ORHUN YAZITLARINDAN GÜNÜMÜZE MESAJ VAR
(Köktürk Bengü Taşları)
Türk dilinin ilk yazılı kaynagıdır Orhun abideleri, Köktürk dönemin de (552-745) yazılımış metinlerdir. Bu metinlerden bazıları mezar taşların da bulunan yazılar olup bunlara Köktürk Bengü Taşları denmektedir.
Bengü Taşları Yenisey, Talas ve Mogolistan da kümelenmiştir, bu taşlarlada Köktürklerin yanı sıra Uygur ve Kırgız Türklerine de ait taşlar ve yazıtlarda bulunmaktadır.
Köktürk dönemine ait olduğu bilinen belli başlı taşlar şunlardır.
1-Buğut, (Mahan Kagan tarafından yazdırılmıştır) 2- Çoyrum, 3 -Hoytu Tamir, 4- Ongin (İşbara Tamgan Tarkan) 5 İhe Hoşuto ( Köl İç Çor) 6- İhe Aşete (Altun Tamgan Tarkan) 7- Bayın Çokto(Tonyukuk) 8- Birinci Orhun (Köl Tigin) 9-İkinci Orhun(Bilge Kaan) 10-Nalayha 11- İle Nur 13- Hangiday ve Talas olarak tespit edilebilmiş olanlar olup araştırmalar devam etmektedir.
Bengü Taşlar arasında farklar bulunmakla birlikte Tonyukuk, Köl Tigin ve Bilge Kaan taşları Orhun Nehri kenarlarında olduğundan Orhun yazıtları/abideleri şeklinde anılmaktadır.
Tonyukuk adına dikilmiş olan Bengü Taş((724-726) Türk Milletinin Çin esaretinden kurutuşunu ve İlteriş Kagan zamanında yaptığı savaşları ve Tonyukuk’un kahramanlıklarını anlatmaktadır.
Bilge Kaan bengü Taşında ise Oğlu tarafından 735 yılında diktirilmiş olup çok yeri Köl Tigin bengi taşıyla aynıdır. Köktürlerin yükselmeleri ve Çin lilere tutsak düşmeleri ve kurtulmaları ve Bilge Kaan’ın yaptıkları anlatılmaktadır.
Sekiz yüz yıda dikilen bu taşlar 1721 ylında isveç li bir subay olan JohannPhilipp Tabber ve Alman araştırmacı Msserschmidt’in tamamen tesadüfi denebilecek bir gezi taşlardan bazılarının fotoğraflarını cekerek yayınlamasıyla araştırmacıların ilgisini çeker ve çok sayıda bilim adamı bu taşları araştırmaya koyulur. Alman, Rus, Finli araştırmacılardır.
Bulunan bu bilinmeyen yazılı taşlar araştırmacılarda heyecan yaratır. Önce bu yazılı taşların kendi atalaraına ait olduğunu ileri sürerler. Abidelerin birer yüzü Çince diger yüzleri ise Türkce “runik” 38 harftan oluşan yazısı ile yazılmıştır. Bu yazıların çözümlenmesinde, emegi gecen yabancı Türkoloğlara teşekkürler.
Şimdi size bazı bengi taşlardan örnekler sunacağım, bunlar sadece bir yazı içinde verilebilecek örnekler, size önerim bunları asıllarından okuyun.
“”İlk örnek Kültigin Abidesinden: Türk milleti tokluğun kıymetini bilmezsin. Açlık tokluk düşünmezsin. Öyle olduğun için, beslemiş olan Kaganın sözünü dinlemeden her yere gittin. Hep orada mavoldun, yok edildi. Orda geri kalanınla her yere zayıflayarak ölerek yürüyordun.
Tanrı buyurduğu için, kendim devletli olduğum için, kagan oldum. Kagan olup aç, fakir milleti toplattım. Fakir milleti zengin kıldım. Az milleti çok kıldım. Yoksa sözümmde yalan varmı? Sanki Kültigin Kagan günümüz Türklerini bize o günün Türkleri üzerinden örnek veriyor.
Yabancıların tatlı sözlerine kanma diyor, kanıyoruz, onların ipek kumaşlarına aldanma diyor aldanıyoruz. Size böylece yakınlaşırlar, bu yakınlaşmanın akabinde kötü şeyler yaşarsınız diyor…
Biz günümüzde başka milletlerin kumaşını degil ama teknolojisini, araçlarını, silahlarını kullanıyoruz. Bu kullanım sonucu ekonomik zayıflık içine düşüyoruz, bu ekonomik zayıflık borçlanmamıza, borçlandıkcada borç aldıklarımızın etkisine giriyoruz.
Oysaki atalarımız bizi neredeyse beş yıl önce bu Orhun yazıtlarıyla uyarmış, biz yaşadık bunları yabancıların tatlı sözleri ve ipek kumaşları bizi güçsüz kıldı, yok olmaz üzereyken Kültigin kagan geldi bizi tekrar toparladı.
Daha 100 yıl geri gidersek 1913 yılına o dönemi 1923 yılına kadar iyi okur, incelersek üzerine düşünürsek, yeni Kagan Atatürk’ün kurduğu devlet Türkiye Cumhuriyeti ve toparladığı Türk milleti olarak tekrar aynı tuzaga düşmekte olduğumuzu üzülerek görürüz. Açlık tokluk nedir bilmiyoruz, devletimizi ve kurumlarımızı ekonomik olarak ayakta tutacak üretimi gerçekleştiremiyoruz. Kültürel olarak dagınık içindeyiz, bunları görüyor üretme/tüketme ve daha çok ülkemize yaptıklarımızla fayda, zarar çelişkisini fark edemiyoruz.
Fark ederek, en küçük memurdan, en büyük memura kadar, en küçük yöneticinden en büyük yöneticiye kadar ülkemizin ve milletimizin çıkarı neyi gerektiriyorsa onu yapmayı öneriyor hepinize selam ve sevgilerimi sunuyorum…
Kültür geçmişten günümüze, günümüzen gelecege milletleri götüren taşıtlarıdır. Fikri Adil
|