müdürlüğü) eliyle ve devleti yönetmek için gelenler adeta bu işgali yasal, hak olarak görmeye başlamışlar… Birde doga koruma adını taşıması başka bir çelişki… Bu parkı, şu kampı işletmekte zorlanıyoruz verelim kiraya birine 49 yıllığına, hem işletmekten kurtulalım hem de bir eş dost oradan nemalansın… Nereye kadar evden çıkamaz oluncaya kadar… Şimdi gelelim Ankara da uygulamalara, parkların çok önemli bir bölümü düğün salonu olarak kiralanmış, bazıları spor tesisi için kiralanmış, bazıları araç parkına çevrilmiş, İzmir caddesini hiçbir yönetici görmüyor mu, o koca parkların işgalini hiçbir yönetici görmüyor mu? Görüyorlar tabiki ama kanıksanmış durum da…
Her neyse ben bu soruna dikkat çektim, vatandaşın alanlarını belediye başkanları kamu kurum yöneticileri birilerine peş keş çekiyor… Kim engel olacak işin garibi bu peş keş çekenlerden bunu beklemek zorundayız… Ne yaman çeliş ki değil mi? Umarım parklarımız, yeşil alanlarımız, kamplarımız, milli parklarımız işgalden kurtulur, diler… Selam ve saygılarımla…
M.Akif Gökalp – 7.7.17 – vatandasfikri.com
|