|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
Kriz Kimin Krizi? İşsizin mi? |
İŞSİZLİK SORUNU (Kriz Kimin Krizi?)
(Bulgur Yeme Zamanı)
Toplumları ekonomik sorun yaşarken, büyük tasarruflar başlatan siyasi liderlere örneklikler olacak tarihte pek çok şahsiyet vardır. Günümüzden de örnek vermek gerekirse, Mesela Meksika Devlet Başbakanı tarifeli uçakla gezilerini gerçekleştirmektedir. En meşhur tasarruf hikayeleri ise Japonya’da ve Almanya da yaşanmıştır. Ülkesinin aşırı borçlu olduğunu bilen Japon başbakanı Mecliste şu konuşmayı yapmıştır. “Ülkemin borçları bitene kadar sadece pirinç yiyeceğim ve üstümdeki elbiseden de başka bir elbise almayacağım”. Almanlar ise ikinci dünya savaşından sonra savaşın zararlarından ve tazminatlarından kaynaklı borçlarını patates yiyerek onarmışlar ve ödemişlerdir… Bizde kim patates yiyecek?
Bizde durum nasıldır derseniz, hem kamu kurumları ve yöneticileri, hem de patronlar izlediğim kadarıyla hiçbir lüksünden krize rağmen vaz geçmiyorlar… Gelsin yatlar, gitsin katlar oh ne ala lüks arabalar… Bazı iş adamları o kadar abartıyor ki, 20 trilyona yakın lüks araba koleksiyonu yapıyorlar…
Hatırlarsak 2002 sonunda iktidara gelen hükümet de yukardaki tasarruf örnekleri ne yakın bir anlayış için de adımlar atmışlar, tasarrufta topluma örnek oluşmuşlardı… Şimdi nasıllar, siz söyleyin ben susuyum, ama sadece devletin kira giderleri konuşsun bir trilyonu eski parayla bir katrilyonu aştı… Sonuç bu savurganlığı ekonomi taşıyamadı… Kriz diyorduk ya işte krizimiz de oldu, en çok sıkıntıyı çekenler ise işsizlerimiz oluyor… İşsizlik de durumumuz neydi ne oldu?
Ağustos ayı işsizlik rakamlarına bakalım mı, geçen yılın aynı ayına göre çalışan sayısı 490 bin kişi daha artmış üstelik yazın ortası, ara işler varken… 3 milyon 670 bin işsiz ve bu yüz de olarak degerlendirilince %11,1’e çıkmış görülüyor… Hükümet bu oranı üstelikte ciddi bir kriz anında aldığında işsizlik yüzde kaçtı dersiniz? 37 yıllık geriye doğru baktığımız ise şu rakamları görüyoruz…
“1981-1990 arası yıllık ortalama 1 milyon 392 bin işsiz ve %8,3 işsizlik oranı oluyor.”
“1991-2002 sonuna kadar olan sürede ise yıllık işsiz sayısı 1 milyon 727 bine çıkarken, işsizlik de %8,4 oranında gerçekleşiyor.”
“Yüksek ithalat ve yüksek cari açık yanında aşırı dış borçla yaşanan 2003-2017 dönemi: Yıllık işsiz sayısı 2 milyon 768 bin iken, işsizlik oranı da %10,7’ye çıktığı görülüyor.”
İthalata ve betona dayalı ekonominin sonucu inşaat bitiyor, işsizliğimiz hızlı bir şekilde artıyor, dolar yükseldiği için ithalat azalıyor, ihracat göreceli artmış oluyor, o zamanda piyasada fiyatlar artıyor ve işsizliği yaşayanlar daha derinden ekonomik sıkıntıları hisseder oluyor… Bu nedenle yerel yönetimler işsizlere bedava ulaşım sağlamalıdırlar…
Bunların yanı sıra başka bir sorun daha oluyor, ülkemize o kadar çok sığınmacı geliyor ki, eskiden işsiz kalındığında ara işlerde iş bulabilenler ara işler de yabacıların çalıştığını görüyor… Normal yaşanılan işsizliği ara işlerle aşabilecekken sığınmacıların bu işleri almasına dayalı işsizlik daha derin hissediliyor… Bu nedenledir ki patronlar işçi atmak yerine lüks yaşamdan taviz vermelidirler, vaz geçmelidirler…
TÜİK’in açıkladığı işsizlik verilerini İŞ-KUR da kayıtlı işsizlik oranları da aşağı yukarı destekliyor…
Ekim ayına gelindiğin de İŞ-KUR’a kayıtlı işsiz sayısı 3 milyon 215 bin kişiye çıkıyor böylece geçen yılın 603 bin kişi daha üzerinde oluyor. Bu artışla, kriz bahanesiyle işten atılan işçiler de hızlı bir şekilde eklenirse…
Kış ayları geldiğinde ise işsiz sayısının 4 milyonu bulacağı tahmin ediliyor.
Sonuç olarak finansal krizin yansımaları reel krize doğru geçiyor ve bu iki kriz birbirini besler hale geliyor… Şunu hala göremiyoruz ne lüksten vazgeçen, ne patates yiyen, pirinç yiyen, nede elbise almaktan vaz geçen kamu yöneticileri ve patronlar var… Kusura bakmayın ama şu soruyu sormadan edemeyeceğim ya bu kriz sadece işsizin mi, emeklinin mi, dar gelirlinin mi krizi… Pirinç yemeyi düşünme zamanı bence çoktan geldi de geçiyor bile, hatta bulgur yeme zamanındayız bilmem farkında mıyız? Olanların farkına varmak dileğiyle selam ve Saygılarımla…
Aydın Fikirli – 16.11.18 – vatandasfikri.com
Kaynak: İbrahim Kahveci -- http://www.karar.com/yazarlar/ibrahim-kahveci/issizlik-tablosu-cok-ciddi-8420
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|