DEMOKRASİ REFERANDUM
(Demokrasi Sigortası)
Demokrasinin temeli olan temsili yönetimin oluşmasını halk seçimle, sandıklara attığı oylarla devleti kimin yöneteceğini belirler, bu demokrasinin gücünü oluşturur, yönetimin çatışmasız devredilmesini ve devralınmasını sağlar… Ayrıca yasama, yargı, yürütme diye devletin gücü ayrı kurumlara dağıtılır ki demokratik seçimlerle gelenler otorite olma eğilimlerine girmesinler, çatışmalara neden olmasınlar diye düşünülmüş seçim dışında bir sigortadır, buna demokrasi sigortası da denilebilir. Başka güçler de vardır, akademik güç, medya gücü, sivil toplum örgütleri gücü, ama bunlar bizde çok zayıftır, yada iktidar kimdeyse onun arabasından halka el sallarlar… Bizim yörede kimin arabası gıcırdarsa onun arabasına biner diye, hakir görülen tipler vardır bu örgütlerimiz de ne yazık ki ağırlıktadırlar… Bizde de medya, bürokrasi, akademi bunlar içindedir… Referanduma geldiğimizde ise doğrudan demokrasi uygulaması da diyebileceğimiz bir uygulamadır, aslın sorunun direk halka sorulması güzeldir, ama bunun sakatlığı da vardır…
Evet, doğrudan millete sorulması çok güzel bir şeydir, ama temel yasaları oluşturan değişiklikler toplumsal konsensüsle yapılmalıdır deriz, yapılmasını isteriz… Amma velakin referandumla yapılan değişiklikler diyelim ki %51 ile geçti bu nasıl konsensüs olur, yada %51 ile ret edildi bu nasıl konsensüs olur, onaylanmış mı olacak böyle ucu ucuna gecen bir anayasal düzenlemeler. Bunun için önerim şu olacak, anayasal değişiklik gibi önemli değişikliklerde %60-70 oranın da bir onay gerektiğini düşünüyorum… Nasıl anayasa değişikliğinde 5/3 coğunluk gerekiyorsa mecliste, halk oylamasında da böyle bir şart konmalıdır derim… Bundan sonrada sık sık halka sorulmasını da öneririm…
Referandumla ilgili evet çekincelerime gelince şunlar, bunu vatandaşlarla paylaşma sorumluluğumu hissettiğimi belirterek…
Başkanlıkta güçler toplandıkça denetim sorununun olacağını hepimiz biliyoruz, bunun için de yargı ve yasa yapan meclisin bağımsızlığının tesisi gerekiyor, evet başkanın yetkileri, yani gücü artırılırken başkanı kim denetleyecek sorusu ortaya çıkıyor? Başkanı kim denetleyecek, evet yargı ve yasama, bunlar üzerinde ki başkanın gücünü, etkisi hepimiz biliyoruz bunu iyi değerlendirmek gerek… İşte burada ki çekincelerim evet dememe engel oluyor, yoksa kişisel bir tercihim değil toplumsal bir tercihim söz konusu… Toplumun anayasasını kişisel olarak değerlendirme hataları bize daha büyük hatalar yaptırabilir… Gelelim referandum kampanyasına…
Bu referandum kampanyasının eksik yanlarından biri de, liderlerin acık oturuma çıkarak gazetecilerin sorularını cevaplamamaları, kendi aralarında neyi savunuyorlarsa onu tartışmamalarıdır ki… İlk ağızdan bilgilenmemizin önünde engel teşkil etmemektedir. Biz liderlerden birbirlerini yermek yerine konuyla ilgili bilgiler istiyoruz, bekliyoruz, bak işte bu Pazar günü gidip tercihte bulunacağız, acaba bu konuyla ilgili yeteri kadar bilgilendik mi, yoksa herkes kendi liderini dinledi onun arkasında saf mı tuttu?
Dilerim tercihlerimiz ülkemiz ve vatandaşları için iyi olur, dilerim ne çıkarsa sonuçtan demokratça kabul eder, işimize gücümüze bakarız… Selam ve saygılarımla…
M.Akif Gökalp – 14.4.17 – vatandasfikri.com
|