SİAYASAL NORMALLEŞME!! SİYASAL BARIŞ
(Siyasal Gerginlikten Kurtulmak İçin AKP, CHP, MHP, HDP’lilere Çağrımdır.)
Siyasetimiz öteden beri gerginlikten besleniyor, toplumları incelediğimizde birkaç gerginlik nedeni görüyoruz, biri siyaset, diğeri dinin meshepsel yorumları, bana kalırsa en önemlisi ekonomik eşitsizlikler, son zamanlarda bu gerginlikleri yaşıyoruz, devam ediyor…Biz siyasal gerginlik üzerinde duracağız, grupları dinliyoruz, hepsi %100 haklılar… Biri diniyor ki, başörtülü bacımın başını açtılar, diğeri diyor ki laiklik elden gidiyor, öbürü devam ediyor…. İnanç özgürlüklerimiz tehlikede bizim, iktidarda olmamız bunun garantisidir, öbürü diyor ki tek adam, bizi otoriter sisteme götürüyor, sistem demokrasi tehlikede.... Beriki diyor ki ülke elden gidiyor, öbürü diyor ki din elden gidiyor, beriki diyor ki batırdılar, öbürü diyor ki çıkardılar…. Birine göre sistem tehlikede, diğerine göre din, başkalarına göre beka sorunu var tümden tehlikedeyiz, tehlikede… Bu sözleri duyan aklı başında birinin gerilmemesi, elde mi, mümkün mü? İşin garibi açık, gizli tehlike olarak da birbirlerini gösteriyorlar… Siz ne yapıyorsunuz arkadaşlar, bir aralar ordu tehlikeliydi, vesayet vardı, sonra yargı vesayeti vardı, bir aralar irtica hortlayacaktı, bir aralar şu olacaktı, bu olacaktı, gerdikçe geriyorsunuz ve mutlaka da çok önemli bir neden, konu buluyorsunuz… Yeter artık psikolojimizi bozdunuz, ger, kaygı yarat, taraftar kazan, vatandaş da delirmemek için vursun anti depresanın gözüne, gözüne… Bu ilaçları içen insan sayımız tavan yaptı, siz kendinize taban bulmak için germeye devam edecek misiniz? Ne yazık ki öyle görünüyor…
İşin garibi hain içimiz de, doğru hain içimizdeymiş, yalnız sizlerin dediği gibi, gösterdiği gibi ne AKP’liler hain çıktı, ne de CHP’liler… Bu hainlik suçlamaları arasında kendini çok iyi gizleyen, çok güzel takiye yapan bir grup hükümete, vatandaşa saldırdı… Siz ne yaptınız yine vatandaştan yardım istediniz sokağa davet ettiniz… Oysaki vatandaşın güvenliğini, devletin bekasını devlet ve iktidarlar sağlarlar… Her neyse barışın, barışalım germeyin, gerilmeyelim diyeceğiz ya… Önümüz de Kurban bayramı var, bu bayram siyasal normalleşme ve barış bayramı olsun, bir vatandaş olarak bunu istiyorum, Mecliste Gurubu olan partilerden (AKP, CHP, MHP, HDP) rica ediyorum…
Burada öncelikle iktidara iş düşüyor, hem devletin gücünü kullanıyor, hem sayısal çoğunluğa sahip, sonra muhalefete iş düşüyor, biz sadece iktidardan muhalefete saygı beklersek olmaz… Demokratik meşru bir şekilde seçilmiş iktidarların, iktidar alanına muhalefetin de saygı duymasını bekleriz, beklenir… Şimdi bayrama 40 gün var, bayram 1 Eylül de, bu günün bir başka önemi daha var…
Bir Eylül Kurban bayramı, aynı zaman da Dünya Barış günü, biz bu günü iç siyasetimizde gerginlikten kurtulma, barışma, kaynaşma siyasetinin miladı yapabilecekmiyiz? İstenirse yapılabilir, isteniyor mu, ben vatandaşlarla görüşüyorum, istiyorlar, siyasiler istiyor mu bunu 40 gün sonra göreceğiz… Bunun için sağdan, soldan, liberallerden, muhafazakarlardan, sosyal demokratlardan, milliyetçilerden ricam partilerine baskı yapsınlar, yapalım… Allah korusun…
Devletin İktidarını kim kullanacak, cevabını demokratik bir şekilde bulamazsak, laiklik gibi dini, meshepsel farklılıklara dayalı çatışmaları önleyecek bir sistemimiz olmazsa, Anayasal Kurallara uyulmazsa, sisteme sahip çıkılmazsa gerçekten de geriliriz… Bu gerginliği çatışmaya dönüştürecek fitneyi provokasyonu da bizim dirliğimizden, birliğimizden bunun neden olduğu güçlülüğümüzden rahatsız olan birileri yapabilir… İşte bu nedenle Kurban Bayramında, Bir eylül Dünya Barış günün de siyasal gerginlikten, toplumumu siyaset aracılığıyla germekten vazgeçerek, bu bayramı siyasal normalleşme ve barışma bayramı yapalım, Burada TBMM başkanımız İsmail Kahraman, yaşı itibarıyla da siyasetimizin abisidir ve bir agabeylik yapar umudu ve dileklerimle… Selam ve Sevgilerimle…
M.Akif Gökalp – 20.7.17 --- vatandasfikri.com
|